Maliye Bakanlığından:
BAZI
ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASI HAKKINDA
6111 SAYILI
KANUN GENEL TEBLİĞİ
(SERİ NO:
4)
15/6/2012 tarihli ve
28324 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6322 sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanunun 42 nci maddesiyle 25/2/2011 tarihli ve 1.
Mükerrer 27857 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6111 sayılı Bazı
Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık
Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna geçici 19 uncu madde eklenmiş ve
anılan madde 6322 sayılı Kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Bu Tebliğ ile 6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu
maddesinin verdiği yetkiye istinaden Kanunun; Birinci, İkinci, Üçüncü ve
Dördüncü Kısımlarında yer alan ve Maliye Bakanlığına, il özel idarelerine
ve belediyelere bağlı tahsil dairelerince takip edilen amme alacaklarına
ilişkin olarak söz konusu maddenin uygulamasına yönelik usul ve esaslar
belirlenmiştir.
I – KANUN
HÜKMÜ
6322 sayılı Kanunun 42 nci
maddesiyle 6111 sayılı Kanuna eklenen geçici 19 uncu madde hükmü aşağıda
yer almaktadır.
“GEÇİCİ MADDE 19 – (1) Bu
Kanunun Birinci, İkinci, Üçüncü ve Dördüncü Kısımlarına göre yapılandırma
başvurusunda bulunduğu halde bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla
ödenmesi gereken tutarları süresinde ödemeyerek Kanun hükümlerini ihlal
edenler, bu tutarları ödemeleri gerektiği tarihten itibaren Kanunun 19 uncu
maddesinde belirlenen geç ödeme zammı ile birlikte bu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihi takip eden ayın başından itibaren dört ay içerisinde
ödemeleri şartıyla Kanun hükümlerinden yararlandırılır.
(2) Bu Kanunun 3 üncü
maddesinin dokuzuncu ve 14 üncü maddesinin üçüncü fıkralarında vadesinde
ödenmesi öngörülen alacakların bu maddelerin hükümlerine göre ödenmemesi
nedeniyle bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Kanun hükümlerini
ihlal etmiş olan borçluların ihlale neden olan tutarları, birinci fıkrada
belirtilen sürede ödemeleri ya da bu süre içerisinde veya bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarihten önce yaptıkları başvurulara dayanılarak 6183
sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre çok zor durumda olduklarının tespit
edilmesi halinde bu borçlular da Kanun hükümlerinden yararlandırılır.
(3) Bu Kanunun Birinci,
İkinci, Üçüncü ve Dördüncü Kısımlarına göre yapılandırma başvurusunda
bulunduğu halde ödenmesi gereken tutarları süresinde ödemeyerek yapılandırmayı
ihlal edenlerden; bu Kanunun 6274 sayılı Kanunla değişik 168 inci
maddesinin Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye istinaden yabancı ülkelerde de
faaliyette bulunan vergi mükelleflerinden, Ekonomi Bakanlığı tarafından
olağanüstü politik riskin gerçekleştiği tespit edilen ülkede faaliyette
bulunan ve bu ülkedeki faaliyetleri nedeniyle durumları 213 sayılı Kanunun
13 üncü maddesine göre mücbir sebep hali kabul edilenler ile 213 sayılı
Kanunun 15 inci maddesine göre doğal afet nedeniyle mücbir sebep hali ilan
edilen yerlerdeki dairelere borçlulardan mücbir sebep hali bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla devam edenler, birinci fıkra
kapsamındaki ödemelerini mücbir sebep halinin sona erdiği tarihi izleyen
ayın sonuna kadar yapmaları şartıyla Kanun hükümlerinden yararlandırılır.
(4) Bu Kanunun 5 inci
maddesi hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunduğu halde bu
maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Kanun hükümlerini ihlal eden
borçluların ihlale neden olan tutarları birinci fıkrada belirtilen süre ve
şekilde, diğer tutarları ise Kanunda öngörülen şekilde tamamen ödemeleri
halinde ilgili mevzuat uyarınca kesilmesi gereken vergi cezaları ve para
cezalarının kesilmesinden ve tahakkuk edip etmediğine bakılmaksızın bu
alacaklardan ve bunlara ilişkin fer’i alacakların tahsilinden vazgeçilir.
(5) Bu madde hükümlerinden yararlanan borçlulardan, bu
maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bu Kanun kapsamında yapılandırılan
alacaklara karşılık cebren ya da rızaen tahsil
edilen tutarlar, bu Kanuna göre ödenmesi gereken taksitlerin en eski vadeli
olanından başlamak üzere ve tahsil edildikleri tarihler dikkate alınarak bu
madde hükmüne göre mahsup edilir. Bu şekilde yapılan mahsup sonrasında bu
Kanun hükümlerine göre ödenmesi gereken tutarlardan fazla ödendiği tespit
edilen tutarlar ilgili mevzuat hükümlerine göre red
ve iade edilir.
(6) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları
belirlemeye ilgisine göre bu Kanunun 168 inci maddesinin ikinci fıkrasında
belirtilen kamu kurum ve kuruluşları yetkilidir.”
II –
UYGULAMAYA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR
6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesi, Kanun
hükümlerinden yararlanmak üzere Kanunda belirtilen süre ve şekilde
başvuruda bulunmuş olanlardan, 6111 sayılı Kanun hükümlerine göre süresinde
ödenmesi gereken tutarları ödemeyerek anılan maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012 tarihi itibarıyla Kanundan yararlanma hakkını
kaybetmiş olanlara maddede öngörülen şartları yerine getirmeleri koşuluyla
yeniden Kanundan yararlanma hakkı tanımaktadır.
Ancak, geçici 19 uncu madde, 6111 sayılı Kanundan
yararlanmak için süresinde başvuruda bulunmamış olan borçlulara yeni bir
başvuru hakkı vermemektedir.
