Çevre
ve Şehircilik Bakanlığından:
AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ
HAKKINDA
KANUNUN UYGULAMA YÖNETMELİĞİNDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK
MADDE 1 – 15/12/2012
tarihli ve 28498 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Afet Riski Altındaki
Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 2 – (1) Bu
Yönetmelik, 6306 sayılı Kanuna dayanılarak hazırlanmıştır.”
MADDE 2 – Aynı
Yönetmeliğin 4 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(4) Rezerv yapı alanlarda, Kanunun amacı çerçevesinde
fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama
çevrelerini teşkil etmek ve Kanunda öngörülen amaçlar çerçevesinde
kullanılmak üzere;
a) Riskli alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli
yapılarda ikamet edenlerin nakledileceği rezerv konut ve işyerleri,
b) Riskli alanlarda ve bu alanlar dışındaki riskli
yapılarda ikamet etmeyen kişilere satışı yapılabilecek her türlü yapı ile
gelir ve hasılât getirecek her türlü uygulama,
yapılabilir ve bu
alanlar yeni yerleşim alanı olarak kullanılabilir.”
MADDE 3 – Aynı
Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin birinci, ikinci,
üçüncü ve beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(1) Riskli yapılar;
a) Bakanlıkça,
b) İdarece,
c) Bakanlıkça lisanslandırılan,
1) Kamu kurum ve kuruluşları,
2) Üniversiteler,
3) Sermayesinin en az yüzde kırkı kamu kurum ve
kuruluşlarına ait olan şirketler,
4) Depremden korunma, deprem zararlarının azaltılması ve
deprem mühendisliğinin gelişmesine katkıda bulunmak gibi konularda faaliyet
gösteren sivil toplum kuruluşları,
5) 29/6/2001 tarihli ve 4708
sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanuna göre Bakanlıktan izin belgesi almış
yapı denetimi kuruluşları ile laboratuvar
kuruluşları,
6) 27/1/1954 tarihli ve 6235
sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu uyarınca, inşaat,
jeoloji ve jeofizik mühendisleri odalarına büro tescilini yaptırmış kurum
ve kuruluşlar,
tarafından tespit edilir.
Lisanslı kurum ve kuruluşlar herhangi bir alan ile sınırlı olmaksızın Ülke
genelinde riskli yapı tespiti yapabilir.
(2) Riskli yapı tespit raporunun hazırlanmasında görev
alacak mühendislerin, ilgili meslek odalarına üyeliklerinin devam ediyor
olması, mesleklerinde fiilen en az beş yıl çalışmış olmaları, Bakanlıkça
açılan eğitim programlarına katılarak en az bir katılım belgesi almış
olmaları ve bu hususları belgelendirmeleri gerekir. Lisans başvurusunda bu
belgelerden başka herhangi bir belge istenmez.”
(3) Lisans başvurusunda Bakanlığa sunulan belgelerin
gerçeğe aykırı olduğunun tespit edilmesi, riskli yapı tespitinin gerçeğe
aykırı olarak yapıldığının anlaşılması, beşinci fıkra hükmüne ve 7 nci maddenin dördüncü fıkrası hükmüne aykırı
davranılması hallerinde; tespite konu lisanslı kurum ve kuruluşların
lisansı Bakanlıkça iptal edilir.”
“(5) Lisanslı kurum ve kuruluşlarda riskli yapı
tespitinde görev alacak mühendislerin, Bakanlıkça açılacak eğitim
programlarına katılmaları ve katılım belgesi almaları zorunludur.
Bakanlıkça açılan eğitim programlarına katılıp en az bir katılım belgesi
almayan mühendisler riskli yapı tespitinde görev alamaz.”
MADDE 4 – Aynı
Yönetmeliğin 7 nci maddesinin birinci, üçüncü,
dördüncü ve beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(1) Riskli yapılar, Ek-2’de yer alan Riskli Yapıların
Tespit Edilmesine İlişkin Esaslara göre tespit edilir.”
