Kanun
No. 6763 Kabul
Tarihi: 24/11/2016
MADDE 1– 22/5/1930 tarihli ve 1632 sayılı Askerî Ceza Kanununun 39 uncu
maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Asker kişiler hakkında yargı organlarınca Türk Ceza Kanununun
İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde
tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713
sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar sebebiyle verilen
tutuklama kararları, 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 111 inci maddesinde belirtilen
kurumlarda yerine getirilir. Asker kişiler hakkında diğer suçlardan verilen
tutuklama kararları, asker kişiler bu sıfatlarını korudukları sürece askerî
tutukevinde yerine getirilir.”
MADDE 2 –
1632 sayılı Kanunun ek 8 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Sırf askerî suçlar ile hapis cezasının üst sınırı üç ayı
geçen askerî suçlar hakkında, önödeme hükümleri
uygulanmaz.”
MADDE 3 –
9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun
363 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “bin lirayı” ibaresi “yedi
bin Türk lirasını” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 4 –
2004 sayılı Kanunun 364 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “onbin lirayı” ibaresi “kırk bin Türk lirasını” şeklinde
değiştirilmiştir.
MADDE 5 –
30/1/1950 tarihli ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri
Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “bin lirayı”
ibaresi “üç bin Türk lirasını” şeklinde, üçüncü fıkrasında yer alan “beşbin lirayı” ibaresi “kırk bin Türk lirasını”
şeklinde ve beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Birinci ve üçüncü fıkralardaki parasal sınırlar her takvim
yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal
sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı
Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye
Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında
artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk
lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz. Parasal sınırların uygulanmasında
hükmün verildiği tarihteki miktar esas alınır.”
MADDE 6 –
4/1/1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı
Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 92 nci maddesine
aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Suçun 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı
Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı
ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı
Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan olması durumunda,
dördüncü fıkra hükümleri uygulanmaz ve yakalanan kişi Cumhuriyet savcısının
talimatı ile adli kolluk görevlilerine teslim edilir.”
MADDE 7 –
211 sayılı Kanunun 93 üncü maddesinin ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle
eklenmiştir.
“Suçun Türk Ceza
Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci
Bölümünde tanımlanan suçlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren
suçlardan olması durumunda, kişi Cumhuriyet savcısının talimatı ile adli
kolluk görevlilerine teslim edilir.”
MADDE 8 –
25/10/1963 tarihli ve 353 sayılı Askeri Mahkemeler
Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanununun 80 inci maddesinin birinci fıkrasına
aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Suçun Türk Ceza
Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci
Bölümünde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli
ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan olması durumunda,
yakalanan kişi Cumhuriyet savcısının talimatı ile adli kolluk görevlilerine
teslim edilir.”
MADDE 9 –
29/3/1984 tarihli ve 2992 sayılı Adalet
Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin
Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasına
(h) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (ı) bendi ve maddeye aşağıdaki
fıkra eklenmiştir.