1 – Geçici
19 uncu Madde Hükümlerinden Yararlanabilecekler
6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesi
hükümlerinden;
- Anılan Kanunun Birinci, İkinci, Üçüncü ve Dördüncü
Kısımlarına göre süresi içerisinde yapılandırma başvurusunda bulunduğu
halde geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012
tarihi itibarıyla ödenmesi gereken tutarları süresinde ödemeyerek veya
eksik ödeyerek Kanun hükümlerini ihlal edenler,
- Anılan Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasında
vadesinde ödenmesi öngörülen alacakların bu madde hükmüne göre ödenmemesi
nedeniyle geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012
tarihi itibarıyla Kanun hükümlerini ihlal edenler,
yararlanabilecektir.
Dolayısıyla, geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği
tarih itibarıyla 6111 sayılı Kanun hükümlerini ihlal etmemiş borçluların bu
maddeyle getirilen düzenlemeler ile herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır.
2 – Geçici
19 uncu Madde Hükümlerinden Yararlanma Şartları
6111 sayılı Kanunla, Kanunun Birinci, İkinci, Üçüncü ve
Dördüncü Kısımları kapsamında yapılandırılan borçların peşin veya taksitler
halinde ödenmesi imkanı getirilmiştir.
6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesiyle,
borçluların Kanundan yararlanma başvurularındaki ödeme süresine ilişkin
tercihlerinde herhangi bir değişiklik yapılmamakta olup, maddenin yürürlüğe
girdiği 15/6/2012 tarihi itibarıyla Kanun hükümlerinin ihlal edilmesine
neden olan tutarların, 15/6/2012 tarihini takip eden ayın başından itibaren
dört aylık süre içerisinde, en son 31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil) ödenmesine imkan verilmektedir. Diğer taraftan,
madde hükmünde ödeme süresi, Kanunun yayımlandığı tarihi takip eden ayın
başından itibaren dört ay olarak belirlenmiş olmakla birlikte borçlularca,
geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012
tarihinden itibaren ödeme yapılması mümkün bulunmaktadır.
6111 sayılı Kanunun Birinci, İkinci, Üçüncü ve Dördüncü
Kısımlarına göre yapılandırma başvurusunda bulunduğu halde 15/6/2012 tarihi
itibarıyla ödenmesi gereken tutarları süresinde ödemeyerek veya eksik
ödeyerek Kanun hükümlerini ihlal edenler, ihlale neden olan tutarları
ödemeleri gerektiği tarihten itibaren Kanunun 19 uncu maddesinde belirlenen
geç ödeme zammı ile birlikte 31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil) ödemeleri şartıyla 6111 sayılı Kanun
hükümlerinden yararlandırılacaktır.
6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesi hükmünden
yararlanılabilmesi için yazılı başvuruda bulunulacağına yönelik bir
düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle, Maliye Bakanlığına bağlı tahsil
dairelerince takip edilen amme alacaklarına ilişkin ayrıca yazılı başvuru
aranılmayacaktır. Ancak, il özel idareleri ve belediyeler geçici 19 uncu
madde hükümlerinden yararlanmak isteyen borçlulardan yazılı başvuru
aranılıp aranılmayacağını belirlemede yetkilidir.
Diğer taraftan, geçici 19 uncu madde, bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Kanundan yararlanma hakkını kaybetmiş
olan borçluların münhasıran 15/6/2012 tarihi
itibarıyla ödemedikleri tutarlara yeni bir ödeme süresi getirdiğinden,
vadesi bu tarihten sonraya rastlayan taksitlere yönelik herhangi bir ödeme
süresi uzatımı söz konusu değildir.
Örnek 1 – 6111 sayılı
Kanunun 2 nci maddesi kapsamında borçlarını
yapılandıran ve 18 taksit ödeme seçeneğini tercih eden mükellef, geçici 19
uncu maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012 tarihi
itibarıyla herhangi bir ödeme yapmadığından, 6111 sayılı Kanundan
yararlanma hakkını kaybetmiştir. Mükellef ödemediği taksit tutarlarını,
taksit vade tarihlerinden itibaren hesaplanacak geç ödeme zammı ile
birlikte 31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil)
ödemesi halinde, Kanun hükümlerinden yararlanabilecektir.
6111 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinin birinci fıkrası
gereğince geç ödeme zammı ödemede gecikilen her ay ve kesri için 6183
sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında
hesaplanacaktır.
Öte yandan, 6111 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin
üçüncü fıkrası gereğince Kanun hükümlerine göre yapılandırılan alacak
tutarlarına tercih edilen ödeme süresine bağlı olarak katsayı hesaplanmakta
olup, taksitle ödeme ve katsayı uygulaması 12/3/2011
tarihli ve Mükerrer 27872 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 1 Seri No.lu
Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Hakkında 6111 sayılı Kanun Genel
Tebliğinin (II/C-2) bölümünde açıklanmıştır. 6111 sayılı Kanuna eklenen
geçici 19 uncu madde ile getirilen ödeme süresi katsayı uygulamasını
etkilememektedir. Bir başka anlatımla, Kanun kapsamında yapılandırılan alacak
tutarına başvuru sırasında tercih edilen taksit sayısına göre uygulanan
katsayıdan başka 31/10/2012 tarihine kadar geçen
süre için ayrıca bir katsayı hesaplanmayacaktır.
