Çevre ve Şehircilik Bakanlığından:
6306 SAYILI KANUNUN UYGULAMA YÖNETMELİĞİNDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK
MADDE 1 – 15/12/2012
tarihli ve 28498 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6306 Sayılı Kanunun
Uygulama Yönetmeliğinin 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e), (f) ve
(ı) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkraya aşağıdaki bent
eklenmiştir.
“e) Rezerv yapı alanı: Kanun uyarınca
gerçekleştirilecek uygulamalarda yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak
üzere, Toplu Konut İdaresi Başkanlığının veya İdarenin talebine bağlı
olarak veya resen Bakanlıkça belirlenen alanları,
f) Riskli alan: Zemin yapısı veya üzerindeki
yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan,
Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan alanı,”
“ı) Uygulama alanı: Cumhurbaşkanı kararıyla
kararlaştırılan riskli alan ile Bakanlıkça belirlenen rezerv yapı alanını
ve riskli yapının veya yapıların bulunduğu alanı,”
“i) Yapı yaklaşık maliyet bedeli: Bakanlıkça her
yıl yayımlanan mimarlık ve mühendislik hizmet bedellerinin hesabına esas
yapı yaklaşık birim maliyetleri ile yapı inşaat alanının çarpımından elde
edilen bedeli,”
MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin birinci
fıkrasında yer alan “, Maliye
Bakanlığının uygun görüşü alınarak” ibaresi yürürlükten kaldırılmış, ikinci
fıkrasının (c) bendi ile dördüncü fıkrasının (b) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş
ve aynı maddenin üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
“c) Gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerince,
birinci fıkrada belirtilen bilgi ve belgeleri ihtiva eden dosyaya istinaden
Bakanlıktan rezerv yapı alanı belirlenmesi talebinde bulunulabilir. Gerçek
veya özel hukuk tüzel kişilerince rezerv yapı alanı belirlenmesi talebinde
bulunulabilmesi için; bu talebin, talebe konu taşınmazların maliklerinin
tamamının muvafakati ile yapılması gerekir.”
“b) Gelir ve hasılat getirecek her türlü uygulama,”
MADDE 3 – Aynı Yönetmeliğin 5 inci maddesinin birinci
fıkrası aşağıdaki şekilde, ikinci fıkrasında yer alan “teklif olarak Bakanlar Kuruluna” ibaresi
“Cumhurbaşkanına” şeklinde, üçüncü ve dördüncü fıkralarında yer alan “Afet
ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının görüşü alınarak, teklif olarak
Bakanlar Kuruluna” ibareleri “Cumhurbaşkanına” şeklinde değiştirilmiş ve
aynı maddenin beşinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
“(1) Riskli alan;
a) Alanın, zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma
sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair teknik raporu,
b) Alan sınırları içerisinde 15/5/1959 tarihli ve
7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle
Yapılacak Yardımlara Dair Kanuna göre afete maruz bölge olarak
kararlaştırılan alan olup olmadığına dair bilgi ve belgeyi,
c) Alanın büyüklüğünü de içeren koordinatlı
sınırlandırma haritasını, varsa uygulama imar planını,
ç) Alanda bulunan kamuya ait taşınmazların
listesini,
d) Alanın uydu görüntüsünü veya ortofoto
haritasını,
e) Zemin yapısı sebebiyle riskli alan olarak tespit
edilmek istenilmesi halinde yerbilimsel etüd raporunu,
f) Bu fıkra uyarınca belirlenecek riskli alanlar
için Ek-2’de yer alan Riskli Yapıların Tespit Edilmesine İlişkin Esasların
EK-A bölümüne göre hazırlanan analiz ve raporu,
g) Alanın özelliğine göre Bakanlıkça istenecek sair
bilgi ve belgeleri,
ihtiva edecek şekilde hazırlanmış olan dosyaya
istinaden Bakanlıkça belirlenir ve karar alınmak üzere Cumhurbaşkanına
sunulur.”
MADDE 4 – Aynı Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin ikinci,
dördüncü, sekizinci, dokuzuncu, onuncu, on ikinci, on üçüncü ve on dördüncü
fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin on birinci
fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
“(2) Lisanslandırılan kurum ve kuruluşlarda riskli
yapı tespitinde görev alacak mühendislerin; ilgili meslek odalarına
üyeliklerinin devam ediyor olması, mesleklerinde fiilen en az beş yıl
çalışmış olmaları, Bakanlıkça veya Bakanlıkça uygun görülen kurum ve
kuruluşlarca düzenlenecek eğitim programlarına katılmaları, eğitim sonunda
yapılacak yazılı sınavda yüz üzerinden en az yetmiş puan alarak başarı
belgesi almaya hak kazanmış olmaları gerekir. Lisanslandırma talebinde
bulunan üniversite adına riskli yapı tespitinde görev alacak mühendislerin
öğretim üyesi olması durumunda bu fıkrada belirtilen şartlar aranmaz.”
“(4) Lisanslandırma için;
a) Lisanslandırma talebini içeren dilekçe,
b) Talepte bulunan kurum veya kuruluşa göre güncel
tarihli ve onaylı olarak; ilgili meslek odasından alınmış işyeri tescil
belgesi veya faaliyet gösterdiği konuya ilişkin belge veya 29/6/2001
tarihli ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanuna göre Bakanlıktan
alınan izin belgesinin örneği,
c) Kurum veya kuruluşun ortaklarının ve
yöneticilerinin adını, soyadını ve T.C. kimlik numarasını gösteren ticaret sicil
müdürlüğünden alınmış firma genel durum belgesi ve kurum veya kuruluşun en
son durumunu gösteren ticaret sicil gazetesinin bir sureti,
ç) Kurum veya kuruluşun, Ulusal Elektronik Tebligat
Sistemi (UETS)’ne kayıtlı elektronik tebligat adresi ile yöneticisinin
elektronik imza edinmiş olduğuna dair yazılı beyanı,
d) Riskli yapı tespitinde görev alacak
mühendislerin ikinci fıkrada sayılan şartları sağladıklarına ilişkin belgeler
ile elektronik imza edinmiş olduklarına dair yazılı beyanları,
e) Ek-3’te yer alan taahhütname,
f) Lisans belgesi ücretinin yatırıldığına dair
dekont,
ile birlikte yazılı olarak veya elektronik yazılım
sistemi üzerinden gerekli formların doldurulması veya belgelerin
taratılarak sisteme eklenmesi suretiyle Bakanlığa müracaatta bulunulur.
Müracaatın uygun görülmesi hâlinde, B-4 formatında birinci sınıf hamur
kâğıt üzerine ve Ek-1’deki şekil ve muhtevada Lisans Belgesi düzenlenir.
4708 sayılı Kanun kapsamındaki yapı denetimi ve laboratuvar kuruluşlarının
lisanslandırılmasında, riskli yapı tespitinde görev alacak mühendis olarak
denetçi belgesine sahip bir mühendisin bildirilmesi halinde, bu durumdaki
mühendis için sadece Bakanlıkça düzenlenen eğitim programlarına katılarak
başarı belgesi almaya hak kazanmış olması şartı ile elektronik imza edinmiş
olduğuna dair yazılı beyanı aranır.”