“ı) Ceza muhakemesinde alternatif uyuşmazlık çözüm usullerinin
geliştirilmesi ve etkin uygulanması amacıyla çalışmalar yapmak,”
“Birinci fıkranın (ı) bendindeki görevleri yerine getirmek
amacıyla Genel Müdürlük bünyesinde Alternatif Çözümler Daire Başkanlığı
kurulur. Bu Başkanlık;
a) Önödeme, uzlaştırma ve kamu
davasının açılmasının ertelenmesi gibi alternatif usullerin etkin şekilde
uygulanmasını sağlamak,
b) Görev alanıyla ilgili olarak uygulamayı takip etmek ve
ortaya çıkan sorunların nedenlerini araştırarak çözüm önerilerini Bakanlığa
sunmak,
c) Uzlaştırmacı temel eğitimine ilişkin usul ve esaslar ile
eğitim verecek kurum ve kuruluşların niteliklerini belirlemek ve bunlara
izin verilmesini Bakanlığın onayına sunmak, bu kurum ve kuruluşları
listelemek ve elektronik ortamda yayımlamak,
d) Uzlaştırmacı eğitimi sonunda yapılacak sınavın usul ve
esaslarını belirlemek ve sınavları yapmak,
e) Uzlaştırmacı siciline kabule ilişkin usul ve esasları
belirlemek, uzlaştırmacıların sicile kabulüne ve sicilden çıkarılmasına
karar vermek, sicile kayıtlı uzlaştırmacıları, görev yapmak istedikleri
Cumhuriyet başsavcılıklarına göre listelemek,
f) Uzlaştırmacılara verilecek dosyaların tevzi esasları ile
aylık olarak verilebilecek azami dosya sayısını belirlemek,
g) Uzlaştırmacıların denetimine ve performansına ilişkin usul
ve esasları belirlemek,
h) Alternatif usuller konusunda kamuoyunu bilgilendirici
çalışmalar yapmak,
ı) Ulusal veya uluslararası düzeyde bilimsel toplantılar
düzenlemek, bu nitelikteki çalışmaları teşvik etmek ve desteklemek,
i) Görev alanına giren istatistiklerin derlenmesi ve yayımı
konusunda Bakanlığın ilgili birimleriyle iş birliği hâlinde çalışmak,
j) Görev alanıyla ilgili kamu ya da özel kurum veya
kuruluşlarla iş birliği yapmak,
k) Uzlaştırmacı Asgari Ücret Tarifesini hazırlamak,
görevlerini yerine getirir.”
MADDE 10 – 2992 sayılı Kanunun 34/A maddesinin
birinci fıkrasında yer alan “hizmet içi eğitim programları,” ibaresi
“hizmet içi eğitim programları ile eğitim ve öğretim hizmetlerinden
faydalanılması uygun görülen diğer kişilere yönelik eğitim programları,”
şeklinde değiştirilmiş, altıncı fıkrasında yer alan “Eğitim merkezlerinde”
ibaresi fıkra metninden çıkarılmış ve “uzman psikolog” ibaresi “psikolog”
şeklinde değiştirilmiş, sekizinci fıkrasında yer alan “Eğitim merkezlerinde
adaylık,” ibaresi “Adaylık,” şeklinde ve dokuzuncu fıkrası aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Yürütülecek eğitim ve öğretim
faaliyetlerine ilişkin temel ilkeleri belirlemek amacıyla Adalet Bakanının
başkanlığında, Adalet Bakanlığı Müsteşarı, Teftiş Kurulu Başkanı, Personel
Genel Müdürü, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü,
Eğitim Dairesi Başkanı, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Yargıtay
üyeleri arasından seçeceği bir üye, Danıştay Başkanlık Kurulunun Danıştay
üyeleri arasından seçeceği bir üye, Türkiye Adalet Akademisi Eğitim Merkezi
Başkanı, Yükseköğretim Kurulunun Türkiye’deki üniversitelerin eğitim
bilimleri alanında görev yapan öğretim üyeleri arasından seçeceği bir üye,
Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunun en az on beş yıl fiilen mesleği
icra etmiş avukatlar arasından seçeceği bir üyeden oluşan Eğitim Kurulu
kurulur. Seçimle
gelen üyelerin görev süresi dört yıl olup süresi dolan üyeler tekrar
seçilebilir. Seçimle gelen üyelerin herhangi bir sebeple üyelikten
ayrılması hâlinde yeni seçilecek üye, yerine seçildiği üyenin kalan
süresini tamamlar. Kurul yılda en az bir kez toplanır. Başkan gerekli
gördüğü takdirde Kurulu toplantıya çağırabilir. Kurulun sekretarya
hizmetleri Eğitim Dairesi Başkanlığınca yürütülür. Adalet Bakanının
bulunmadığı durumlarda Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kurula başkanlık eder. 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu
hükümleri saklı kalmak kaydıyla Eğitim Kurulu üyelerine her toplantı için
(1000) gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı
sonucu bulunacak miktarda huzur ücreti ve huzur hakkı ödenir. Kurul
toplantılarına alanlarında uzman kişi veya kişiler davet edilebilir.”
MADDE 11 –
26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza
Kanununun 54 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı
ayni hakkın bulunması hâlinde müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla
verilir.”