3 – 6111
Sayılı Kanunun 19 uncu Maddesi ile Geçici 19 uncu Maddesinin Birlikte Uygulanması
Bilindiği üzere, 6111 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinin
birinci fıkrasında “(1) a) Bu Kanuna göre ödenmesi
gereken taksitlerden; bir takvim yılında iki veya daha az taksitin,
süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen veya eksik ödenen
taksit tutarlarının son taksiti izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen her ay
ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme
zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla
bu Kanun hükümlerinden yararlanılır. Süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen
taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden
fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde matrah ve
vergi artırımına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun
hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilir. Bu hüküm her bir madde ve
alacaklı idareler açısından taksitlendirilen alacaklar için ayrı ayrı uygulanır.
b) Bu Kanunun 17 nci maddesinin; onuncu fıkrasının (b) bendi, onsekizinci, yirmibirinci, yirmiikinci ve yirmiüçüncü
fıkraları hükümlerine göre ödenmesi gereken taksitlerden birinin süresinde
ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksit
tutarlarının bu fıkra hükümlerine göre izleyen taksit ile birlikte ödenmesi
şartıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanılır.” hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre, Kanun
kapsamında ödenmesi gereken taksitlerin bir takvim yılında en fazla iki
defa ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen veya eksik ödenen
taksit tutarlarının borçlunun başvuru sırasında tercih ettiği
taksitlendirme süresinin son taksitini izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen
her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen
gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi
şartıyla Kanun hükümlerinden yararlanılacaktır. Aynı
şekilde bir takvim yılında bir taksit ödemesi öngörülen yapılandırmalarda
da taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde
ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının geç ödeme zammı ile
birlikte izleyen taksitle beraber ödenmesi şartıyla 6111 sayılı Kanun
hükümlerinden yararlanılmaya devam edilecektir.
Diğer taraftan;
- Süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksitlerin geç
ödeme zammıyla birlikte son taksiti izleyen ayın sonuna kadar da
ödenmemesi,
- Bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde
ödenmemesi veya eksik ödenmesi,
- Bir takvim yılında tek taksit ödemesi öngörülen
hallerde ödenmeyen taksitin izleyen taksitle birlikte ödenmemesi,
halinde Kanun
hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilmektedir.
6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesi ile Kanun
hükümlerinden yararlanmak üzere süresinde başvuruda bulunduğu halde
yapılandırılan tutarları Kanunda öngörülen süre ve şekilde ödemeyerek Kanun
hükümlerinden yararlanma hakkını kaybeden borçlulara, süresinde ödenmeyen
veya eksik ödenen tutarları 31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil) ödeme imkanı verilmiş olduğu halde, Kanunun 19
uncu maddesi hükmünün uygulanmayacağına yönelik bir düzenleme
yapılmamıştır. Dolayısıyla, geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği tarih
itibarıyla ödenmesi gereken tutarları süresinde ödemeyerek Kanun
hükümlerini ihlal edenlerin 31/10/2012 tarihine
kadar ödemeleri gereken tutarların tespitinde 6111 sayılı Kanunun 19 uncu
maddesi hükümleri de dikkate alınacaktır.
Örnek 2 – 6111
sayılı Kanunun 2 nci maddesi kapsamında
borçlarını yapılandıran ve 12 taksit ödeme seçeneğini tercih eden mükellef,
2011 takvim yılında bir taksitini süresinde ödemiş, daha sonra herhangi bir
ödeme yapmadığından 6111 sayılı Kanundan yararlanma hakkını kaybetmiştir.
Mükellefin geçici 19 uncu madde kapsamında getirilen
düzenlemeden yararlanarak Kanun hükümlerine göre yapacağı ödemelerde,
Kanunun 19 uncu maddesi gereğince bir takvim yılında iki veya daha az
taksitin, süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinin Kanun
hükümlerini ihlal sebebi sayılmadığı hususu da dikkate alınacaktır. Bu
çerçevede mükellef,
- 2011 takvim yılına ilişkin ödenmeyen üç taksitten en
az birini hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte,
- 2012 takvim yılına ilişkin ise Temmuz 2012, Eylül 2012
ve Kasım 2012 aylarında ödenmesi gereken taksitleri süresinde ödemek
koşuluyla, geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ödeme
süresi geçmiş üç taksitten (Ocak 2012, Mart 2012, Mayıs 2012) en az birini hesaplanacak geç ödeme zammı
ile birlikte,
31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil)
ödemesi halinde 6111 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmaya devam
edecektir.
Mükellefin, geçici 19 uncu madde ile getirilen imkandan yararlanabilmesi için 2011 takvim yılına
ilişkin en az bir taksit ödemesini geçici 19 uncu madde kapsamında
yapması, 2012 takvim yılı için ise
en az dört taksitini süresinde ödemesi gerekmektedir.
Bu çerçevede;
- geçici 19 uncu madde kapsamında ödeme süresi uzatılan
(Ocak 2012, Mart 2012, Mayıs 2012) taksitlerin tamamını hesaplanacak geç
ödeme zammı ile birlikte 31/10/2012 tarihine
kadar, Temmuz 2012, Eylül 2012 ve Kasım 2012 aylarında ödenmesi gereken
taksitlerinden ise en az birini süresinde,
- geçici 19 uncu madde kapsamında ödeme süresi uzatılan
(Ocak 2012, Mart 2012, Mayıs 2012) taksitlerden en az ikisini hesaplanacak
geç ödeme zammı ile birlikte 31/10/2012 tarihine
kadar, Temmuz 2012, Eylül 2012 ve Kasım 2012 aylarında ödenmesi gereken
taksitlerinden de en az ikisini süresinde,
ödeyerek de 6111
sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmaya devam edebilecektir.
6111 sayılı Kanunun 19 uncu
maddesinin üçüncü fıkrasında “(3) Bu Kanunun 15 inci ve 16 ncı maddeleri ile 17 nci
maddesinin yedinci fıkrası hariç olmak üzere bu Kanun kapsamına giren
alacakların birinci fıkrada belirtilen şekilde tamamen ödenmemiş olması
halinde, bu Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrası ve 14 üncü maddesinin
üçüncü fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla borçlular ödedikleri
tutarlar kadar bu Kanun hükümlerinden yararlanırlar.” hükmü yer almaktadır.