“(8) Aşağıda belirtilen hallerde lisanslı kurum ve
kuruluşlara elektronik yazılım sistemi üzerinden yeni riskli yapı tespiti
için yapı kaydı oluşturmaları ve/veya işlem yapmaları izni verilmez:
a) Riskli yapı tespiti yapmak üzere en az bir
inşaat mühendisinin görevlendirilmemesi durumunda görevlendirme yapılıncaya
kadar.
b) Ortaklarında, mühendislerinde, ortaklarının ve
kuruluşun adında ve tebligat adresi ve benzeri bilgilerinde yapılan
değişikliklerin süresi içinde Bakanlığa bildirilmemesi durumunda bildirim
yapılıncaya kadar.
c) 4708 sayılı Kanuna göre yeni iş almaktan men
cezası verilmesi durumunda ceza süresi bitinceye kadar.
ç) Ortakları, yöneticileri veya mühendisleri
hakkında ilgili meslek odasınca faaliyetten geçici men nevinden ceza
verilmiş olması halinde ceza süresinin sonuna kadar.
d) Riskli Yapıların Tespit Edilmesine İlişkin
Esaslarda değişiklik yapılması durumunda, riskli yapı tespitinde görev alan
mühendislerin, değişikliğin yapıldığı tarihten itibaren altı ay içerisinde
yapılacak eğitimlerden birine katılıp katılım belgesi almaması durumunda
katılım belgesi alıncaya kadar.
(9) Görevini, Kanuna ve ilgili diğer mevzuatta
öngörülen esaslara uygun olarak yerine getirmeyen lisanslı kurum veya
kuruluşlara işlenen fiil ve hâllerin durumuna göre Kanunun 3 üncü
maddesinin sekizinci fıkrasında sayılan idari yaptırımlar uygulanır.
(10) Lisanslı kurum veya kuruluşlara verilen idari
para cezaları, tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Süresinde
ödenmeyen idarî para cezaları, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve
tahsil edilmek üzere ilgili vergi dairesine bildirilir.”
“(12) Lisanslı kuruluşun; lisans başvurusunda
gerçeğe aykırı belge sunduğu tespit edilen ortakları ve yöneticileri,
mevcut olmayan bir yapı hakkında riskli yapı tespit raporu hazırlayan
mühendisi ile mevcut olmayan bir yapı hakkında riskli yapı tespiti
talebinde bulunan malik hakkında 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza
Kanununun ilgili hükümleri uyarınca Cumhuriyet başsavcılığına suç
duyurusunda bulunulur.
(13) Lisanslı kurum ve kuruluşlarda riskli yapı
tespitinde görev alacak mühendislerin katılacağı eğitim ve sınav Bakanlığın
belirlediği usul ve esaslar çerçevesinde Bakanlıkça yapılır veya
yaptırılır. Eğitim programlarına katılıp başarı belgesi almayan inşaat
mühendisleri riskli yapı tespitinde görev alamaz. Riskli Yapıların Tespit
Edilmesine İlişkin Esaslarda değişiklik yapılması durumunda, lisanslı
kuruluşun riskli yapı tespitinde görev alan mühendislerinin değişikliğin
yapıldığı tarihten itibaren altı ay içerisinde yapılacak eğitimlerden
birine katılıp katılım belgesi almaları zorunludur.
(14) Kanun ve Kanun uyarınca yürürlüğe konulmuş
olan yönetmeliklere göre yapılacak iş ve işlemler Bakanlıkça elektronik
yazılım sistemi ile de takip edilebilir. Lisanslandırılmış kurum ve
kuruluşlara yapılacak bildirimler ve tebligatlar, lisanslı kurum ve
kuruluşların UETS’ye kayıtlı elektronik tebligat adresine yapılabilir.”
MADDE 5 – Aynı Yönetmeliğin 7 nci maddesinin ikinci, üçüncü,
dördüncü, altıncı, yedinci ve sekizinci fıkraları aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(2) Riskli yapıların tespiti;
a) Öncelikle yapı malikleri veya kanunî
temsilcileri tarafından, masrafları kendilerine ait olmak üzere yaptırılır.
Riskli yapı tespiti talebi, elektronik yazılım sistemi üzerinden yapılır.
23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca kat irtifakı
veya kat mülkiyeti kurulmadığı için arsa paylı tapu var ise, arsa üzerinde
fiilen bulunan yapının riskli yapı tespiti, yapının sahibi olan arsa payı
sahibince yaptırılır. Arsa üzerindeki yapının başkasına ait olması ve bunun
da tapu kütüğünde belirtilmiş olması halinde, riskli yapı tespiti lehine
şerh olan tarafça yaptırılır.
b) Süre verilerek maliklerden veya kanunî
temsilcilerinden istenebilir. Verilen süre içinde yaptırılmadığı takdirde,
tespitler Bakanlıkça veya İdarece yapılır veya yaptırılır. Bakanlık,
belirlediği alanlardaki riskli yapıların tespitini süre vererek İdareden de
isteyebilir. Malikler tarafından yaptırılmadığı için Bakanlık veya İdare
tarafından yapılan veya yaptırılan riskli yapı tespitinin masraflarından
malikler hisseleri oranında sorumludur. Riskli yapı tespitinin masrafları,
Bakanlıkça veya İdarece ilgilisine yapılacak tebligatı takip eden bir aylık
süre içerisinde ödenir. Süresinde ödenmeyen masraflar, tespit Bakanlıkça
yapılmış veya yaptırılmış ise Bakanlığın ilgili vergi dairesine bildirmesi
üzerine vergi dairesince, İdarece yapılmış veya yaptırılmış ise İdarece
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre
takip ve tahsil edilir.
(3) İtiraz veya yargı kararı üzerine yeniden riskli
yapı tespit raporu tanzim edilmesinin gerekmesi, raporun gerçeğe aykırı
düzenlendiğinin tespit edilmiş olması ve yapının risk durumunu
etkileyebilecek kasti bir müdahale dışında somut bir hadisenin gerçekleşmiş
olması halleri hariç olmak üzere, her yapı için sadece bir adet riskli yapı
tespiti raporu düzenlenebilir. Lisanslandırılmış kurum ve kuruluşlar riskli
yapı tespit talebi üzerine, o yapı hakkında daha önce riskli yapı tespit
raporu düzenlenip düzenlenmediğini elektronik yazılım sistemi üzerinden
kontrol eder. Elektronik yazılım sistemi üzerinden yapı kaydı
oluşturulduktan sonra riskli yapı tespitinin; iki ay içerisinde yapılmaması
halinde maliklerden herhangi birinin talebi üzerine, altı ay içerisinde
yapılmaması halinde ise Bakanlıkça resen elektronik yazılım sisteminden
yapı kaydı silinir. Riskli yapı tespit raporunda, tespite konu binanın
Ulusal Adres Veri Tabanında belirtilen adresinin ve bina kodunun yer alması
zorunludur.
(4) Riskli yapı tespitine ilişkin raporlar, tespiti
yapan İdarece veya lisanslandırılmış kurum veya kuruluşça, tespite konu
yapının bulunduğu ildeki Müdürlüğe veya Bakanlıkça yetki devri yapılması
durumunda İdareye elektronik yazılım sistemi üzerinden gönderilir.
Raporlar, Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde incelenir ve
herhangi bir eksiklik tespit edilmesi halinde gerekli düzeltmeler yapılmak
üzere raporu düzenleyen kurum veya kuruluşa iade edilir. Raporlarda
herhangi bir eksiklik tespit edilmez ise riskli olan yapılar, en geç on
işgünü içinde, tapu kütüğünün beyanlar hanesinde belirtilmek üzere ilgili
tapu müdürlüğüne bildirilir.”