MADDE 12 –
5237 sayılı Kanunun 75 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “üç”
ibaresi “altı” şeklinde, “yirmi” ibaresi “otuz” şeklinde değiştirilmiş ve
fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiş, dördüncü fıkrasında yer alan “üç” ibaresi
“altı” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Taksirli suçlar hariç
olmak üzere, önödemeye bağlı olarak kovuşturmaya
yer olmadığına veya kamu davasının düşmesine karar verildiği tarihten
itibaren beş yıl içinde önödemeye tabi bir suçu
işleyen faile bu fıkra uyarınca teklif edilecek önödeme
miktarı yarı oranında artırılır.”
“(6) Bu madde hükümleri;
a) Bu Kanunda yer alan;
1. Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi
(98 inci maddenin birinci fıkrası),
2. Genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulması (madde 171),
3. Çevrenin taksirle kirletilmesi (182 nci
maddenin birinci fıkrası),
4. Özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma (264 üncü
maddenin birinci fıkrası),
5. Suçu bildirmeme (278 inci maddenin birinci ve ikinci
fıkraları),
suçları,
b) 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman
Kanununun 108 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan suç,
bakımından da uygulanır. Bu fıkra kapsamındaki
suçların beş yıl içinde tekrar işlenmesi hâlinde fail hakkında aynı suçtan
dolayı önödeme hükümleri uygulanmaz.
(7) Ödemede bulunulması üzerine verilen kovuşturmaya yer
olmadığına dair kararlar ile düşme kararları, bunlara mahsus bir sisteme
kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak bir soruşturma veya kovuşturmayla bağlantılı
olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenmesi hâlinde,
bu maddede belirtilen amaç için kullanılabilir.”
MADDE 13 –
5237 sayılı Kanunun 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci ve
ikinci cümleleri aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş, fıkraya ikinci
cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiş ve maddenin ikinci
fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş
yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık
düzeyinde kalması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına
hükmolunur.”
“Mağdurun on iki yaşını
tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan,
sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz.”
“(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim
sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı
olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını
tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.”
MADDE 14 –
5237 sayılı Kanunun 158 inci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent
eklenmiş, fıkrada yer alan “iki yıldan yedi yıla” ibaresi “üç yıldan on
yıla” şeklinde, “(j) ve (k)” ibaresi “(j), (k) ve (l)” şeklinde ve “üç
yıldan” ibaresi “dört yıldan” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki
fıkra eklenmiştir.
“l) Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya
da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve
kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle,”
“(3) Bu madde ile 157 nci maddede
yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde
verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün
faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.”
MADDE 15 – 5237 sayılı Kanunun 174 üncü
maddesinin birinci fıkrasında yer alan “üç yıldan” ibaresi “dört yıldan”
şeklinde, “maddelerin imalinde, işlenmesinde veya kullanılmasında gerekli
olan malzeme ve teçhizatı ihraç eden” ibaresi “maddeleri imal etmek,
işlemek veya kullanmak amacıyla, gerekli olan malzeme ve teçhizatı ithal
eden, ihraç eden, satışa arz eden, başkalarına veren, nakleden, depolayan,
satın alan, kabul eden veya bulunduran” şeklinde, ikinci fıkrasında yer
alan “yarı oranında” ibaresi “bir kat” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 16 –
5237 sayılı Kanunun 179 uncu maddesinin ikinci fıkrasına “idare eden kişi,”
ibaresinden sonra gelmek üzere “üç aydan” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 17 –
5237 sayılı Kanunun 192 nci maddesinin dördüncü
fıkrasına “makamlara” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya sağlık
kuruluşlarına” ibaresi ve fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Bu durumda kamu
görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının 279 uncu ve 280 inci maddeler
uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz.”
MADDE 18 –
5237 sayılı Kanunun 227 nci maddesinin mülga
üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“(3) Fuhşu kolaylaştırmak veya fuhşa aracılık etmek amacıyla
hazırlanmış görüntü, yazı ve sözleri içeren ürünleri veren, dağıtan veya
yayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz günden iki bin güne
kadar adli para cezası ile cezalandırılır.”