Anılan hükmün uygulamasına ilişkin açıklamalar 1 Seri
No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Hakkında 6111 sayılı Kanun
Genel Tebliğinin (IX/C) bölümünde yapılmış olup, geçici 19 uncu madde
kapsamında yapılacak kısmi ödemeler için de anılan bölümde yapılan
açıklamalar çerçevesinde işlem yapılacağı tabiidir.
Örnek 3 – Örnek
2’deki mükellef 2011 takvim yılına ilişkin olarak bir taksitini 31/10/2012 tarihine kadar ödemesine rağmen, 2012 takvim
yılında ödemesi gereken taksitlere karşılık herhangi bir ödemede
bulunmamıştır. Bu durumda mükellefin geçici 19 uncu madde kapsamında 2011
takvim yılına yönelik yaptığı taksit ödemesi için de Kanun hükümlerinden
ödediği tutar kadar yararlanması mümkün bulunmaktadır.
Örnek 4 – 6111
sayılı Kanunun 2 nci maddesi kapsamında
borçlarını yapılandıran ve peşin ödeme seçeneğini tercih eden mükellef,
yapılandırılan tutarlara ilişkin herhangi bir ödeme yapmadığından 6111
sayılı Kanundan yararlanma hakkını kaybetmiştir.
Dolayısıyla mükellef, 6111 sayılı Kanun kapsamında
yapılandırdığı borçlarını, peşin ödeme seçeneğini tercih etmesi nedeniyle
bu tutarlara ayrıca bir katsayı uygulanmaksızın, geçici 19 uncu maddenin
getirmiş olduğu düzenleme kapsamında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte
31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil)
ödeyerek Kanun hükümlerinden yararlanabilecektir.
Örnek 5 – 2007
takvim yılına ilişkin olarak 6111 sayılı Kanunun yayımından önce başlanılan
vergi incelemesi sonucunda tanzim olunan vergi inceleme raporuna istinaden
düzenlenen vergi/ceza ihbarnamesi mükellefe 20/7/2011
tarihinde tebliğ edilmiştir. Mükellef, vergi/ceza ihbarnamesine konu vergi
ve cezaları 6111 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında 6 taksitte ödemek
üzere yapılandırmıştır.
Mükellef, Ağustos 2011 ayına ait birinci taksitini
süresinde ödemiş ancak diğer taksitlerini ödemediğinden Kanundan yararlanma
hakkını kaybetmiştir.
Buna göre, mükellef geçici 19 uncu madde kapsamında
ödeme süresi uzatılan Ekim 2011, Aralık 2011, Şubat 2012, Nisan 2012 taksitlerini
geç ödeme zammı ile birlikte 31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil) ödeyebilecektir.
Ancak, geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği
15/6/2012 tarihi itibarıyla ödeme süresi geçmemiş olan altıncı taksitin
(Haziran 2012) süresi içerisinde ödenmemesi halinde bu taksit, Kanunun 19
uncu maddesi gereğince geç ödeme zammı ile birlikte 31/7/2012 tarihine
kadar (bu tarih dahil) ödenebilecektir.
Örnek 6 – Mükellefin
borçları 6111 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında 6 taksit seçeneğine
göre ilk taksit ödemesi Temmuz 2011 ayından başlamak üzere
yapılandırılmıştır.
Mükellef, yapılandırılan borcuna ilişkin olarak geçici
19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla herhangi bir ödeme
yapmadığından, 6111 sayılı Kanundan yararlanma hakkını kaybetmiştir.
Mükellefin 2011 takvim yılında 3 taksit (Temmuz 2011,
Eylül 2011, Kasım 2011), 2012 takvim yılında 3 taksit (Ocak 2012, Mart
2012, Mayıs 2012) olmak üzere ödemesi gereken taksitlerin tamamının vade
tarihleri geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceye
rastlamaktadır. Dolayısıyla, mükellef bu tutarları, 6111 sayılı Kanunun
geçici 19 uncu maddesi uyarınca, geç ödeme zammı ile birlikte 31/10/2012
tarihine kadar (bu tarih dahil) ödemesi halinde
Kanun hükümlerinden yararlanabilecektir.
Buna göre, 6111 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinin
birinci fıkrası gerekçe gösterilerek bu tutarların ödeme süresinin 30/11/2012 tarihine kadar uzaması mümkün
bulunmamaktadır.
Örnek 7 – Örnek
6’daki mükellefin, Mayıs 2012 ayı hariç diğer taksitlerinin tamamını süresinde
ödediği varsayıldığında, geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012 tarihi itibarıyla 6111 sayılı Kanun hükümleri
ihlal edilmemiş olacaktır. Bu durumda, mükellefin geçici 19 uncu madde
hükmünden yararlanması söz konusu olmayacağından, Mayıs 2012 ayına ait
taksitini, 6111 sayılı Kanunun 19 uncu maddesi gereğince en geç Haziran
2012 ayı sonuna kadar hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödemesi
gerekecektir.
4 – 6111
Sayılı Kanunun 3 üncü Maddesinin Dokuzuncu Fıkrası Hükmünü Yerine Getirmeyerek
Kanun Hükümlerini İhlal Edenler
6111 sayılı Kanunun 3 üncü
maddesinin dokuzuncu fıkrasında “(9) Maliye Bakanlığına bağlı tahsil
dairelerince takip edilmekte olan amme alacaklarından yıllık gelir veya
kurumlar vergilerini, gelir (stopaj) vergisi, kurumlar (stopaj) vergisi,
katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi için bu madde ile 2 nci madde hükmünden yararlanmak üzere başvuruda bulunan
mükellefler, taksit ödeme süresince bu vergi türleri ile ilgili verilen
beyannameler üzerine tahakkuk eden vergileri çok zor durum olmaksızın her
bir vergi türü itibarıyla bir takvim yılında ikiden fazla vadesinde
ödememeleri ya da eksik ödemeleri halinde belirtilen madde hükümlerine göre
yapılandırılan borçlarına ilişkin kalan taksitlerini ödeme haklarını
kaybederler.” hükmü yer almaktadır.