“(3) İtiraz üzerine yeniden rapor tanzim edilmesi
gereken haller ve raporun gerçeğe aykırı düzenlendiğinin tespit edilmesi halleri
hariç olmak üzere, her yapı için sadece bir adet riskli yapı tespiti raporu
düzenlenebilir. Lisanslandırılmış kurum ve kuruluşlar riskli yapı tespit
talebi üzerine, o yapı hakkında daha önce riskli yapı tespit raporu
düzenlenip düzenlenmediğini elektronik yazılım sistemi üzerinden kontrol
eder. Riskli yapı tespit raporunda, tespite konu binanın Ulusal Adres Veri
Tabanında belirtilen adresinin ve bina kodunun yer alması zorunludur.
(4) Riskli yapı tespitine ilişkin raporların bir örneği,
tespit tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde, tespiti yapan İdarece
veya lisanslandırılmış kurum veya kuruluşça, tespite konu yapının bulunduğu
ildeki Müdürlüğe gönderilir. Müdürlükçe, raporların birinci fıkrada
belirtilen esaslara uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği incelenir ve
herhangi bir eksiklik veya yanlışlık tespit edilmesi halinde bu raporlar
gerekli düzeltmeler yapılmak üzere raporu düzenleyen kurum veya kuruluşa
iade edilir. Yapılan incelemede raporlarda herhangi bir eksiklik ve
yanlışlığın bulunmadığının tespit edilmesi halinde, riskli yapılar,
Müdürlükçe en geç on iş günü içinde, tapu kütüğünün beyanlar hanesinde
belirtilmek üzere, ilgili tapu müdürlüğüne bildirir. Müdürlükçe veya riskli
yapı tespitine karşı yapılan itirazı inceleyen teknik heyetçe, riskli yapı
tespit raporunda tespit edilen eksiklik veya yanlışlıkların, raporu
düzenleyen kurum veya kuruluşa bildirildiği tarihten itibaren otuz gün
içinde düzeltilmesi ve raporun Müdürlüğe sunulması zorunludur.
(5) İlgili tapu müdürlüğünce, tapu kütüğüne işlenen
belirtmeler, riskli yapı tespitine karşı tebligat tarihinden itibaren onbeş gün içinde riskli yapının bulunduğu yerdeki
Müdürlüğe itiraz edilebileceği, aksi takdirde İdarece altmış günden az
olmamak üzere verilecek süre içinde riskli yapının yıktırılması gerektiği
de belirtilmek suretiyle, aynî ve şahsî hak sahiplerinin Ulusal Adres Veri
Tabanında belirtilen adreslerine, 11/2/1959
tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanununa göre tebliğ edilir ve yapılan bu
tebligat yazılı olarak veya elektronik ortamda Müdürlüğe bildirilir.”
MADDE 5 – Aynı
Yönetmeliğin 8 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 8 – (1) Riskli
yapı tespitine karşı yapılan itirazın reddedilmesi veya riskli yapı
tespitine itiraz edilmemesi suretiyle, riskli yapı tespitinin kesinleşmesi
halinde Müdürlük, gerekli tebligatların yapılmasını ve riskli yapının
yıktırılmasını İdareden ister.
(2) İdarece;
a) Altmış günden az olmamak üzere süre verilerek riskli
yapıların yıktırılması yapı maliklerinden istenilir.
b) Yıkım ruhsatı; yapı maliklerinden biri veya
birkaçının veya bunların vekillerinin müracaatı üzerine, yıkılacak yapının
tahliye edildiğine ve elektrik, su ve doğalgaz hizmetlerinin kapatıldığına
dair ilgili kurum ve kuruluşlardan alınmış belgelerin sunulmasına ve yıkım
sorumlusu olarak statik fenni mesulün belirlenmesine istinaden, maliklerin
muvafakati aranmaksızın altı iş günü içerisinde düzenlenir.
c) (a) bendinde verilen bu süre içerisinde riskli
yapıların yıktırılıp yıktırılmadığı mahallinde kontrol edilir ve riskli yapılar,
malikleri tarafından yıktırılmamış ise, yapının idarî makamlarca
yıktırılacağı belirtilerek otuz günden az olmak üzere ek süre verilerek
tebligatta bulunulur.
ç) (a) ve (c) bentlerinde belirtilen şekilde verilen
süreler içinde riskli yapıların maliklerince yıktırılmaması hâlinde, riskli
yapılara elektrik, su ve doğal gaz verilmemesi ve verilen hizmetlerin
durdurulması ilgili kurum ve kuruluşlardan istenilir ve maliklere verilen
süreler içinde riskli yapıların yıktırılmadığı mülki amire bildirilir.