MADDE 19 –
5237 sayılı Kanunun 228 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “bir
yıla kadar hapis ve” ibaresi “bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz
günden aşağı olmamak üzere” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 20 –
5237 sayılı Kanunun 297 nci maddesinin Anayasa
Mahkemesi tarafından iptal edilen ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden
düzenlenmiştir.
“(2) Birinci fıkra kapsamı dışında kalan;
a) Firarı kolaylaştırıcı her türlü alet ve malzemeyi,
b) Her türlü saldırı ve savunma araçları ile yangın çıkarmaya
yarayan malzemeyi,
c) Alkol içeren her türlü içeceği,
d) Kumar oynanmasına olanak sağlayan eşya ve malzemeyi,
e) 188 inci maddede tanımlanan suçlar saklı kalmak üzere,
yeşil reçeteye tabi ilaçları,
f) Kurum idaresince incelenmek üzere alınanlar hariç,
mahkemelerce yasaklanmış veya suç örgütlerini temsil eden yayın, afiş,
pankart, resim, sembol, işaret, doküman ve benzeri malzemeler ile örgütsel
haberleşme araçlarını,
g) Yetkili makamlarca izin verilenler hariç, ses ve görüntü
almaya yarayan araçları,
ceza infaz kurumuna veya tutukevine sokan,
buralarda bulunduran veya kullanan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis
cezası ile cezalandırılır.”
MADDE 21 –
4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi
Kanununun 19 uncu maddesinin başlığı “Davanın nakli ve duruşmanın başka
yerde yapılması” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra
eklenmiştir.
“(3) Mahkeme, fiili sebepler veya güvenlik gerekçesiyle
duruşmanın il sınırları içinde başka bir yerde yapılmasına karar verebilir.
Bu karara karşı itiraz yolu açıktır.”
MADDE 22 –
5271 sayılı Kanunun 100 üncü maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “veya”
ibaresi “suçlarda veya vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenenler hariç
olmak üzere” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 23 –
5271 sayılı Kanunun 105 inci maddesinin birinci fıkrasına birinci
cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“103 üncü maddenin
birinci fıkrasının birinci cümlesi uyarınca yapılan istemler hariç olmak
üzere örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar bakımından bu süre yedi
gün olarak uygulanır.”
MADDE 24 –
5271 sayılı Kanunun 112 nci maddesine aşağıdaki
fıkra eklenmiştir.
“(2) Birinci fıkra hükmü, azami tutukluluk süresinin dolması
nedeniyle verilen adli kontrol tedbirinin ihlali hâlinde de uygulanabilir.
Ancak, bu durumda tutuklama süresi ağır ceza mahkemesinin görevine giren
işlerde dokuz aydan, diğer işlerde iki aydan fazla olamaz.”
MADDE 25 – 5271 sayılı Kanunun 128 inci
maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (2) numaralı alt bendine “(madde
79, 80)” ibaresinden sonra gelmek üzere “ile organ veya doku ticareti
(madde 91)” ibaresi eklenmiş, aynı bendin mülga (10) numaralı alt bendi
aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş, aynı bende (12) numaralı alt
bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki alt bent eklenmiş, diğer alt bentler
buna göre teselsül ettirilmiş ve maddenin dokuzuncu fıkrası aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“10. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (madde 220, fıkra üç),”
“13. Tefecilik (madde 241),”
“(9) Bu madde hükümlerine göre elkoymaya
ve onuncu fıkra uyarınca kayyım atanmasına ancak hâkim karar verebilir.”