6111 sayılı Kanunun 2 ve/veya 3 üncü maddelerinden
yararlanmak üzere başvuruda bulunan mükelleflerin Kanun hükümlerinden
yararlanabilmeleri için yapılandırılan borçlarını Kanunda öngörülen süre ve
şekilde ödemelerinin yanında Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasında
belirtilen vergileri de sürelerinde ödemeleri gerekmektedir.
Geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012
tarihi itibarıyla 6111 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu
fıkrasında vadesinde ödenmesi öngörülen alacakları madde hükmüne göre
ödeyememiş olan ve bu nedenle Kanundan yararlanma hakkını kaybeden
borçlulara da bir imkan getirilerek, ihlale neden olan tutarları 31/10/2012
tarihine kadar (bu tarih dahil) ödemeleri ya da
31/10/2012 tarihine kadar veya geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği
15/6/2012 tarihinden önce yaptıkları başvurulara dayanılarak 6183 sayılı
Kanunun 48 inci maddesine göre çok zor durumda olduklarının tespit edilmesi
durumunda Kanun hükümlerinden yararlanmaları sağlanmıştır.
Buna göre, 6111 sayılı Kanunun 2 ve/veya 3 üncü
maddelerinden yararlanmak üzere başvuran mükelleflerden Kanunun 3 üncü
maddesinin dokuzuncu fıkrasında vadesinde ödenmesi öngörülen alacaklar
yönünden Kanun hükümlerini ihlal etmiş olanlar, ihlale neden olan tutarları
31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil)
ödeyerek Kanun hükümlerinden yararlanmaya devam edebilecektir.
Bu kapsamda yapılması gereken ödemeleri 31/10/2012 tarihine kadar çok zor durumda olmaları
nedeniyle yapamayan borçluların ise ya bu tarihe kadar 6183 sayılı Kanunun
48 inci maddesine göre tecil ve taksitlendirme talep ederek durumlarının
tespit edilmesini sağlamaları ya da geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe
girdiği tarihten önce bu kapsamda yaptıkları tecil ve taksitlendirme
başvurusu üzerine çok zor durumda olduklarının tespit edilmiş olması
gerekmekte olup bu takdirde de Kanun hükümlerinden yararlanılmaya devam
edilecektir.
Çok zor durum halinin tespitinde, 6183 sayılı Kanunun 48
inci maddesinin uygulamalarını gösteren ilgili mevzuatta yapılmış
açıklamalara göre işlem yapılacak ve borçluların tecil ve taksitlendirme
taleplerinin çok zor durum hali dışındaki nedenlerle reddedilmiş olması
geçici 19 uncu madde ile getirilmiş imkanı ortadan
kaldırmayacaktır.
Diğer taraftan, 6111 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin
dokuzuncu fıkrası kapsamında olup geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği
15/6/2012 tarihinden sonra (bu tarih dahil)
verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden vergiler açısından Kanunun 3
üncü maddesinin dokuzuncu fıkrası hükümleri uygulanacaktır.
Geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012 tarihi itibarıyla 6111 sayılı Kanunun 3 üncü
maddesinin dokuzuncu fıkrasında vadesinde ödenmesi öngörülen alacakları
madde hükmüne göre ödeyememiş olan ve bu nedenle Kanundan yararlanma
hakkını kaybeden borçluların bu nedenle ödeyememiş oldukları 6111 sayılı
Kanun kapsamındaki taksitlerini bu Tebliğde yapılan açıklamalar
çerçevesinde ödemeleri gerektiği tabiidir.
5 – Mücbir
Sebep Halindeki Borçlular ve Geçici 19 uncu Madde Hükmü Uygulaması
6111 sayılı Kanunun 6274
sayılı Kanunla değişik 168 inci maddesi Bakanlar Kuruluna, doğal afetler
nedeniyle Maliye Bakanlığınca mücbir sebep hali ilan edilen yerlerdeki
dairelere borçlu olanlar ile yabancı ülkelerde de faaliyette bulunan vergi
mükelleflerinden, Ekonomi Bakanlığı tarafından olağanüstü politik riskin
gerçekleştiği tespit edilen ülkede faaliyette bulunan ve bu ülkedeki
faaliyetleri nedeniyle durumları 213 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine göre
mücbir sebep hali kabul edilen borçluların, ödeme süresi mücbir sebep
halinin başladığı tarih ile mücbir sebep halinin sona erdiği tarih arasına
rastlayan 6111 sayılı Kanun kapsamındaki taksitlerinin ödeme sürelerini
uzatma yetkisi vermiştir.
Bakanlar Kurulu, bu yetkisini 17/3/2012
tarihli ve 28236 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2012/2941 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı ile kullanmış ve konuya ilişkin açıklamalar 7/4/2012
tarihli ve 28257 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 3 Seri No.lu Bazı
Alacakların Yeniden Yapılandırılması Hakkında 6111 Sayılı Kanun Genel Tebliğinde
yapılmıştır.
2012/2941 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamında
mücbir sebep nedeniyle 6111 sayılı Kanun kapsamındaki taksitlerin ödeme
sürelerinin uzatılabilmesi için, mücbir sebep halinin başladığı tarih
itibarıyla borçluların Kanundan yararlanma haklarının bulunması şarttır.