(3) İkinci fıkra uyarınca maliklerce yıktırılmayan
riskli yapıların tahliyesi ve yıktırma işlemleri, yıktırma masrafı
öncelikle dönüşüm projeleri özel hesabından karşılanmak üzere, mahalli
idarelerin de iştiraki ile mülkî amirler tarafından yapılır veya yaptırılır.
(4) Riskli yapıların tespiti, tahliyesi ve yıktırma iş
ve işlemlerini engelleyenler hakkında İdarece veya Müdürlükçe tutanak
tutulur ve bunlar hakkında, 26/9/2004 tarihli ve
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun ilgili hükümleri uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığına
suç duyurusunda bulunulur. Riskli yapıların tespiti, bu yapıların tahliyesi
ve yıktırılması iş ve işlemlerine dair görevlerinin gereklerini yerine
getirmeyen kamu görevlileri hakkında ise, tabi oldukları ceza ve disiplin
hükümleri uygulanır.
(5) İdare tarafından yapılan yıktırmanın masrafları,
ilgili tapu müdürlüğüne bildirilir. Tapu müdürlüğü, yıkılan binanın
paydaşlarının müteselsil sorumlu olmalarını sağlamak üzere, tapu kaydındaki
arsa payları üzerine masraf tutarında müşterek ipotek belirtmesinde
bulunarak Bakanlığa ve yıkılan binanın aynî ve şahsî hak sahiplerine bilgi
verir.
(6) İdare, tahliye edilerek yıktırılan riskli yapılara
ve tahliye veya yıkım işlemleri gerçekleştirilemeyen riskli yapılara
ilişkin bilgi ve belgeleri, ikişer aylık periyotlar
hâlinde Müdürlüğe bildirir. Yukarıdaki fıkralara göre yıktırılamayan
yapılar Bakanlıkça veya Müdürlükçe yıkılır veya yıktırılır.”
MADDE 6 – Aynı
Yönetmeliğin 12 nci maddesinin birinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(1) İlgili kurum, uygulama alanındaki taşınmazların
sınırını, yüzölçümünü ve cinsini gösteren haritayı veya krokiyi yapar veya
yaptırır ve bu taşınmazların maliklerini ve bunların adreslerini tespit
eder veya ettirir.”
MADDE 7 – Aynı
Yönetmeliğin 13 üncü maddesinin sekizinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“(8) Kanunun 3 üncü maddesi
kapsamında Bakanlığa tahsis edilerek tasarrufuna bırakılan taşınmazlar, bu
taşınmazlardan, Bakanlığın talebi üzerine TOKİ’ye
veya İdareye devredilenler ve Kanun kapsamında değerlendirilmek üzere
Bakanlık ile bağlı veya ilgili kuruluşu arasında akdedilecek protokole konu
edilenler üzerinde, Kanun kapsamındaki uygulamalara bağlı olarak meydana
gelen yeni taşınmazların kendileri ile anlaşma sağlanan gerçek kişiler veya
mirasçıları ile tüzel kişiler adına tapuya tescil edilmesi, ilgili kurumun
isteği üzerine tapu müdürlüğünce gerçekleştirilir. Bu
taşınmazlar ile ilgili olarak tapuda işlem yapılmasını gerektiren diğer
hallerde de, ilgili kurumun isteği üzerine, tapu müdürlüğünce işlem tesis edilir.”
MADDE 8 – Aynı
Yönetmeliğin 14 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“(1) Uygulama alanındaki taşınmazların maliklerine konut
veya işyeri verilmesinden sonra, arta kalan konut veya işyerlerinin
bulunması halinde, belirtilen yapılarda kiracı veya sınırlı ayni hak sahibi
olarak, en az bir yıldır ikamet edenler veya işyeri işletenler ile Kanun
uyarınca taşınmazları kamulaştırılanlara bu konut veya işyerlerinden
verilmek üzere sözleşme yapılabilir.”