MADDE 26 – 5271 sayılı Kanunun 135 inci
maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ağır ceza mahkemesi” ibaresi
“hâkim” şeklinde, “mahkemenin” ibaresi “hâkimin” şeklinde, “mahkeme”
ibareleri “hâkim” şeklinde değiştirilmiş ve aynı fıkranın son iki cümlesi
yürürlükten kaldırılmış; dördüncü fıkrasında yer alan “mahkeme” ibaresi “hâkim”
şeklinde değiştirilmiş; altıncı fıkrasına “hâkim” ibaresinden sonra gelmek
üzere “veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı”
ibaresi ve aynı fıkraya aşağıdaki cümleler eklenmiş; sekizinci fıkrasının
(a) bendinin (1) numaralı alt bendine “(madde 79, 80)” ibaresinden sonra
gelmek üzere “ile organ veya doku ticareti (madde 91)” ibaresi eklenmiş,
aynı bendin (6) numaralı alt bendine “(madde 148, 149)” ibaresinden sonra
gelmek üzere “ile nitelikli dolandırıcılık (madde 158)” ibaresi eklenmiş,
aynı bendin mülga (9) numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde yeniden
düzenlenmiş, aynı bende (11) numaralı alt bendinden sonra gelmek üzere
aşağıdaki alt bent eklenmiş ve diğer alt bentler buna göre teselsül
ettirilmiştir.
“Cumhuriyet savcısı
kararını yirmi dört saat içinde hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en
geç yirmi dört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hâkim tarafından
aksine karar verilmesi hâlinde kayıtlar derhâl imha edilir.”
“9. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (madde 220, fıkra üç),”
“12. Tefecilik (madde 241),”
MADDE 27 – 5271 sayılı Kanunun 139 uncu
maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ağır ceza mahkemesince oy
birliğiyle” ibaresi “hâkim tarafından” şeklinde değiştirilmiş, aynı
fıkranın son cümlesi yürürlükten kaldırılmış ve yedinci fıkrasının (a)
bendinin (1) numaralı alt bendinde yer alan “Uyuşturucu” ibaresi “Örgüt
faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediğine bakılmaksızın uyuşturucu”
şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 28 – 5271 sayılı Kanunun 140 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (1)
numaralı alt bendine “(madde 79, 80)” ibaresinden sonra gelmek üzere “ile
organ veya doku ticareti (madde 91)” ibaresi, (3) numaralı alt bendine
“(madde 148, 149)” ibaresinden sonra gelmek üzere “ile nitelikli
dolandırıcılık (madde 158)” ibaresi eklenmiş, aynı bendin mülga (6)
numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş, aynı bende (8)
numaralı alt bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki alt bent eklenmiş ve
diğer alt bentler buna göre teselsül ettirilmiş, ikinci fıkrası aşağıdaki
şekilde değiştirilmiş ve üçüncü fıkrasında yer alan “mahkeme” ibaresi
“hâkim” şeklinde değiştirilmiştir.
“6. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (madde 220, fıkra üç),”
“9. Tefecilik (madde 241),”
“(2) Teknik araçlarla izlemeye hâkim, gecikmesinde sakınca
bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı tarafından karar verilir. Cumhuriyet
savcısı tarafından verilen kararlar yirmi dört saat içinde hâkim onayına
sunulur. Hâkim kararını en geç yirmi dört saat içinde verir. Sürenin
dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi hâlinde kayıtlar
derhâl imha edilir.”
MADDE 29 –
5271 sayılı Kanunun 191 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendi
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“b) İddianame veya iddianame yerine geçen belgede yer alan
suçlamanın dayanağını oluşturan eylemler ve deliller ile suçlamanın hukuki
nitelendirmesi anlatılır,”
MADDE 30 –
5271 sayılı Kanunun 202 nci maddesinin dördüncü
fıkrasının (a) bendinde yer alan “okunması” ibaresi “anlatılması” şeklinde
değiştirilmiştir.
MADDE 31 –
5271 sayılı Kanunun 232 nci maddesinin üçüncü
fıkrasına “Hükmün gerekçesi” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve varsa karşı
oy gerekçesi” ibaresi eklenmiş ve beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“(5) Hüküm sonucu tefhim edildikten sonra gerekçeli karar
imzalanmadan hâkim ölür veya herhangi bir sebeple kararı imzalayamayacak
hâle düşerse, yeni hâkim, tefhim edilen hükme uygun olarak gerekçeli kararı
bizzat yazarak imzalar. Toplu mahkemelerde böyle bir durumun gerçekleşmesi
hâlinde, hüküm diğer hâkimler tarafından imzalanır ve başkan veya en
kıdemli hâkim tarafından, hükmün altına diğer hâkimin imza edememesinin
sebebi yazılarak imza olunur.”