Dolayısıyla mücbir sebep halinin başladığı tarih itibarıyla 6111 sayılı
Kanundan yararlanma hakkını kaybetmiş olanların anılan Bakanlar Kurulu
Kararı kapsamında getirilen düzenlemelerden yararlanmaları mümkün
bulunmamaktadır.
6111 sayılı Kanuna eklenen geçici 19 uncu maddenin
üçüncü fıkrası ile Kanun hükümlerini mücbir sebep halinin başladığı
tarihten önce ihlal etmiş olan ve mücbir sebep hali maddenin yürürlüğe
girdiği 15/6/2012 tarihi itibarıyla devam eden
borçlulara, mücbir sebep halinin başladığı tarih itibarıyla Kanundan
yararlanma haklarının kaybedilmesine neden olan taksitlerini, mücbir sebep
halinin sona erdiği tarihi takip eden ayın sonuna kadar ödemelerine imkan
verilmekte ve buna bağlı olarak 2012/2941 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
hükümlerinden yararlanma imkanı sağlanmaktadır.
Buna göre, 15/6/2012 tarihi
itibarıyla mücbir sebep hali devam eden ve mücbir sebep halinin başladığı
tarihten önce süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen tutarlar nedeniyle 6111
sayılı Kanundan yararlanma hakkını kaybetmiş olan borçluların, Kanun
hükümlerini ihlal etmelerine neden olan tutarları, mücbir sebep halinin
sona erdiği tarihi izleyen ayın sonuna kadar ödemeleri halinde Kanun
hükümlerinden yararlanmaları mümkün bulunmaktadır. Bu şekilde geçici 19
uncu maddenin üçüncü fıkrası hükmünden yararlanan mükellefler, 2012/2941
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile getirilmiş olan imkanlardan
da yararlanacaklardır.
Diğer taraftan, geçici 19
uncu maddenin üçüncü fıkrası ile mücbir sebep halindeki borçlular için 6111
sayılı Kanun kapsamında ödenecek taksitlere yönelik özel bir ödeme zamanı
belirlenmekle birlikte, 6111 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu
fıkrası nedeniyle Kanun hükümlerini ihlal eden mükellefler açısından farklı
bir ödeme süresi belirlenmediğinden, geçici 19 uncu maddenin üçüncü fıkrası
kapsamındaki mükelleflerden, Kanunun 3 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasını
ihlal edenler de ihlale neden olan tutarlara yönelik geçici 19 uncu
maddenin ikinci fıkrası hükmüne göre Kanundan yararlanabileceklerdir.
Örnek 8 – Van Vergi
Dairesi mükellefi, bu vergi dairesine olan borçlarını 6111 sayılı Kanunun 2
nci maddesi kapsamında yapılandırmış ve 18
taksitte ödeme seçeneğini tercih etmiştir. Mükellef mücbir sebep halinin
başlangıç tarihi olan 23/10/2011 tarihi itibarıyla
ödenmesi gereken taksitlerini (Haziran 2011, Temmuz 2011, Eylül 2011) ödemediğinden
6111 sayılı Kanun hükümlerini ihlal etmiştir.
23/10/2011 tarihinde
meydana gelen deprem nedeniyle, Van İli genelinde bu tarihten başlamak
üzere Bakanlığımızca ilan edilen mücbir sebep hali halen devam etmektedir.
Konunun örneklenebilmesi için 30/11/2012
tarihi, mücbir sebep halinin sona ereceği tarih olarak varsayılmıştır.
Mükellef, mücbir sebep halinin başladığı tarih
itibarıyla 6111 sayılı Kanun hükümlerini ihlal ettiğinden, geçici 19 uncu
maddenin üçüncü fıkrası gereğince, mücbir sebep halinin başladığı tarihten
önce ödemesi gereken taksitlerini, mücbir sebep halinin sona erdiği kabul
edilen Kasım 2012 ayını takip eden Aralık 2012 ayının sonuna kadar ödeyebilecektir.
Ayrıca, 2012/2941 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
gereğince de mücbir sebep halinin başlangıç ve bitiş (23/10/2011-30/11/2012)
tarihleri arasına rastlayan taksitler mücbir sebep halinin sona erdiği
kabul edilen Kasım 2012 ayını takip eden Aralık 2012 ayından başlayacak
şekilde Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen sürelerde ödenecektir.
6 – 6111
Sayılı Kanunun 5 inci Maddesi Hükümlerinden Yararlanmak Üzere Başvuruda
Bulunduğu Halde Kanun Hükümlerini İhlal Edenler
6111 sayılı Kanunun geçici
19 uncu maddesinin dördüncü fıkrasında “(4) Bu Kanunun 5 inci maddesi hükümlerinden
yararlanmak üzere başvuruda bulunduğu halde bu maddenin yürürlüğe girdiği
tarih itibarıyla Kanun hükümlerini ihlal eden borçluların ihlale neden olan
tutarları birinci fıkrada belirtilen süre ve şekilde, diğer tutarları ise Kanunda
öngörülen şekilde tamamen ödemeleri halinde ilgili mevzuat uyarınca
kesilmesi gereken vergi cezaları ve para cezalarının kesilmesinden ve
tahakkuk edip etmediğine bakılmaksızın bu alacaklardan ve bunlara ilişkin
fer’i alacakların tahsilinden vazgeçilir.” hükmü yer almaktadır.
Bu hüküm ile 6111 sayılı Kanunun 5 inci maddesi
kapsamında yapılan beyan ve başvurular üzerine hesaplanan tutarları Kanun
hükümlerine uygun ödemeyerek ihlal eden borçluların, geçici 19 uncu madde
hükümlerinden yararlanması durumunda, ihlal tarihinden geçici 19 uncu
maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012 tarihine
kadar geçen sürede Kanun hükümlerinin ihlal edilmesi nedeniyle ilgili
mevzuat uyarınca kesilmesi gereken vergi cezaları ile ilgili ne şekilde
işlem yapılacağı hususu açıklığa kavuşturulmaktadır.