MADDE 9 – Aynı
Yönetmeliğin 15 inci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Riskli
yapıların bulunduğu parsellerde, riskli alanlarda ve rezerv yapı
alanlarında yapılacak uygulamalar
MADDE 15 – (1) Riskli
alanlarda, rezerv yapı alanlarında ve riskli yapılarda Kanun kapsamında
öncelikle maliklerce uygulama yapılması esastır. Kanun kapsamında yapılacak
bu uygulamalara ilişkin iş ve işlemlerde ilgili kurum maliklere yardımcı
olmakla yükümlüdür.
(2) Riskli yapılarda, Kanunun 6 ncı
maddesinin birinci fıkrası uyarınca, parsellerin tevhit edilmesine,
münferit veya birleştirilerek veya imar adası bazında uygulama yapılmasına,
yeniden bina yaptırılmasına, payların satışına, kat karşılığı veya hasılat paylaşımı ve diğer usuller ile yeniden
değerlendirilmesine bütün maliklerce oybirliği ile karar verilememiş ise,
riskli yapının değeri, Sermaye Piyasası Kuruluna kayıtlı olarak faaliyet
gösteren lisanslı değerleme kuruluşlarına tespit ettirilir ve maliklerden
birinin istemi üzerine, noter vasıtası ile yapılacak tebligat ile bütün
malikler toplantıya çağrılır. Toplantıda yürütülecek uygulamalar konusunda
riskli yapının değeri de gözetilerek bütün maliklerce oybirliği ile
anlaşmaya çalışılır. Oybirliği ile anlaşma sağlanamaması halinde yapılacak
uygulamaya sahip oldukları hisseleri oranında paydaşların en az üçte iki
çoğunluğu ile karar verilir. Bu karar tutanağa bağlanır ve karara katılan
maliklerce imzalanır. Bu karar, karara katılmayanlara ve
toplantıya iştirak etmeyenlere noter vasıtasıyla tebliğ edilir ve bu
tebliğde, onbeş gün içinde bu kararın kabul
edilmemesi halinde bağımsız bölümlerine ilişkin arsa paylarının, Bakanlıkça
tespit edilecek veya ettirilecek rayiç değerden az olmamak üzere anlaşma
sağlayan diğer paydaşlara açık artırma usulü ile satılacağı, paydaşlara satış
gerçekleştirilemediği takdirde, bu payların, rayiç bedeli Bakanlıkça ödenmek
kaydı ile tapuda Hazine adına resen tescil edileceği bildirilir.
(3) Anlaşmaya katılmayan maliklerin bağımsız bölümlerine
ilişkin arsa payları; 15/A maddesinde belirtilen usule göre, arsa payı
değeri üzerinden anlaşma sağlayan diğer paydaşlara açık artırma usulü ile
satılır. Paydaşlara satış gerçekleştirilemediği takdirde, bu paylar, rayiç
bedeli Bakanlıkça ödenmek kaydı ile tapuda Hazine adına resen tescil edilir
ve en az üçte iki çoğunluk ile alınan karar çerçevesinde değerlendirilmek
üzere Bakanlığa tahsis edilmiş sayılır veya Bakanlıkça uygun görülenler TOKİ’ye veya İdareye devredilir. Bu durumda,
paydaşların kararı ile yapılan anlaşmaya uyularak işlem yapılır.
(4) Malik ile yapılan anlaşmanın şartlarının tapu
kütüğünde belirtilmesi de dahil olmak üzere, tapu
tesciline ilişkin işlemler Müdürlük vasıtasıyla gerçekleştirilir.
(5) Kanunun 6 ncı maddesinin
birinci fıkrası uyarınca, üzerindeki riskli binanın yıkılmasından sonra
arsa haline gelen taşınmazın satışına karar verilmesi halinde, bu satışın
öncelikle Bakanlığa veya Bakanlığın uygun gördüğü bağlı veya ilgili
kuruluşuna veyahut da İdareye veya TOKİ’ye teklif
edilmesi gerekir.
(6) Bakanlıkça uygun görülmesi hâlinde, Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca, arsa payları
satın alınanlar ile 14 üncü madde hükümleri çerçevesinde konut veya işyeri
sözleşmesi yapılabilir.
(7) Bir parselde birden fazla yapı bulunması ve bu
yapıların tamamının riskli yapı olarak tespit edilmiş olması halinde, bu
yapılar birlikte değerlendirilerek, yürütülecek uygulamaya sahip oldukları
hisseleri oranında maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir.