“(6) Riskli yapı tespitine karşı yapı malikleri
veya kanunî temsilcilerince on beş gün içinde yapının bulunduğu yerdeki
Müdürlüğe veya Bakanlıkça yetki devri yapılması durumunda İdareye verilecek
bir dilekçe ile itiraz edilebilir. İtirazın süresi içerisinde ve yapı
malikince veya kanunî temsilcilerince yapılıp yapılmadığı Müdürlükçe veya
İdarece kontrol edilir. Süresi içinde yapılmayan itirazlar ile yapı
malikince veya malikin vefat etmiş olması halinde mirasçılarınca yapılmayan
itirazlar işleme alınmaz.
(7) Riskli yapı tespiti yapılan yapının bulunduğu
ilde itirazı değerlendirecek teknik heyetin teşkil edilmemiş olması
halinde, itiraz dilekçeleri ile itiraz edilen tespite ilişkin raporlar,
yapının bulunduğu yerdeki Müdürlükçe veya İdarece, o il için
yetkilendirilmiş teknik heyetin bulunduğu ildeki Müdürlüğe gönderilir.
(8) Riskli yapı tespiti neticesinin, itiraz üzerine
veya yargı kararı ile değişmesi halinde, durum ilgili tapu müdürlüğüne
bildirilir.”
“(10) Müdürlük, Bakanlık tarafından yetki devri
yapılması durumunda İdare ve teknik heyetler tarafından riskli yapı tespit
raporunda tespit edilen teknik inceleme eksikliklerinin tamamının, raporu
düzenleyen kurum veya kuruluşa bildirildiği tarihten itibaren bu kurum ve
kuruluşlarca otuz gün içinde düzeltilmesi zorunludur. Lisanslı kurum veya
kuruluşun otuz günlük süre içerisinde gerekçeli talebi üzerine, bu
kuruluşlara eksikliklerin giderilmesi için ek süre verilebilir.”
MADDE 6 – Aynı Yönetmeliğin 8 inci maddesinin ikinci
fıkrasının (b) ve (ç) bentleri ile altıncı fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“b) Yıkım ruhsatı; yapı maliklerinden biri veya
birkaçının veya bunların vekillerinin müracaatı üzerine, yıkılacak yapının
tahliye edildiğine ve elektrik, su ve doğalgaz hizmetlerinin kapatıldığına dair
ilgili kurum ve kuruluşlardan alınmış belgelerin sunulmasına veya yapının
tahliye edildiğinin ve elektrik, su ve doğalgaz hizmetlerinin fiilen kapatıldığının
İdarece tespit edilerek tutanağa bağlanmasına ve yıkım sorumlusu olarak
statik fenni mesulün belirlenmesine istinaden, maliklerin muvafakati
aranmaksızın altı işgünü içerisinde düzenlenir.”
“ç) (a) ve (c) bentlerinde belirtilen şekilde
verilen süreler içinde riskli yapıların maliklerce yıktırılmaması durumunda,
hak sahiplerinin de görüşü alınarak riskli yapılara elektrik, su ve doğal
gaz verilmemesi ve verilen hizmetlerin durdurulması ilgili kurum ve
kuruluşlardan istenir. İdarenin talebi üzerine, ilgili kurum ve
kuruluşların riskli yapılara verilen elektrik, su ve doğal gaz gibi
hizmetlerini durdurması zorunludur.”
“(6) Müdürlük veya yetki devri yapılması durumunda
İdare, yıktırılan riskli yapılara ilişkin bilgileri elektronik yazılım
sistemine kaydeder. İdare, tahliye ve yıkım işlemleri gerçekleştirilemeyen
riskli yapılara ilişkin bilgi ve belgeleri, ikişer aylık periyotlar hâlinde
Müdürlüğe bildirir. Yukarıdaki fıkralara göre yıktırılamayan yapılar
Bakanlıkça veya Müdürlükçe yıkılır veya yıktırılır. Malikler tarafından
yıktırılmadığı için Bakanlık veya İdare tarafından yapılan veya yaptırılan
tahliye ve yıkımın masraflarından malikler hisseleri oranında sorumludur.
Riskli yapının tahliye ve yıktırılmasının masrafları, Bakanlıkça veya
İdarece ilgilisine yapılacak tebligatı takip eden bir aylık süre içerisinde
ödenir. Süresinde ödenmeyen masraflar, tahliye ve yıkım Bakanlıkça yapılmış
veya yaptırılmış ise Bakanlığın ilgili vergi dairesine bildirmesi üzerine
vergi dairesince, İdarece yapılmış veya yaptırılmış ise İdarece 6183 sayılı
Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre takip ve
tahsil edilir.”
“(7) Riskli yapının yıktırılmasından sonra arsa
haline gelen taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesindeki riskli yapı
şerhi, riskli yapının yıktırılmasına ilişkin belgelere istinaden
ilgililerin talebi üzerine veya Bakanlık veya İdarenin bildirimi üzerine
ilgili tapu müdürlüğünce terkin edilir. Riskli yapı şerhinin terkininden
sonra da parselde yapılacak iş, işlem ve uygulamalar Kanun kapsamında
yürütülür.”
MADDE 7 – Aynı Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin ikinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(2) Teşkil olunacak her bir teknik heyet için;
yükseköğretim kurumlarından ilgili meslek alanlarında, 12/6/2018 tarihli ve
30449 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve
Atanma Yönetmeliği uyarınca en az doktor öğretim üyesi kadrosunda
bulunanlar arasından, üniversite rektörlerince belirlenecek dört adet asıl
ve dört adet yedek üyenin bilgileri talep olunur.”
MADDE 8 – Aynı Yönetmeliğin 10 uncu maddesinin birinci ve
yedinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(1) Teknik heyetin ilk toplantısında üyeler
aralarından birini başkan ve birini de başkan yardımcısı olarak seçer.
Başkanın katılamadığı toplantılarda başkan yardımcısı teknik heyete
başkanlık eder.”
“(7) Teknik heyet, itiraz dilekçesinde gösterilen
itiraz sebebi ile bağlı olmaksızın riskli yapı tespit raporunun teknik
yönden bütün unsurları ile Ek-2’de yer alan Riskli Yapıların Tespit
Edilmesine İlişkin Esaslara uygun olarak hazırlanıp hazırlanmadığını
inceler. Riskli yapı tespit raporunda teknik yönden eksiklik tespit
edilmesi halinde gerekli düzeltmelerin yapılması için raporun lisanslı
kurum veya kuruluşa gönderilmesine karar verilir ve rapordaki eksikliklerin
tamamının düzeltilmesinin sağlanmasından sonra yapının riskli ya da risksiz
olduğuna ilişkin nihai karar verilir. Teknik heyet, gerek görmesi halinde
itiraza konu edilen yapıyı bizzat yerinde inceleyebilir veya yapının
yerinde incelenmesini Müdürlükten veya Bakanlıkça yetki devri yapılması
durumunda İdareden isteyebilir. Ancak, yapının riskli olup olmadığına
ilişkin nihai karar, yapının riskli yapı tespiti yapıldığı tarihteki
durumuna ve özelliklerine göre verilir. Teknik heyetçe alınan kararlar,
teknik gerekçeleri belirtilerek yazılır; başkan ve üyelerce imzalanır.
Tespiti yapan veya yaptıran İdareye teknik heyetçe alınan tüm kararlar,
itiraz eden malike ise sadece nihai karar bildirilir. Teknik heyetçe alınan
nihai karara göre yapının risklilik durumunun değişmesi halinde karar
Bakanlığa da gönderilir. Teknik heyetçe, karara bağlanan riskli yapı tespit
raporuna karşı başka bir malikçe yapılan itiraz üzerine yeniden inceleme
yapılmaz.”