Buna göre, 6111 sayılı Kanunun 5 inci maddesi
hükümlerinden yararlanmak üzere başvuran ancak Kanunda öngörülen şartları
yerine getirmemiş olan borçlular da ihlale neden olan tutarları 31/10/2012 tarihine kadar geç ödeme zammı ile birlikte,
diğer tutarları ise Kanunda öngörülen şekilde ödeyerek 5 inci madde
hükümlerinden yararlanacak ve buna bağlı olarak da 6111 sayılı Kanun
hükümlerinin ihlal edilmesi nedeniyle ilgili mevzuat uyarınca kesilmesi
gereken vergi cezalarının kesilmesinden ve tahakkuk edip etmediğine
bakılmaksızın bu alacaklardan ve bunlara ilişkin fer’i alacakların
tahsilinden vazgeçilecektir.
Bu kapsamda geçici 19 uncu
madde hükümlerinden yararlanan borçluların ödemelerinde de maddenin 6111
sayılı Kanunun 19 uncu maddesi ile ilişkisine yönelik açıklamalar dikkate
alınacak ve 1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Hakkında
6111 sayılı Kanun Genel Tebliğinin “V- PİŞMANLIKLA YA DA KENDİLİĞİNDEN
YAPILAN BEYANLARA İLİŞKİN HÜKÜMLER” başlıklı bölümüne göre işlem
yapılacaktır.
7 – Kanun
Kapsamında Yapılandırılan Alacaklara Karşılık Cebren ya da Rızaen Tahsil Edilen Tutarlar
6111 sayılı Kanunun geçici
19 uncu maddesinin beşinci fıkrasında “(5) Bu madde hükümlerinden yararlanan
borçlulardan, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bu Kanun
kapsamında yapılandırılan alacaklara karşılık cebren ya da rızaen tahsil edilen tutarlar, bu Kanuna göre ödenmesi
gereken taksitlerin en eski vadeli olanından başlamak üzere ve tahsil
edildikleri tarihler dikkate alınarak bu madde hükmüne göre mahsup edilir. Bu şekilde
yapılan mahsup sonrasında bu Kanun hükümlerine göre ödenmesi gereken
tutarlardan fazla ödendiği tespit edilen tutarlar ilgili mevzuat
hükümlerine göre red ve iade edilir.” hükmüne yer
verilmiştir.
Bu hüküm ile 6111 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmak
üzere başvuruda bulunduğu halde Kanun hükümlerini ihlal eden borçlulardan,
yapılandırılan amme alacaklarına karşılık ihlal tarihinden sonra cebren ya
da rızaen tahsil edilen tutarların,
yapılandırmanın ihya edilmesini müteakip 6111 sayılı Kanuna göre ödenmesi
gereken taksitlere mahsubu öngörülmekte ve mahsup işlemlerinin tahsilat tarihleri esas alınarak ödenmesi gereken
taksitlerin en eski vadeli olanından başlanmak suretiyle yapılması
gerektiği yönünde düzenleme yapılmaktadır.
Bu hükmün uygulanmasında, borçluların herhangi bir
müracaatı aranılmayacak, cebren ya da rızaen
tahsil edilen tutarlar yapılandırılmış alacaklara tahsil edildikleri tarih
itibarıyla mahsup edilecektir.
Bu çerçevede yapılacak mahsup işlemlerinde, en eski
vadeli taksitten başlanılacak ve tahsil edilen tutarların tahsilat tarihleri itibarıyla 6111 sayılı Kanunun 19
uncu maddesi hükmüne göre geç ödeme zammı hesaplanıp hesaplanmayacağına
dikkat edilecektir. Tahsilat tarihinden daha
sonraki tarihlerde ödenmesi gereken taksitlere karşılık yapılacak
mahsuplarda geç ödeme zammı hesaplanmayacağı tabiidir.
Bu şekilde yapılan mahsup sonrasında 6111 sayılı Kanun
hükümlerine göre ödenmesi gereken toplam tutardan fazla tahsil edildiği
tespit edilen tutarlar, 6183 sayılı Kanunun 23 üncü maddesine göre red ve iade edilecektir. Ancak, red
ve iade edilecek tutar, vergi mevzuatı çerçevesinde iade hakkı doğuran
işlemler nedeniyle mahsuben ödenmiş ise ilgili mevzuatın belirlediği nakden
iade şartları gerçekleşmedikçe nakden iade edilmeyecektir.
Örnek 9 – Mükellef,
bağlı olduğu vergi dairesine olan 30.000,-TL borcunu 6111 sayılı Kanunun 2 nci maddesi kapsamında yapılandırmış ve 18 taksitte
ödeme seçeneğini tercih etmiştir. Yapılandırma sonrası katsayı dahil olmak üzere her bir taksit tutarı 1.000,-TL olarak
hesaplanmıştır.
Mükellef, 2011 takvim yılına ilişkin ilk taksitini
süresinde ödedikten sonra geri kalan taksitlere karşılık herhangi bir
ödemede bulunmadığından Kanundan yararlanma hakkını kaybetmiştir.
Vergi dairesi mükellefin Kanundan yararlanma hakkı sona
erdikten sonra, 15/2/2012 tarihinde yapılandırılan
borçlarına karşılık 28.500,-TL cebren tahsilat yapmıştır.
Geçici 19 uncu maddenin yürürlüğe girmesinden sonra
vergi dairesi mükelleften cebren tahsil ettiği tutarı yapılandırılan
borçlarına geç ödeme zammını da dikkate alarak mahsup edecektir.
Buna göre, cebren yapılan tahsilat en eski vadeli Temmuz
2011 ayına ilişkin taksitten başlamak üzere Ocak 2012 ayı taksiti dahil tahsilat tarihi itibarıyla geç ödeme zammı
hesaplanarak mahsup edilecektir. Mart 2012 ayından itibaren ödenmesi
gereken on üç taksite ise geç ödeme zammı hesaplanmayacaktır.