(8) Bir parselde birden fazla yapı bulunması ve bu
yapılardan bazılarının riskli yapı olarak tespit edilmiş olması halinde;
a) İlgili tapu müdürlüğünce, parsel üzerinde bulunan
bütün yapıların değil, sadece riskli olarak tespit edilen yapıların tapu
kütüğüne riskli yapıdır belirtmesi işlenir. Riskli olarak tespit edilen bu
yapıların yeniden inşası için düzenlenecek yapı ruhsatı, diğer maliklerin
haklarının menfi olarak etkilenmemesi şartıyla, bütün maliklerin değil,
sadece riskli yapıların maliklerinin talep ve muvafakatine istinaden
düzenlenir.
b) Riskli olarak tespit edilen bu yapıların birlikte
değerlendirilebilmesi için, bu yapıların bulunduğu alanın risksiz olan
yapıların bulunduğu alandan ifrazı mümkün ise, ifraza, parsel üzerindeki
bütün maliklerin sahip oldukları hisseleri oranında en az üçte iki
çoğunluğu ile karar verilir.
(9) Üzerindeki yapıların tamamının riskli yapı olarak
tespit edilmiş olması şartı ile tevhidi mümkün olan birden fazla parselin tevhid edilmesine, üzerindeki riskli yapıların
yıktırılmasından sonra, her parselde ayrı ayrı
sahip oldukları hisseleri oranında maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile
karar verilir. Bu parsel veya parsellerin arasında veya bitişiğinde bulunan
yapılaşmamış boş parsellerin, riskli yapıların bulunduğu parsellerle tevhid edilmek suretiyle birlikte değerlendirilebilmesi
için, boş parsellerdeki bütün maliklerin oybirliği ile karar alması
gerekir. Tevhidden sonra yapılacak uygulamaya tevhid ile oluşan parselde sahip oldukları hisseleri
oranında maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir.
(10) Riskli alanlarda;
a) Malikler tarafından yürütülecek uygulamalarda
parsellerin tevhit edilmesine, münferit veya birleştirilerek veya imar
adası bazında uygulama yapılmasına, yeniden bina yaptırılmasına, payların
satışına, kat karşılığı veya hâsılat paylaşımı ve diğer usuller ile yeniden
değerlendirilmesine,
b) Üzerindeki bina yıkılarak arsa haline gelen
taşınmazlarda ilgili kurum tarafından yürütülecek uygulamalarda uygulanacak
projeye,
sahip oldukları
hisseleri oranında maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir.
(11) Riskli alanda veya riskli yapıların bulunduğu
parselde risksiz yapı bulunması halinde, bu yapı uygulama dışı tutulabilir.
Bu durumda risksiz binanın bulunduğu alan ifraz edilebilir. İfraz imkânı
yok ise maliklerin anlaşması halinde risksiz binanın hâlihazır durumu
korunabilir. Ancak, uygulama bütünlüğü bakımından bu risksiz yapılardan
Bakanlıkça gerekli görülenler Kanun hükümlerine tabi olur.
(12) Kanun kapsamında Bakanlıkça yürütülen uygulamalar
neticesinden elde edilecek gelir ve hasılat, Kanunun
7 nci maddesinin beşinci fıkrasının (a) bendi
uyarınca, dönüşüm projeleri özel hesabına gelir olarak kaydedilir. Kanun
kapsamında İdare ve TOKİ ile gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerince
yürütülen uygulamalardan elde edilen gelir ve hasılat
dönüşüm projeleri özel hesabına gelir olarak kaydedilmez. İdare ve TOKİ
tarafından Kanun kapsamında yürütülen uygulamalarda elde edilen gelir ve hasılat, kentsel dönüşüm uygulamalarında kullanılmak
üzere İdare ve TOKİ’nin hesaplarına gelir olarak
kaydedilir ve bu gelirler, kentsel dönüşüm uygulamaları dışındaki işler
için kullanılamaz. Ancak, İdare ve TOKİ tarafından yürütülen uygulamalara
Bakanlıkça kaynak aktarımı yapılmış ise, bu uygulamalardan elde edilecek
gelir ve hasılatın belirli bir oranının dönüşüm
projeleri özel hesabına gelir olarak kaydedilmesi yönünde Bakanlık ile
İdare veya TOKİ arasında protokol düzenlenebilir.”