MADDE 9 – Aynı Yönetmeliğin 13 üncü maddesinin başlığı
“Uygulama alanında hak sahipliği ve diğer uygulamalar” şeklinde, altıncı ve
yedinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki
fıkralar eklenmiştir.
“(6) Bakanlık, uygulama alanında;
a) Her tür harita, plan, proje, arazi ve arsa
düzenleme işlemleri ile toplulaştırma yapmaya,
b) Cins değişikliği, tevhit, ifraz, taksim, terk,
ihdas ve tescil işlemlerini muvafakat aranmaksızın resen yapmaya veya
yaptırmaya,
c) Taşınmazları satın almaya, ön alım hakkını
kullanmaya, bağımsız bölümler de dâhil olmak üzere taşınmazları trampaya,
taşınmaz mülkiyetini veya imar haklarını başka bir alana aktarmaya,
ç) Taşınmaz mülkiyetini anlaşma sağlanmak kaydı ile
menkul değere dönüştürmeye,
d) Kamu ve özel sektör işbirliğine dayanan usuller
uygulamaya, kat veya hasılat karşılığı usulleri de dâhil olmak üzere inşaat
yapmaya veya yaptırmaya, arsa paylarını belirlemeye,
e) Arsa paylarını, 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı
Kat Mülkiyeti Kanunundaki esaslara göre paylaştırmaya, payları ayırmaya
veya birleştirmeye ve 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu
uyarınca sınırlı ayni hak tesis etmeye,
yetkilidir.
(7) Uygulama alanında yürütülecek projelerin yapım
işinde, 2/3/2019 tarihli ve 30702 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yapı
Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması Hakkında
Yönetmeliğin 14 üncü maddesinde sayılan yetki belgesi gruplarına göre bir
üst belge grubunda olan müteahhitler görev alabilir.”
“(9) Riskli alanlarda ve riskli yapıların bulunduğu
parsellerde yürütülecek uygulamalarda aşağıda belirtilen şartlarda teminat
verilmesi mecburidir:
a) Riskli alanlarda ilgili kurum tarafından değil
de gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerince uygulamada bulunulacak ise
Bakanlığa, mevcut imar planı veya teklif imar planına göre hesap edilecek
yapı inşaat alanı üzerinden; yapı inşaat alanı 50 bin m2’ye
kadar olan alanlarda yapı yaklaşık maliyet bedelinin % 10’u kadar, yapı
inşaat alanı 50 bin m2’den büyük olan alanlarda ise, ilk 50 bin
m2 için yapı yaklaşık maliyet bedelinin % 10’u, 50 bin-75 bin m2
arası yapı yaklaşık maliyet bedelinin % 8’i, 75 bin-100 bin m2
arası yapı yaklaşık maliyet bedelinin % 6’sı ve 100 bin m2’nin
üstü yapı yaklaşık maliyet bedelinin % 4’ü esas alınarak hesaplanan
miktarda teminat verilmesi mecburidir. Belirtilen şekilde hesaplanan
teminatın yarısı riskli alan teklifi ile birlikte geçici teminat olarak
verilir. Riskli alan teklifinin Cumhurbaşkanınca onaylanarak Resmî
Gazete’de yayımlanmaması durumunda geçici teminat ilgilisine iade edilir.
Riskli alan teklifinin onaylanarak Resmî Gazete’de yayımlanması durumunda
ise, geçici teminatın iadesi ile yukarıda belirtilen şekilde hesaplanan
tutarda kesin teminat verilmesi zorunludur. Alanda planlama çalışmaları
neticesinde gerçek yapı inşaat alanının belirlenmesinin akabinde daha evvel
verilen teminat eksik ise ilgilisi tarafında ek teminat verilir ve söz
konusu teminat fazla ise Bakanlık tarafından fazla olan miktar ilgilisine
iade edilir.
b) Riskli yapının/yapıların bulunduğu parsellerde
yapım işini üstlenen yapı müteahhidince yapı ruhsatı alınmadan önce yapı
yaklaşık maliyet bedelinin % 10’u kadar teminatın İdareye verilmesi
mecburidir.
c) Teminat olarak 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı
Kamu İhale Kanununda belirtilen değerler kabul edilir. Verilen teminat,
teminat olarak kabul edilen diğer değerlerle değiştirilebilir. Teminat
mektuplarının süresi, işin bitiş tarihi dikkate alınmak suretiyle Bakanlık
veya İdare tarafından belirlenir.
ç) Teminatların, Bakanlıkta saymanlık ya da
muhasebe müdürlüklerine, İdarede ise ilgili idarenin muhasebe birimine
verilmesi/yatırılması zorunludur.
d) Projenin veya yapım işinin sözleşme ve şartname
hükümlerine uygun biçimde tamamlanarak yapı kullanma izin
belgesinin/belgelerinin alınmasından sonra teminat, ilgilisine iade edilir.
e) Projenin veya yapım işinin sözleşme ve şartname
hükümlerine uygun biçimde tamamlanmaması durumunda, teminat paraya
çevrilerek proje veya yapım işini tamamlamayı üstlenecek ilgili kurum veya
gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine aktarılır. Projenin veya yapım işinin
tamamlanmasından sonra teminattan artan tutar olması durumunda artan kısım
teminatı veren ilgiliye iade edilir.
f) Teminat ile ilgili olarak bu fıkrada
düzenlenmeyen hususlarda Kamu İhale Kanununun teminat ile ilgili hükümlerine
uyulur.
g) Kapsamı, koşulları ve uygulama esasları Hazine
ve Maliye Bakanlığınca belirlenen bina tamamlama sigortasının yaptırılması
durumunda bu fıkrada öngörülen teminat verilmesine ilişkin şart aranmaz.
(10) Uygulama alanında ilgili kurum tarafından
değil de gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerince uygulamada bulunulması durumunda,
yapım işini üstlenen müteahhitlerin payına düşen bağımsız birimlerin
satışı, inşaatın ilerleme seviyesine göre ve İdarenin iznine istinaden
yapılabilir. Yapı ruhsatı alınmadan önce müteahhit tarafından bu durumun
kabul edildiğine dair yazılı olarak taahhütte bulunulur. Müteahhidin, kendi
payına düşen bağımsız birimlerin satışına izin verilmesini talep etmesi
üzerine, İdare, yerinde tespit yaparak veya yapı denetimi sisteminden
kontrol ederek inşaatın tamamlanma oranını belirler ve bu oranın % 10’u
altındaki oranda müteahhit payına düşen bağımsız birimlerin satışının
yapılabileceğini ilgili tapu müdürlüğüne bildirir. Müteahhit payına düşen
bağımsız birimlerin, inşaatın tamamlanma oranında veya bu oranın üstündeki
bir oranda satışı için bütün maliklerin muvafakati gerekir.”
MADDE 10
– Aynı Yönetmeliğin 15 inci
maddesinin birinci fıkrasının sonuna aşağıdaki cümleler eklenmiş; aynı
maddenin ikinci, üçüncü ve dokuzuncu fıkraları aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Malikler, riskli yapının
yıktırılmasından sonra arsa haline gelen taşınmazda ortaklığın giderilmesi
için Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre dava açabilirler. Ancak,
ortaklığın giderilmesi için dava açılmış olması, Kanun kapsamında hisseleri
oranında maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile karar alınmasına ve bu
karara göre işlem yapılmasına engel teşkil etmez.”