Bu durumda, Temmuz 2011 ayı
taksitine karşılık 98,-TL, Eylül 2011 ayı taksitine karşılık 70,-TL, Kasım
2011 ayı taksitine karşılık 42,-TL, Ocak 2012 ayı taksitine karşılık 14,-TL
olmak üzere hesaplanan 224,-TL geç ödeme zammı ile ödenmemiş taksit tutarı
toplamı olan 17.000,-TL cebren tahsil edilen 28.500,-TL’den mahsup
edilecektir. Mahsup sonrası kalan (28.500-17.224=)11.276,-TL
mükellefe 6183 sayılı Kanunun 23 üncü maddesi hükmüne göre red ve iade edilecektir. Ayrıca 6111 sayılı Kanunun 18
inci maddesi gereğince ödemenin yapıldığı tarih itibarıyla katsayı
düzeltmesinin yapılması gerektiği tabiidir.
III – DİĞER
HUSUSLAR
1
– 6111
sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesi ile anılan Kanuna göre başvuru
sırasında tercih edilen ödeme sürelerinde herhangi bir değişiklik
yapılmamış sadece Kanun hükümlerinin ihlal edilmesinden dolayı ödenemeyen
tutarlara ilişkin olarak bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden
ayın başından itibaren dört aylık bir ek süre verilmek suretiyle bu süre
içerisinde ödemelerini yapan borçlulara 6111 sayılı Kanun hükümlerinden
yeniden yararlanabilme hakkı sağlanmıştır.
Bu nedenle, 6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu
maddesiyle getirilen düzenlemeden yararlanmak isteyen mükelleflerden ayrıca
yazılı başvuru aranılmayacaktır. Ancak, Kanun kapsamında yapılandırılan
borçlara karşılık cebren veya rızaen tahsil
edilen tutarların Kanun hükümlerine göre mahsubu gerektiğinden mahsup
sonrası ödenecek tutarlarda değişiklik meydana gelebilecektir. Bu durumda
olan borçluların ödenecek tutarları öğrenebilmeleri için ödemelerini
yapmadan önce ilgili vergi dairesi ile irtibata geçmesi gerekmektedir.
2 – 6111
sayılı Kanunun 6, 7, 8, 10 ve 11 inci maddelerinden yararlanan
mükelleflerin ödemeleri gereken tutarları süresinde ödememeleri halinde
Kanun hükümleri ihlal olmadığından, bu hükümler kapsamında ödenecek tutarlar
için 6111 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesi kapsamında herhangi bir
ödeme süresi uzatımı söz konusu değildir.
3 – 6111
sayılı Kanun hükümlerini ihlal ettikten sonra, ihlale konu borçlarını 6183
sayılı Kanunun 48 inci maddesi çerçevesinde tecil ve taksitlendirme
hükümlerine göre ödemekte olan mükelleflerin, 6111 sayılı Kanunun geçici 19
uncu maddesi hükmünden yararlanmak istemeleri halinde ilgili vergi
dairelerine başvurmaları ve yapılandırmanın ihya edilmesini talep etmeleri
gerekmektedir.
Bu durumdaki mükelleflerin 6111 sayılı Kanunun geçici 19
uncu maddesi hükmünden yararlanmak istemeleri halinde, 6183 sayılı Kanunun
48 inci maddesi kapsamında yapılan ödemeler (tecil faizi dahil)
yapılandırılan borçlara karşılık bu Tebliğin (II/7) numaralı bölümünde
yapılan açıklamalar dikkate alınarak mahsup edilecektir.
4 – Yüksek
Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna (YURTKUR) olan öğrenim ve katkı kredisi
borçlarını yapılandırmak üzere vergi dairesine başvuruda bulunan ancak 6111
sayılı Kanun hükümlerini ihlal eden borçlulardan ihlal tarihinden sonra
cebren ya da rızaen yapılan tahsilatlar
YURTKUR’a aktarıldığından, geçici 19 uncu madde
kapsamında red ve iadesi gereken bir tutarın
bulunması halinde, red ve iade işlemi Kurum
tarafından yapılacak, ancak bu konuda gerekli bilgiler vergi dairesince
Kuruma bildirilecektir. Benzer durumda olan kurum alacaklarına karşılık da
aynı şekilde işlem tesis edilecektir.
5 – 6111
sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesi hükmü kapsamında yapılacak ödemelerde
de Kanunun “Başvuru ve ödeme süresi ile şekli” başlıklı 18 inci maddesinin
ödeme şekline ilişkin hükümleri ile “Süresinde ödenmeyen taksitler”
başlıklı 19 uncu maddesinin ikinci fıkrası hükümlerinin uygulanacağı
tabiidir.
6 – 6111
sayılı Kanuna göre başvuruda bulunan ve borçları Kanuna göre
taksitlendirilen mükellefler tarafından, vergi borçlarının olup olmadığına
dair yazı istenilmesi halinde taksitlendirme ihlal edilmediği sürece bu
borçları için vadesi geçmiş borcun bulunmadığına dair yazı verilmektedir.
Geçici 19 uncu madde kapsamında borçlarını ödeme imkanına kavuşan
mükelleflerin, maddenin yürürlüğe girdiği 15/6/2012 tarihi ila ödeme
süresinin son günü olan 31/10/2012 (bu tarih dahil)
tarihleri arasında Kanundan yararlanma imkanları bulunduğundan, bu tarihler
arasında talep edecekleri vergi borçlarının olup olmadığına dair yazının
verilmesi sırasında Kanun kapsamında ödeyecekleri borçları dikkate
alınmayacaktır.
Tebliğ olunur.
|