MADDE 10 – Aynı
Yönetmeliğe başlığıyla birlikte aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Açık
artırma usulü ile satış
MADDE 15/A
–
(1) Riskli binaların yıkılmasından sonra arsa haline gelen taşınmazların
yeniden değerlendirilmesi konusunda, sahip oldukları hisseleri oranında
paydaşların en az üçte iki çoğunluğu ile alınan karar, anlaşmanın şartları
ve riskli yapının Sermaye Piyasası Kuruluna kayıtlı olarak faaliyet gösteren
lisanslı değerleme kuruluşlarına tespit ettirilen değeri Müdürlüğe
bildirilir.
(2) En az üçte iki çoğunluk ile alınan karara katılmayan
maliklerin bağımsız bölümlerine ilişkin arsa paylarının rayiç değerini
tespit etmek ve satış işlemini gerçekleştirmek üzere, Müdürlük bünyesinde,
biri başkan ikisi üye olmak üzere, en az üç kişiden oluşan Bedel Tespiti ve
Satış Komisyonu teşkil olunur. Rayiç değer, maliklerce Sermaye Piyasası
Kuruluna kayıtlı olarak faaliyet gösteren lisanslı değerleme kuruluşlarına
tespit ettirilen riskli yapının değeri de gözetilerek bu Komisyonca
belirlenir.
(3) Müdürlük, satışın yapılacağı yeri ve zamanı, bütün
maliklere elden veya maliklerin adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki
adreslerine taahhütlü posta yoluyla tebliğ eder. Taahhütlü posta yoluyla
yapılan tebliğde, tebliğ evrakının postaya verildiği tarihi izleyen onuncu
günün sonunda tebligat yapılmış sayılır. Açık artırma ile satış tarihi,
tebliğ tarihinden itibaren en az yedi gün sonra olacak şekilde belirlenir.
(4) Açık artırma ile satışa ilişkin tebliğ ile birlikte,
satışı yapılacak payın tapu kütüğünün beyanlar hanesine, 6306 sayılı Kanuna
göre satış işlemine tabi olduğu ve satışa veya taşınmazın devrini
gerektiren benzeri bir işleme tabi tutulamayacağı yönünde belirtme yapılması
ilgili tapu müdürlüğünden yazılı olarak istenilir.
(5) Satışı yapılacak payın üzerinde ipotek bulunması,
satış işlemine engel teşkil etmez, ancak, satış işleminden önce ipotek
alacaklısına haber verilmesi zorunludur.
(6) Açık artırmaya en az üçte iki çoğunluk ile anlaşan
paydaşlar dışında herhangi biri katılamaz. Satışı gözlemci olarak izlemek
isteyenler ile payı satışa çıkarılan malikler satışın yapıldığı salona
alınabilir. Ancak, bunların açık artırmaya müdahale etmesine müsaade
edilmez. Açık artırma için belirlenen saatten sonra satış salonuna kimse
alınmaz.
(7) Açık artırmaya katılan paydaşların kimliği kontrol
edilerek bir tutanak ile kayıt altına alınır. Katılımcı durumunu gösteren
tutanağın tanziminden sonra, Komisyon Başkanınca, satışa çıkarılan arsa
paylarına ilişkin bilgilerin satışa katılanlara bildirilir ve satış işlemi
başlatılır. Komisyon Başkanı, rayiç bedelin altında olmamak üzere satışa
katılan paydaşlardan, sözlü olarak pey sürmelerini ister. Sürülen peyler
arttırma tutanağına yazılarak, karşılığı pey sahibi tarafından imzalanır.
Arttırma işlemine devam etmeyecek taliplerin, keyfiyeti arttırma tutanağına
yazması ve imzalaması zorunludur.
(8) Komisyon, yedinci fıkrada belirtilen şekilde yapılan
satış işlemi sonunda, tespit edilen rayiç bedelden az olmamak üzere, en
yüksek bedeli teklif eden paydaşa satış yapılmasını karara bağlar ve bu
paydaştan satış bedelinin yedi gün içerisinde banka nezdinde açtırılacak
vadeli hesaba yatırılması istenilir. Bu süre içerisinde satış bedeli yatırılmaz
ise, ikinci en yüksek teklif sahibine satış yapılır.