“(2) Riskli alanlar ve rezerv yapı alanlarında
uygulama yapılan etapta veya adada, riskli yapılarda ise bu yapıların
bulunduğu parsellerde; yapıların yıktırılmış olması şartı aranmaksızın ve
yapının paydaşı olup olmadıkları gözetilmeksizin parsellerin tevhit
edilmesine, münferit veya birleştirilerek veya imar adası bazında uygulama
yapılmasına, ifraz, taksim, terk, ihdas ve tapuya tescil işlemlerine,
yeniden bina yaptırılmasına, payların satışına, kat karşılığı veya hasılat
paylaşımı ve diğer usuller ile yeniden değerlendirilmesine sahip oldukları
hisseleri oranında paydaşların en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir.
Bu karar anlaşma şartlarını ihtiva eden teklif ile birlikte karara katılmayanlara
noter vasıtasıyla veya 7201 sayılı Kanuna göre tebliğ edilir. Bu tebliğde,
on beş gün içinde kararın ve teklifin kabul edilmemesi halinde arsa
paylarının, Bakanlıkça tespit edilecek veya ettirilecek rayiç değerden az
olmamak üzere anlaşma sağlayan diğer paydaşlara açık artırma usulü ile
satılacağı, paydaşlara satış gerçekleştirilemediği takdirde, riskli alanlar
ve rezerv yapı alanlarında rayiç bedeli Bakanlıkça ödenmek kaydı ile tapuda
Hazine adına resen tescil edileceği, riskli yapılarda ise anlaşma sağlayan
diğer paydaşlara veya yapılan anlaşmaya uyularak işlem yapılmasını kabul
etmek şartıyla üçüncü şahıslara satılacağı bildirilir.
(3) Hisseleri oranında paydaşların en az üçte iki
çoğunluğu ile alınan karara katılmayan maliklerin arsa payları; 15/A
maddesinde belirtilen usule göre, arsa payı değeri üzerinden anlaşma
sağlayan diğer paydaşlara açık artırma usulü ile satılır. Paydaşlara satış
gerçekleştirilemediği takdirde, bu paylar riskli alanlar ve rezerv yapı
alanlarında rayiç bedeli Bakanlıkça ödenmek kaydı ile tapuda Hazine adına
resen tescil edilir ve en az üçte iki çoğunluk ile alınan karar çerçevesinde
değerlendirilmek üzere Bakanlığa tahsis edilmiş sayılır veya Bakanlıkça
uygun görülenler TOKİ’ye veya İdareye devredilir. Riskli yapılarda ise,
anlaşma sağlayan paydaşlara veya anlaşma sağlayan paydaşların kararı ile
yapılan anlaşmaya uyularak işlem yapılmasını kabul etmek şartıyla üçüncü
şahıslara satış yapılıncaya kadar satış işlemi tekrarlanır.”
“(9) Üzerindeki yapıların tamamının riskli yapı
olarak tespit edilmiş olması şartı ile tevhidi mümkün olan birden fazla
parselin tevhit edilmesi ile taksim, terk, ihdas ve tapuya tescil
işlemlerine, her parselde ayrı ayrı sahip oldukları hisseleri oranında
maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir. Bu parsel veya
parsellerin arasında veya bitişiğinde bulunan yapılaşmamış boş parsellerin,
riskli yapıların bulunduğu parsellerle tevhit edilmek suretiyle birlikte
değerlendirilebilmesi için 3/7/2017 tarihli ve 30113 sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin 7 nci maddesinin üçüncü
fıkrası hükmü saklı olmak üzere boş parsellerdeki bütün maliklerin,
oybirliği ile karar alması gerekir. Tevhitten sonra yapılacak uygulamaya
tevhit ile oluşan parselde sahip oldukları hisseleri oranında maliklerin en
az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir.”
MADDE 11
– Aynı Yönetmeliğin 15/A maddesi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 15/A
– (1) Riskli alanlar, rezerv yapı alanları ve riskli yapıların
bulunduğu parsellerde hisseleri oranında paydaşların en az üçte iki
çoğunluğu ile alınan karara katılmayan maliklerin arsa paylarının satışı
için;
a) Maliklerin en az üçte iki çoğunlukla
anlaştıklarına dair anlaşan maliklerce imzalı karar tutanağı veya anlaşan
maliklere ait sözleşme veya vekâletname örnekleri gibi belgeler,
b) Maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile alınan
kararın ve anlaşma şartlarını ihtiva eden teklifin noter vasıtasıyla veya
7201 sayılı Kanuna göre karara katılmayan malike bildirilerek kabulü için
on beş gün süre verildiğine dair belgeler,
c) Üçte iki çoğunlukla alınan karara katılmayan
maliklere ait taşınmazların Sermaye Piyasası Kuruluna kayıtlı olarak
faaliyet gösteren lisanslı değerleme kuruluşlarına tespit ettirilen
değerine ilişkin belgeler,
ç) Satışı yapılacak arsa paylarının maliklerinin
tebligata elverişli adres bilgileri,
ile birlikte yazılı olarak Müdürlüğe veya
Bakanlıkça yetki devri yapılması durumunda İdareye müracaatta bulunulur.
Satış işleminin yapılabilmesi için yapıların yıktırılmış olması gerekmez.
(2) Satış için yapılacak müracaat üzerine, satışı
yapılacak payın tapu kütüğünün beyanlar hanesine, 6306 sayılı Kanuna göre
satış işlemine tabi olduğu ve satışa veya taşınmazın devrini gerektiren
benzeri bir işleme tabi tutulamayacağı yönünde belirtme yapılması ilgili
tapu müdürlüğünden yazılı olarak istenir.
(3) Satışı yapılacak arsa paylarının rayiç değerini
tespit etmek ve sonrasında satış işlemini gerçekleştirmek üzere, Müdürlük
veya İdare bünyesinde, biri başkan ikisi üye olmak üzere, en az üç kişiden
oluşan Bedel Tespiti Komisyonu ile Satış Komisyonu teşkil olunur. Rayiç
değer, maliklerce Sermaye Piyasası Kuruluna kayıtlı olarak faaliyet
gösteren lisanslı değerleme kuruluşlarına tespit ettirilmiş olan taşınmazın
değeri de gözetilerek Bedel Tespiti Komisyonunca belirlenir.
(4) Müdürlük veya İdare, satışın yapılacağı yeri ve
zamanı, arsa payı satılacak malikler ile üçte iki çoğunlukla anlaşan
maliklere veya üçte iki çoğunlukla anlaşan maliklere bildirilmek üzere,
kendisinin de malik olması şartıyla üçte iki çoğunluğa sahip maliklerin
anlaştıkları yükleniciye elden veya maliklerin adreslerine taahhütlü posta
yoluyla veya 7201 sayılı Kanuna göre tebliğ eder. Yapılan araştırmaya
rağmen arsa payı satılacak malike ve adresine hiçbir şekilde ulaşılamaz ise
satış işlemi gıyabında yapılır.
(5) Satışı yapılacak payın üzerinde ipotek,
ihtiyati haciz, haciz ve intifa hakkı gibi hakların bulunması satış işlemine
engel teşkil etmez. Belirtilen haklar satış sonrasında satış bedeli
üzerinde devam eder. Satış işlemi sonrasında, satış bedelinin yatırıldığı
banka hesabına malike ödeme yapılmaması için bloke koydurulur ve durum
ipotek, haciz ve intifa hakkı gibi hakların alacaklısına veya ilgili icra
müdürlüğüne veya mahkemeye bildirilir. Satış bedelinin belirtilen hak
sahiplerine ödenmesi ile ilgili iş ve işlemler ilgili mevzuatına göre ve
ilgililerince yürütülür. Tapu kaydındaki haklar ve şerhler satış sonrasında
Müdürlüğün veya İdarenin talebi üzerine ilgili tapu müdürlüğünce resen
terkin edilir.