MADDE 32 – 5271 sayılı Kanunun 247 nci maddesinin birinci fıkrasına “Hakkındaki”
ibaresinden sonra gelmek üzere “soruşturmanın veya” ibaresi, “bu nedenle”
ibaresinden sonra gelmek üzere “Cumhuriyet savcısı veya” ibaresi, ikinci
fıkrasına “dolayı” ibaresinden sonra gelmek üzere “soruşturma veya”
ibaresi, “olan” ibaresinden sonra gelmek üzere “şüpheli veya” ibaresi,
“yetkili” ve “ise,” ibarelerinden sonra gelmek üzere “Cumhuriyet savcısı
veya” ibaresi ve aynı fıkranın (a) bendine “gazete ile” ibaresinden sonra
gelmek üzere “şüpheli veya” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 33 – 5271 sayılı Kanunun 248 inci
maddesinin birinci fıkrasına “sanığın” ibaresinden sonra gelmek üzere
“Cumhuriyet savcısına başvurmasını veya” ibaresi ve “orantılı olarak”
ibaresinden sonra gelmek üzere “Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh
ceza hâkimi veya” ibaresi eklenmiş; ikinci fıkrasının (a) bendine (16)
numaralı alt bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki alt bent eklenmiş, diğer
alt bentler buna göre teselsül ettirilmiş; üçüncü fıkrasına “ilânına”
ibaresinden sonra gelmek üzere “sulh ceza hâkimince veya” ibaresi eklenmiş
ve altıncı fıkrasında yer alan “Mahkeme” ibaresi “Sulh ceza hâkimi veya
mahkeme” şeklinde değiştirilmiştir.
“17. Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar
(madde 309, 310, 311, 312, 313),”
MADDE 34 – 5271 sayılı Kanunun 253 üncü
maddesinin başlığı “Uzlaştırma” şeklinde değiştirilmiş; maddenin birinci
fıkrasının (b) bendine mevcut (2) ve (3) numaralı alt bentlerinden sonra
gelmek üzere sırasıyla aşağıdaki alt bentler eklenmiş ve diğer alt bentler
buna göre teselsül ettirilmiş ve aynı fıkraya aşağıdaki bent eklenmiş;
üçüncü fıkrasında yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar
ile” ibaresi madde metninden çıkarılmış; dördüncü fıkrasında yer alan
“hâlinde, Cumhuriyet savcısı veya talimatı üzerine adlî kolluk görevlisi”
ibaresi “ve kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunması hâlinde,
dosya uzlaştırma bürosuna gönderilir. Büro tarafından görevlendirilen
uzlaştırmacı” şeklinde ve “Cumhuriyet savcısı” ibaresi “Uzlaştırmacı,”
şeklinde değiştirilmiş; dokuzuncu fıkrası yürürlükten kaldırılmış; onbirinci ve onikinci
fıkralarında yer alan “Cumhuriyet savcısı” ibaresi “Uzlaştırma bürosu” şeklinde
değiştirilmiş; onbeşinci ve yirmibirinci
fıkralarında yer alan “Cumhuriyet savcısına” ibareleri “uzlaştırma
bürosuna” şeklinde değiştirilmiş ve onbeşinci
fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiş; yirmiikinci
fıkrasının birinci cümlesi ile yirmidördüncü
fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra
eklenmiştir.
“3. Tehdit (madde 106, birinci fıkra),”
“5. Hırsızlık (madde 141),
6. Dolandırıcılık (madde 157),”
“c) Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk
tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca,
üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren
suçlar.”
“Uzlaştırma bürosu
soruşturma dosyasını, raporu ve varsa yazılı anlaşmayı Cumhuriyet savcısına
gönderir.”
“Uzlaştırmacıya Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen
tarifeye göre ücret ödenir.”