(9) Açık arttırma ile satışa iştirak eden tek bir paydaş
olması halinde, belirlenen rayiç değerinden az olmamak üzere bu paydaşın
vereceği teklif geçerli kabul edilir.
(10) Satış bedelinin yatırılmasından sonra, satış
işlemi, tapuda yeni malik adına tescil yapılmak üzere, Müdürlükçe ilgili
tapu müdürlüğüne bildirilir. İlgili tapu müdürlüğünce tescil işlemi
tamamlandıktan sonra, payı satılan ilgiliye durum bildirilir.
(11) Satış işlemi tamamlanıp Komisyonca karara
bağlanmadan evvel, üçte iki çoğunluk ile alınan karara katılmayan
maliklerin, üçte iki çoğunluk ile alınan kararı kabul etmeleri halinde,
açık artırma ile satış işlemi geçersiz sayılır.”
MADDE 11 – Aynı
Yönetmeliğin 16 ncı maddesinin birinci, üçüncü,
dördüncü ve beşinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı
maddeye aşağıdaki sekizinci ve dokuzuncu fıkralar eklenmiştir.
“(1) Anlaşma ile tahliye edilen uygulama alanındaki
yapıların maliklerine tahliye tarihinden itibaren konut ve işyerlerinin
teslim tarihine veya ilgili kurumca belirlenecek tarihe kadar, mümkün
olması hâlinde geçici konut veya işyeri tahsisi, mümkün olmaması hâlinde
ise, Bakanlıkça kararlaştırılacak aylık kira yardımı yapılabilir. Kira yardımı
aylık 600 Türk Lirasını, yardım süresi ise, 18 ay’ı geçemez. Aylık kira
bedeli, her yıl Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan Tüketici
Fiyatları Endeksi oranında güncellenir.”
“(3) Birinci fıkrada belirtilen yapılarda kiracı veya
sınırlı aynî hak sahibi olarak ikamet edenlere veya işyeri işletenlere,
birinci fıkraya göre belirlenen aylık kira bedelinin iki katı kadar defaten
kira yardımı yapılabilir.
(4) Kira yardımı başvuruları; Bakanlıkça belirlenecek
bilgi ve belgelere istinaden riskli alan veya rezerv yapı alanlarında
ilgili kuruma, riskli alan dışındaki riskli yapılarda ise Müdürlüğe
yapılır.
(5) Kira yardımları;
a) Riskli alan veya rezerv yapı alanlarında talebin
uygulamayı yapan İdare veya TOKİ’ce uygun
görülmesi ve onaylanmak üzere Bakanlığa gönderilmesi üzerine, ilgililerine
ödenmek üzere İdare veya TOKİ’nin hesabına,
b) Riskli alan dışındaki riskli yapılarda talebin
Müdürlükçe uygun görülmesi ve onaylanmak üzere Bakanlığa gönderilmesi
üzerine, doğrudan riskli yapı maliklerinin hesap numaralarına veya
ilgililerine ödenmek üzere İdarenin hesabına,
yapılır.”
“(8) İdare veya TOKİ, Kanun kapsamında yaptıkları
uygulamalarda kendi bütçelerinden kira yardımı yapabilir.
(9) Kanun kapsamında;
a) İlgili kurum veya gerçek
veya özel hukuk tüzel kişilerince yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve
tesciller ile uygulamalar, noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alman
harçlar, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve
diğer ücretlerden; kullandırılan krediler sebebiyle lehe alınacak paralar
ise banka ve sigorta muameleleri vergisinden muaftır.
b) Riskli alanlarda gerçek
kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerince, İlgili kurum adına değil de
kendi adlarına uygulamada bulunulması halinde, riskli alanlardaki yapıların
mevcut alanları için daha önce belediyelerce alman harç ve ücretlere ilave
olarak, sadece kullanım maksadı değişiklikleri ile yapı alanındaki artışlar
için hesaplanan harç ve ücret farkları alınır.
c) Uygulama alanındaki mevcut yapıların İmar Mevzuatına
uygun olup olmadığına bakılmaksızın, (a) ve (b) bentlerinde belirtilen
vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır.