(6) Yapılacak ilk satışa en az üçte iki çoğunluk
ile anlaşan paydaşlar dışında herhangi biri katılamaz. İlk satış işleminde
satılacak hissenin anlaşma sağlayan paydaşlarca alınmak istenmemesi
durumunda tekrar yapılacak satış işlemlerine en az üçte iki çoğunluk ile
anlaşan paydaşlar ile on üçüncü fıkrada belirtilen şartları haiz üçüncü
şahıslar katılabilir. Satışı gözlemci olarak izlemek isteyenler ile payı
satışa çıkarılan malikler satışın yapıldığı salona alınabilir. Ancak, bunların
satışa müdahale etmesine müsaade edilmez. Satışın yapılmasını engellemeye
veya satışın işleyişi ile düzenini bozmaya yönelik eylemlerde bulunanlar
ile ses ve görüntü kaydı almaya çalışanlar Satış Komisyonu tarafından
salondan çıkartılabilir. Satış için belirlenen saatten sonra satış salonuna
kimse alınmaz.
(7) Satışa katılan katılımcıların kimliği kontrol
edilerek bir tutanak ile kayıt altına alınır. Katılımcı durumunu gösteren
tutanağın tanziminden sonra Komisyon Başkanınca, satışa çıkarılan arsa
paylarına ilişkin bilgiler satışa katılanlara bildirilir ve satış işlemi
başlatılır. Komisyon Başkanı, rayiç bedelin altında olmamak üzere satışa
katılan paydaşlardan, sözlü olarak pey sürmelerini ister. Sürülen peyler
arttırma tutanağına yazılarak, karşılığı pey sahibi tarafından imzalanır.
Arttırma işlemine devam etmeyecek katılımcıların keyfiyeti, arttırma
tutanağına yazması ve imzalaması zorunludur.
(8) Komisyon, yedinci fıkrada belirtilen şekilde
yapılan satış işlemi sonunda, tespit edilen rayiç bedelden az olmamak
üzere, en yüksek bedeli teklif eden katılımcıya satış yapılmasını karara
bağlar ve bu katılımcıdan satış bedelini yedi gün içerisinde banka nezdinde
açtırılacak vadeli hesaba yatırması istenir. Bu süre içerisinde satış
bedeli yatırılmaz ise pey süren diğer katılımcılara sırasıyla bildirimde
bulunulur ve satış bedelini yatıran katılımcıya satış yapılır.
(9) Satışa iştirak eden tek bir katılımcı olması
halinde, belirlenen rayiç değerinden az olmamak üzere bu katılımcının
vereceği teklif geçerli kabul edilir.
(10) Satış bedelinin yatırılmasından sonra, satış
işlemi, tapuda yeni malik adına tescil yapılmak üzere, ilgili tapu
müdürlüğüne bildirilir. Tapu müdürlüğünce tescil işlemi tamamlandıktan
sonra, yeni tapu kaydı Müdürlüğe veya İdareye gönderilir ve Müdürlük veya
İdarece durum payı satılan ilgiliye bildirilir.
(11) Yapılan ilk satışta anlaşma sağlayan
paydaşlara satış gerçekleştirilemediği takdirde, anlaşma sağlayan paydaşlara
veya anlaşma sağlayan paydaşların kararı ile yapılan anlaşmaya uyularak
işlem yapılmasını kabul etmek şartıyla üçüncü şahıslara satış yapılıncaya
kadar satış işlemi tekrarlanır.
(12) Yapılan ilk satışta satılacak hissenin anlaşma
sağlayan paydaşlarca alınmak istenmemesi durumunda; yeniden yapılacak satış
işleminin yeri ve hangi tarih ve saatte yapılacağı belirlenerek tutanağa
bağlanır. Bu tutanağın bir örneği satış için huzurda bulunan maliklere
verilir. Satışı yapılacak hisseye ilişkin bilgiler ile satışın yapılacağı
yer, tarih ve saat Müdürlük yayın araçlarıyla ve ilan panosuna asılacak
yazı ile ilan edilir. Yeniden yapılacak satış işlemi neticesinde yine satış
gerçekleşmez ise, satış gerçekleşinceye kadar her satış işleminin sonunda
yapılacak diğer satışın yeri, tarihi ve saati bu fıkra hükümlerine göre
belirlenerek ilan edilir.
(13) İlk satıştan sonra yapılacak diğer satışlara
en az üçte iki çoğunluk ile anlaşan paydaşlar ile birlikte üçüncü
şahısların da katılabilmesi için, bunların satıştan önce üçte iki çoğunluk
ile alınan kararı kabul edeceklerini ve üçte iki çoğunluk ile alınan karar
doğrultusunda yapılan sözleşmeyi ve yapılacak uygulamanın gerektirdiği
diğer belgeleri imzalayacaklarını yazılı olarak beyan etmeleri ve satışı
yapılacak arsa payının üçüncü fıkra uyarınca belirlenen rayiç değerinin
yüzde onu oranında nakit teminat vermeleri şarttır.
(14) Satışa katılacak üçüncü şahısların verecekleri
nakit teminatın ilgili muhasebe birimine yatırılması zorunludur. Yapılacak
satış neticesinde satış ihalesi üzerinde kalmayanların teminatları hemen
geri verilir. Satış ihalesi üzerinde kalan üçüncü şahsın teminatı ise,
satış bedelinin yatırılmasından ve tapuda yeni malik adına tescil
işleminden sonra, bu şahsın yedi gün içinde üçte iki çoğunluk ile alınan
karar doğrultusunda yapılan sözleşmeyi ve yapılacak uygulamanın gerektirdiği
diğer belgeleri anlaşan diğer malikler gibi şartsız ve şerhsiz olarak
imzalayarak Müdürlüğe vermesinden sonra iade edilir.
(15) Satış ihalesi üzerinde kalan üçüncü şahsın
süresi içinde satış bedelini yatırmaması durumunda teminatı Hazineye gelir
kaydedilir ve sekizinci fıkra hükmüne göre işlem yapılır. Satış ihalesi
üzerinde kalan üçüncü şahsın tapuda tescil işleminden sonra yedi gün içinde
üçte iki çoğunluk ile alınan karar doğrultusunda yapılan sözleşmeyi ve
diğer belgeleri imzalayarak Müdürlüğe sunmaması durumunda teminatı Hazineye
gelir kaydedilir ve anlaşmama iradesi gösterdiği için hissesinin satışı
için Kanun kapsamında yeniden satış işlemi yapılır.”
MADDE 12
– Aynı Yönetmeliğin 16 ncı
maddesinin birinci, dördüncü, beşinci, altıncı ve dokuzuncu fıkraları
aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
“(1) Anlaşma ile tahliye edilen uygulama alanındaki
yapıların maliklerine tahliye veya yıkım tarihinden itibaren Bakanlıkça
kararlaştırılacak aylık kira yardımı yapılabilir. Yardım süresi riskli alan
dışındaki riskli yapılarda 18 aydır. Riskli ve rezerv yapı alanlarında kira
yardımı süresi 36 ayı geçmemek şartı ile ilgili kurumca belirlenir. Aylık
kira bedeli, Bakanlıkça belirlenir ve her yıl Türkiye İstatistik Kurumu
tarafından yayımlanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE - oniki aylık
ortalamalara göre yüzde değişim) oranında güncellenir. İnşaat halinde olup
içinde ikamet edilen yapılarda kira yardımı veya faiz desteğinden, sadece
inşaat halindeki yapıda ikamet edilen bağımsız bölümlerin malik, kiracı ve
sınırlı ayni sahipleri faydalanır. Anlaşma ile tahliye edilen yapıların
maliklerine mümkün olması hâlinde, kira yardımı yerine tahliye tarihinden
itibaren konut ve işyerlerinin teslim tarihine kadar geçici konut veya
işyeri tahsisi yapılabilir.”