“(24) Her Cumhuriyet başsavcılığı bünyesinde uzlaştırma bürosu
kurulur ve yeteri kadar Cumhuriyet savcısı ile personel görevlendirilir.
Uzlaştırmacılar, avukatların veya hukuk öğrenimi görmüş kişilerin yer
aldığı, Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen uzlaştırmacı listelerinden
görevlendirilir. Uzlaştırmacı, hazırladığı raporu, tutanakları ve varsa
yazılı anlaşmayı büroya gönderir. Uzlaştırma süreci sonunda soruşturma
dosyaları, uzlaştırma bürosunda görevli Cumhuriyet savcıları tarafından
sonuçlandırılır.”
“(25) Uzlaştırmacıların nitelikleri,
eğitimi, sınavı, görev ve sorumlulukları, denetimi, eğitim verecek kişi, kurum
ve kuruluşların nitelikleri ve denetimleri ile uzlaştırmacı sicili,
uzlaştırmacılar ve eğitim kurumlarının listelerinin düzenlenmesi,
Cumhuriyet başsavcılığı bünyesinde kurulan uzlaştırma bürolarının çalışma
usul ve esasları, uzlaştırma teklifi ile müzakere usulü, uzlaştırma
anlaşması ve raporda yer alacak konular ile uygulamaya dair diğer hususlara
ilişkin usul ve esaslar, Adalet Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle
düzenlenir.”
MADDE 35 –
5271 sayılı Kanunun 254 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan
“uzlaştırma işlemleri” ibaresi “kovuşturma dosyası, uzlaştırma
işlemlerinin” şeklinde ve “göre, mahkeme tarafından yapılır.” ibaresi “göre
yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklinde
değiştirilmiştir.
MADDE 36 –
5271 sayılı Kanunun 307 nci maddesinin üçüncü
fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkraya
aşağıdaki cümleler eklenmiştir.
“Direnme kararları,
kararına direnilen daireye gönderilir. Daire,
mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse
kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir.
Direnme üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunca verilen kararlara karşı direnilemez.”
MADDE 37 –
13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 33 üncü maddesine aşağıdaki fıkra
eklenmiştir.
“(3) Yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları ile diğer
kapalı ceza infaz kurumlarının yüksek güvenlikli bölümlerinde kalan tutuklu
ve hükümlülerle ilgili olarak ceza infaz kurumlarında düzenlenen
tutanaklara, ilgili görevlinin açık kimliği yerine sadece sicil numarası
yazılır. Bu kapsamdaki kurum görevlilerinin ifadesine başvurulması hâlinde
çıkarılan davetiye veya çağrı kâğıdı görevlinin iş yeri adresine tebliğ
edilir. Bu kişilere ait ifade ve duruşma tutanaklarında adres olarak sadece
iş yeri adresi gösterilir.”
MADDE 38 –
23/3/2005 tarihli ve 5320 sayılı Ceza Muhakemesi
Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici madde
eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 10- (1) Bölge adliye mahkemelerinin göreve
başlama tarihinden önce verilen kararlarla ilgili Yargıtay ceza daireleri
tarafından verilen bozma kararları üzerine mahkemelerce verilen direnme
kararları, kararına direnilen daireye gönderilir.
(2) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Yargıtay
Ceza Genel Kurulunda bulunan dosyalar, kararına direnilen
daireye gönderilir.
(3) Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler
ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel
Kuruluna gönderir.”
MADDE 39-
25/5/2005 tarihli ve 5352 sayılı Adlî Sicil
Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
“k) Akıl hastalığı nedeniyle hükmedilen güvenlik tedbirlerine
ilişkin kararlar,”
MADDE 40-
5352 sayılı Kanunun 12 nci maddesine aşağıdaki
fıkra eklenmiştir.
“(4) Akıl hastalığı nedeniyle hükmedilen güvenlik tedbirlerine
ilişkin kayıtlar, infazının tamamlanmasıyla tamamen silinir.”
MADDE 41-
12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk
Muhakemeleri Kanununun 341 inci maddesinin ikinci, üçüncü ve dördüncü
fıkralarında yer alan “binbeşyüz” ibareleri “üç
bin” şeklinde değiştirilmiş ve ikinci fıkrasına aşağıdaki cümle
eklenmiştir.