ç) Alınmaması gereken harç, vergi ve ücretler şunlardır.
1) 2/7/1964 tarihli ve 492
sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesi uyarınca alınan noter harçları.
2) Harçlar Kanununun 57 nci
maddesi uyarınca alınan tapu ve kadastro harçları.
3) 26/5/1981 tarihli ve 2464
sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 79 uncu, 80 inci, 84 üncü ve Ek 1 inci
maddesi uyarınca belediyelerce alınan harçlar.
4) 1/7/1964 tarihli ve 488
sayılı Damga Vergisi Kanunu uyarınca damga vergisine tâbi kâğıtlar
sebebiyle alınan damga vergisi.
5) 8/6/1959 tarihli ve 7338
sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu uyarınca alınan veraset ve intikal
vergisi.
6) Kurum ve kuruluşlarca döner sermaye ücreti adı
altında alınan bütün ücretler; Belediye Gelirleri Kanununun 86 ncı, 87 nci, 88 inci ve 97 nci maddeleri ile 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar
Kanununun 21 inci ve 23 üncü maddeleri uyarınca alınan her türlü ücret ve
riskli olarak tespit edilen binaya ilişkin olarak 1/7/1993 tarihli ve 21624
sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Otopark Yönetmeliği uyarınca alınanlar da
dahil olmak üzere, belediye meclisi kararı ile
belirlenen ve alınan her türlü ücret.
7) Kullandırılacak kredilerden dolayı lehe alınacak
paralar sebebiyle 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı
Gider Vergileri Kanunu uyarınca alınması gereken banka ve sigorta
muameleleri vergisi.”
MADDE 12 – Aynı
Yönetmeliğin 18 inci maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve beşinci fıkrasının sonuna aşağıdaki ibare eklenmiştir.
“(4) Plan teklifleri;
İdarece veya ilgililerince, riskli alanlarda ve rezerv yapı alanlarında
kentsel tasarım projesi ile birlikte, riskli yapı veya yapıların bulunduğu
parsellerde ise, Bakanlıkça talep edilmesi halinde kentsel tasarım projesi
ile birlikte hazırlanır ve planlama alanı ile yakın çevresinin meri
planları, mevcut durumu gösteren bilgi ve belgeler ve ilgili kurum ve
kuruluş görüşleri ile birlikte Bakanlığa iletilir. Bakanlıkça
uygun görülen plan teklifleri, aynen veya değiştirilerek onaylanır.”
“Kültür ve Turizm Bakanlığı görüşünü otuz gün içerisinde
bildirir.”
MADDE 13 – Aynı
Yönetmeliğe aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“Riskli
yapıların tespitinde geçici uygulama
GEÇİCİ
MADDE 2 – (1) Ek-2’de yer alan Riskli Yapıların Tespit Edilmesine
İlişkin Esasların yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay süre ile hem
anılan Esaslarla ve hem de 6/3/2007 tarihli ve
26454 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Deprem Bölgelerinde Yapılacak
Binalar Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre riskli yapı tespiti yapılabilir.
Altı ayın sonunda riskli yapı tespitleri sadece Ek-2’de yer alan Esaslara
göre yapılabilir.
(2) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce
Bakanlıkça lisanslandırılmış kurum ve kuruluşlarda riskli yapı tespit
raporu hazırlanmasında görev yapan mühendislerin, bu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihten itibaren altı ay içinde Bakanlıkça açılacak eğitim
programlarına katılarak en az bir katılım belgesi almaları zorunludur. Aksi
takdirde bu mühendisler altı ayın sonunda riskli yapı tespitinde görev
alamazlar.”
MADDE 14 – Aynı
Yönetmeliğe ekte yer alan Ek-2 eklenmiştir.
MADDE 15 – Bu
Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE
16 –
Bu Yönetmelik hükümlerini Çevre ve Şehircilik Bakanı yürütür.
Yönetmeliğin Yayımlandığı Resmî
Gazete'nin
|
Tarihi
|
Sayısı
|
15/12/2012
|
28498
|
Ekleri için tıklayınız.
|