“(4) Kira yardımı başvuruları; tahliye tarihinden
itibaren bir yıl içinde veya riskli yapının yıktırıldığı tarihten itibaren
üç ay içinde, Bakanlıkça belirlenecek bilgi ve belgelere istinaden riskli
alan veya rezerv yapı alanlarında ilgili kuruma, riskli yapılarda ise
Müdürlüğe veya Bakanlıkça yetki devri yapılması durumunda İdareye yapılır.
Kanunun ek 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca
belirlenen riskli alanlarda kira yardımı süresi yapının tahliye edildiği
tarihten itibaren başlatılır.
(5) Kira yardımları;
a) Uygulama alanında talebin uygulamayı yapan İdare
veya TOKİ tarafından uygun görülmesi ve onaylanmak üzere Bakanlığa
gönderilmesi üzerine, ilgililerine ödenmek üzere İdare veya TOKİ’nin
hesabına,
b) Riskli yapılarda talebin Müdürlükçe veya
Bakanlıkça yetki devri yapılması durumunda İdarece uygun görülmesi ve
onaylanması üzerine, doğrudan riskli yapı maliklerinin hesap numaralarına
veya ilgililerine ödenmek üzere İdarenin hesabına,
yapılır. Dönüşüm projeleri özel hesabının finansman
durumu gözetilerek Bakanlıkça uygun görülmesi halinde kira yardımının ilk
(5) aya kadar olan kısmı peşin olarak ödenebilir.
(6) Kanun kapsamında, gerçek veya tüzel kişilerin
bankalardan, İdarenin ise İller Bankası Anonim Şirketinden veya bankalardan
kullanacağı kredilere; Cumhurbaşkanınca belirlenen oranlarda Dönüşüm
Projeleri Özel Hesabından karşılanmak üzere faiz desteği verilebilir.
Gerçek veya tüzel kişilere faiz desteği verilebilmesi için tahliye veya
yıkım tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde kredi almak üzere
Bakanlıkla protokol imzalamış bankalara başvurulmuş olması gerekir.”
“(9) Kanun kapsamındaki vergi, harç ve ücret
muafiyetleri, uygulama alanındaki mevcut yapıların imar mevzuatına uygun
olup olmadığına bakılmaksızın, Kanunun 7 nci maddesinin dokuzuncu ve onuncu
fıkraları ile bu maddenin on ila on ikinci fıkralarında belirtilen şartlar
dahilinde uygulanır.”
“(10) Riskli alanlarda, rezerv yapı alanlarında ve
riskli yapıların bulunduğu parsellerde, gerçek kişilerce ve özel hukuk
tüzel kişilerince uygulamada bulunulması halinde, fonksiyon değişikliğine
bakılmaksızın mevcut inşaat alanının bir buçuk katına kadar olan yeni
inşaat alanı için belediyelerce harç ve ücret alınmaz. Yeni inşaat konut ve
işyerinden oluşuyor ise, muaf olunan inşaat alanı, yeni inşa edilen
binadaki konut ve işyerinin bina içindeki metrekare cinsinden oranları
çerçevesinde uygulanır.
(11) Riskli yapının bulunduğu parselin boş
parsellerle tevhit edilerek uygulamada bulunulması durumunda, tapu harç ve
ücret muafiyetlerinden, riskli yapının bulunduğu parselin alanının tevhid
neticesinde oluşan yeni parselin alanına oranı nispetinde faydalanılır.
(12) Kanunun 7 nci maddesinin dokuzuncu ve onuncu
fıkralarında belirtilen şartlar dahilinde alınmaması gereken harç, vergi ve
ücretler şunlardır:
a) 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun
38 inci maddesi uyarınca alınan noter harçları.
b) Harçlar Kanununun 57 nci maddesi uyarınca alınan
tapu ve kadastro harçları.
c) 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye
Gelirleri Kanununun 79 uncu, mükerrer 79 uncu, 80 inci ve ek 1 inci
maddeleri uyarınca belediyelerce alınan harçlar.
ç) 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi
Kanunu uyarınca damga vergisine tâbi kâğıtlar sebebiyle alınan damga
vergisi.
d) 8/6/1959 tarihli ve 7338 sayılı Veraset ve
İntikal Vergisi Kanunu uyarınca alınan veraset ve intikal vergisi.
e) Kullandırılacak kredilerden dolayı lehe alınacak
paralar sebebiyle 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu
uyarınca alınması gereken banka ve sigorta muameleleri vergisi.
f) Kurum ve kuruluşlarca döner sermaye ücreti adı
altında alınan bütün ücretler ile riskli olarak tespit edilen yapı ile bu
yapının yerine yapılacak yeni yapıya ilişkin olarak belediye meclisi kararı
ile belirlenen ve alınan her türlü ücret.”
MADDE 13
– Aynı Yönetmeliğin 18 inci
maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(2) Bakanlık;
a) Riskli alan ve rezerv yapı alanı ile riskli
yapıların bulunduğu taşınmazlara ilişkin her tür ve ölçekteki planı resen
yapmaya, yaptırmaya ve onaylamaya,
b) Riskli alanlar, rezerv yapı alanları ve riskli
yapıların bulunduğu parsellerdeki uygulamalarda faydalanılmak üzere; özel
kanunlar ile öngörülen alanlara ilişkin olanlar da dâhil, her tür ve
ölçekteki planlama işlemlerine esas teşkil edecek standartları belirlemeye
ve gerek görülmesi hâlinde bu standartları plan kararları ile tayin etmeye
veya özel standartlar ihtiva eden planlar ve kentsel tasarım projeleri
yapmaya, yaptırmaya ve onaylamaya,
c) Parselasyon planlarında, gerekli görülmesi
hâlinde varsa ilk uygulamadaki düzenleme ortaklık payı oranını tamamlamak
üzere düzenleme ortaklık payı kesintisi yapmaya,
yetkilidir.”
MADDE 14
– Aynı Yönetmeliğin Ek-1’i ekteki
şekilde değiştirilmiştir.
MADDE 15
– Aynı Yönetmeliğin Ek-2’sinin;
a) “Simgeler” bölümünde yeralan BB , BD , mt,
Vt ve VtB simgeleri ve açıklamaları yürürlükten
kaldırılmış ve bu bölüme Vkmr simge ve açıklamasından sonra gelmek
üzere aşağıdaki simge ve açıklaması eklenmiştir.
“Vmanto
Kolonda çelik manto veya lifli polimer bulunması
durumunda mantonun kesme kapasitesine katkısı [kN]”
b) 3.8 maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“3.8 Tablo 3.1’de tanımlanan Az Katlı Binalar için
zemin sınıfının ZF olması durumunda yerel zemin etki katsayıları ZE zemin
sınıfı ile aynı alınacaktır. Orta Katlı Binalar için ise zemin sınıfının ZF
olması durumunda, ZE zemin sınıfına karşılık gelen yerel zemin etki
katsayıları 1.4 ile çarpılarak Denklem 2.2’de kullanılacaktır.