“Ancak manevi tazminat
davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın
istinaf yoluna başvurulabilir.”
MADDE 42-
6100 sayılı Kanunun 362 nci maddesinin birinci
fıkrasının (a) bendi ile ikinci fıkrasında yer alan “yirmibeşbin”
ibareleri “kırk bin” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 43-
6100 sayılı Kanunun 373 üncü maddesinin beşinci fıkrasında yer alan
“Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılır.” ibaresi “kararına direnilen dairece yapılır. Direnme kararı öncelikle
incelenir. Daire, direnme kararını yerinde görürse kararını düzeltir;
görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderir.” şeklinde
değiştirilmiştir.
MADDE 44-
6100 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
“Parasal sınırların artırılması
EK MADDE 1- (1) 200 üncü, 201 inci, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırlar her
takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal
sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213
sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca
Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme
oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların
on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.
(2) 200 üncü ve 201 inci maddelerdeki parasal sınırların
uygulanmasında hukuki işlemin yapıldığı, 341 inci, 362 nci
ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği
tarihteki miktar esas alınır.”
MADDE 45-
6100 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 4- (1) Bölge adliye mahkemelerinin göreve
başlama tarihinden önce verilen kararlarla ilgili Yargıtay hukuk daireleri
tarafından verilen bozma kararları üzerine mahkemelerce verilen direnme
kararları, kararına direnilen daireye gönderilir.
(2) Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarih
itibarıyla Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda bulunan dosyalar, kararına direnilen daireye gönderilir.
(3) Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarih
itibarıyla Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda bulunan ve 30/1/1950
tarihli ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun geçici 2 nci maddesi uyarınca ilgili daire tarafından incelenen
dosyalar, kararına direnilen daireye yeniden
gönderilmez.
(4) Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler
ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Hukuk Genel
Kuruluna gönderir.”
MADDE 46-
Ekli (1) ve (2) sayılı listelerde yer alan kadrolar ihdas edilerek 13/12/1983 tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü
Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (I) ve (II) sayılı cetvelinin
Adalet Bakanlığına ait bölümüne eklenmiştir.
GEÇİCİ MADDE 1- (1) Ceza Muhakemesi Kanununun 253 üncü maddesine ilişkin
yönetmelik bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç altı ay
içinde çıkarılır ve yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden itibaren en geç altı
ay içinde uzlaştırmacı listeleri oluşturulur. Adalet Bakanlığı tarafından
bu listelere uygun uzlaştırmacı görevlendirmesi amacıyla bir ilan yapılır.
İlan yapılıncaya kadar, Ceza Muhakemesi Kanununun 253 üncü maddesinde bu
Kanunla yapılan değişiklik öncesinde öngörülen usule göre belirlenen
uzlaştırmacılardan görevlendirme yapılmasına devam olunur ve bu
uzlaştırmacılar görevlerini tamamlar.
MADDE 47-
Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 48-
Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
01/12/2016
(1) SAYILI
LİSTE
KURUMU : ADALET
BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN
KADROLARIN
(MESLEK
MENSUPLARI)
UNVANI
|
DERECESİ
|
ADEDİ
|
TOPLAMI
|
Daire Başkanı
|
1
|
1
|
1
|
Tetkik Hâkimi
|
1
|
3
|
3
|
Tetkik Hâkimi
|
2
|
3
|
3
|
Tetkik Hâkimi
|
3
|
4
|
4
|
TOPLAM
|
|
11
|
11
|
(2) SAYILI LİSTE
KURUMU : ADALET
BAKANLIĞI
TEŞKİLATI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN
KADROLARIN
SINIFI
|
UNVANI
|
DERECESİ
|
ADEDİ
|
TOPLAMI
|
GİH
|
Şube Müdürü
|
1
|
3
|
3
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
5
|
3
|
3
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
6
|
3
|
3
|
GİH
|
Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni
|
7
|
4
|
4
|
|
TOPLAM
|
|
13
|
13
|