c) 4.1.10 maddesinin (a), (b), (c) ve (d) bentleri
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“a. Tüm kenarları betonarme manto ile
güçlendirilmiş kolonlar, mantolu kolon olarak dikkate alınacaktır. Bunun
dışındaki durumlarda, manto ihmal edilerek mevcut betonarme eleman için
rölöve işlemleri gerçekleştirilecektir. Betonarme mantolu kolonların manto
kalınlığı, manto bölgesindeki boyuna donatı türü, çapı, düzeni ile enine
donatı türü, çapı, aralığı ve kanca durumu belirlenecektir. Betonarme
mantolu kolonlar içerisinde manto bölgesinde olmak üzere toplam mantolu
kolon sayısının, 3 adetten az olmamak üzere, en az %10’unda beton numunesi
alınacak ve en az yarısında kabuk betonu sıyrılarak donatı tespiti
yapılacaktır. Mantolu kolon sayısının 3 adetten az olması durumunda tüm
mantolu kolonlardan beton numunesi alınacak ve en az yarısında kabuk betonu
sıyrılarak donatı tespiti yapılacaktır.
b. Tüm çelik mantolu kolonların çelik manto
kalınlığı ve akma dayanımı, çelik manto yerleştirme aralığı ve düzeni
belirlenecektir.
c. Tüm lifli polimer sargılı kolonların lifli
polimer kalınlığı ve kopma dayanımı, yerleştirme aralığı belirlenecektir.
d. Güçlendirme perdelerinde başlık bölgesi, boyuna
donatı türü, çapı, düzeni, enine donatı türü, çapı ve aralığı ile bu
perdelere bitişik kolonların orta ve sarılma bölgelerinde enine donatı
türü, çapı, kanca durumu, boyuna donatı yerleşimi, enine donatı aralıkları
ve detayları belirlenecektir. Güçlendirme perde sayısının en az %10’unda, 3
adetten az olmamak üzere beton numunesi alınacak ve donatı tespiti
yapılacaktır. Toplam güçlendirme perde sayısının 3 adetten az olması
durumunda mevcut güçlendirme perde sayısı kadar beton numunesi alınacak ve
donatı tespiti yapılacaktır. Tespit yapılan güçlendirme perdelerinin en az
yarısında kabuk betonu sıyrılarak donatı tespiti yapılacaktır.”
ç) 5.3.4 maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“5.3.4 5.3.3’e göre elde edilen tüm kolon uçlarında
ve perde elemanlarının alt ucunda yer değiştirme eksen dönme değerleri
EK-G’ye göre hesaplanacaktır. Hesaplanan bu değerlerin Tablo 4.4 ve Tablo
4.5’te verilen kolon ve perde kat ötelenme oranları sınır değerlerinin 1.4
katını (1.4(δ/h)sınır)
aşması durumunda elemanın Risk Sınırını aştığı kabul edilecektir.”
d) 7.1.1 maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“7.1.1 Bina taşıyıcı sistem özellikleri, inceleme
katında ve tüm bodrum katlarda alınacak rölöveler ile belirlenecektir.
İnceleme Katı, kat yüksekliği boyunca tüm cepheleri açıkta olan en alt bina
katıdır. Taşıyıcı sistem düşey eleman (yığma duvar) süreksizliği bulunan
katlardan da rölöve alınacaktır.”
e) 7.2.1 maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“7.2.1 Yapının 3-Boyutlu analizi için sonlu
elemanlar modeli hazırlanacaktır. Yığma duvarlar kesit ağırlık merkezlerinde
çubuk veya kabuk sonlu elemanlar kullanılarak, döşemeler ise kabuk sonlu
elemanlar kullanılarak modellenecektir. Duvar serbest yüksekliği, alt
döşeme üst kotundan üst döşeme hatıl alt kotuna kadar olan yükseklik
olarak, duvar uzunluğu ise boşluklar arasında kalan duvar parçası uzunluğu
olarak alınacaktır. Yatay hatıl olmadığı durumda duvar serbest yüksekliği
kâgir duvar yüksekliği olarak alınacaktır. Döşemelerden duvarlara yük
aktarımı kabuk sonlu eleman modeli kullanılarak gerçekleştirilecektir.”
f) 7.3.5 maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“7.3.5 Deprem etkileri altında düzlem dışı göçme
riski bulunan taşıyıcı yığma duvarın belirlenebilmesi için tam gömülü
bodrum katları hariç her katta bulunan tüm duvar parçalarının Hd/t
oranı hesaplanacaktır. Tablo 7.3’de verilen Hd/t risk sınır değerlerinden büyük Hd/t oranına sahip
duvarlar düşey yük ve deprem hesaplarında modele dâhil edilecek ancak, Risk
Sınırını aşan elemanlar olarak değerlendirilecektir. Döşemeleri betonarme
olmayan ve rijit diyafram davranışı göstermeyen katlardaki duvar parçaları
için Tablo 7.3’de verilen Hd/t
sınır değerleri 0.55 ile çarpılarak kullanılacaktır.

g) Eki EK-C’nin C.7 maddesi yürürlükten
kaldırılmıştır.
ğ) Eki EK-D’nin D.2 maddesinde yer alan (D.4.c) ve
(D.4.f) denklemleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

h) Eki EK-E’nin E.2 maddesinde yer alan (E.2.b) ve
(E.2.c) denklemleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

ı) Eki EK-F’nin F.9 maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“F.9 Kolonlar ve perdeler için F.6 ve F.8’e göre azaltılan
Etkin Eğilme Rijitlikleri kullanılarak yapı titreşim periyotları ile mod
şekilleri tekrar hesaplanacaktır. F.1’de her mod için hesaplanan spektral
deplasman değerleri ve azaltılmış eğilme rijitlikleri ile hesaplanan
titreşim periyotları kullanılarak her mod için spektral ivme değerleri bulunacaktır.
Hesaplanan spektral ivme değerleri ile azaltılmış rijitliklere sahip yapı
deprem etkileri için Doğrusal Elastik Hesap ile Mod Birleştirme Yöntemi ile
tekrar analiz edilecektir. Bu analiz sonucunda elde edilen istem değerleri,
azaltılmamış eğilme rijitlikleri ile (G + nQ) yük birleşimi için hesaplanan değerlerle toplanacaktır.”
MADDE 16
– Aynı Yönetmeliğin geçici 2 nci
maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 17
– Bu Yönetmeliğin 9 uncu maddesi
ile değiştirilen 13 üncü maddenin yedinci, dokuzuncu ve onuncu fıkraları
2/3/2019 tarihli ve 30702 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yapı
Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması Hakkında
Yönetmeliğin 14 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının yürürlüğe girdiği
tarihte, diğer hükümleri ise yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 18
– Bu Yönetmelik hükümlerini Çevre
ve Şehircilik Bakanı yürütür.
Yönetmeliğin Yayımlandığı Resmî Gazete'nin
|
Tarihi
|
Sayısı
|
15/12/2012
|
28498
|
Yönetmelikte Değişiklik Yapan Yönetmeliklerin
Yayımlandığı Resmî Gazete'nin
|
Tarihi
|
Sayısı
|
1-
|
2/7/2013
|
28695
|
2-
|
25/7/2014
|
29071
|
3-
|
27/10/2016
|
29870
|
4-
|
28/7/2017
|
30137
|
5-
|
16/2/2019
|
30688
|
Eki için tıklayınız.
|