TAPU KANUNU
VE KADASTRO KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA
İLİŞKİN KANUN
Kanun No. 6302 Kabul
Tarihi: 3/5/2012
MADDE 1 – 22/12/1934 tarihli ve
2644 sayılı Tapu Kanununun 35 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 35 – Kanuni sınırlamalara uyulmak kaydıyla,
uluslararası ikili ilişkiler yönünden ve ülke menfaatlerinin gerektirdiği
hallerde Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen ülkelerin vatandaşı olan
yabancı uyruklu gerçek kişiler Türkiye’de taşınmaz ve sınırlı ayni hak
edinebilirler. Yabancı uyruklu gerçek kişilerin edindikleri taşınmazlar ile
bağımsız ve sürekli nitelikteki sınırlı ayni hakların toplam alanı, özel
mülkiyete konu ilçe yüz ölçümünün yüzde onunu ve kişi başına ülke genelinde
otuz hektarı geçemez. Bakanlar Kurulu kişi başına ülke genelinde
edinilebilecek miktarı iki katına kadar artırmaya yetkilidir.
Yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre
kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketleri ancak özel kanun hükümleri
çerçevesinde taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinebilirler. Bu ticaret
şirketleri dışındakiler taşınmaz edinemez ve lehlerine sınırlı ayni hak
tesis edilemez. Bu ticaret şirketleri ile yabancı uyruklu gerçek kişiler
lehine taşınmaz rehni tesisinde bu maddede yer
alan sınırlamalar uygulanmaz.
Bakanlar Kurulu, ülke
menfaatlerinin gerektiği hallerde yabancı uyruklu gerçek kişiler ile
yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe
sahip ticaret şirketlerinin taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinimlerini;
ülke, kişi, coğrafi bölge, süre, sayı, oran, tür, nitelik, yüzölçüm ve miktar olarak belirleyebilir,
sınırlandırabilir, kısmen veya tamamen durdurabilir veya yasaklayabilir.
Yabancı uyruklu gerçek kişiler ve yabancı ülkelerde
kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret
şirketleri, satın aldıkları yapısız taşınmazda geliştireceği projeyi iki
yıl içinde ilgili Bakanlığın onayına sunmak zorundadır. İlgili Bakanlıkça
başlama ve bitirilme süresi belirlenerek onaylanan proje tapu kütüğünün
beyanlar hanesine kaydedilmek üzere taşınmazın bulunduğu tapu müdürlüğüne
gönderilir. Onaylanan projenin süresi içinde gerçekleştirilip
gerçekleştirilmediği ilgili Bakanlıkça takip edilir.
Askeri yasak bölgeler,
askeri güvenlik bölgeleri ile stratejik bölgelere ait harita ve koordinat
değerleri bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde ve
bu yerlere ait değişiklik kararlarına ait harita ve koordinat değerleri
değişikliklerin yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde Millî Savunma
Bakanlığınca, özel güvenlik bölgeleri ve değişiklik kararlarına ait harita
ve koordinat değerleri ise İçişleri Bakanlığınca aynı sürede Tapu ve
Kadastro Genel Müdürlüğünün bağlı olduğu Bakanlığa verilir. Bu Kanunun
yürürlük tarihinden itibaren bir yıl sonra bu fıkra uyarınca gönderilen
belge ve bilgilere göre tapu işlemleri yürütülür.
Bu madde hükümlerine aykırı
olarak edinilen, edinim amacına aykırı kullanıldığı ilgili Bakanlık ve
idarelerce tespit edilen, süresi içinde ilgili Bakanlığa başvurulmayan veya
süresi içinde projeleri gerçekleştirilmeyenler ile bu maddenin birinci
fıkrası kapsamındaki sınırlamalar dışında miras yoluyla edinilen
taşınmazlar ve sınırlı ayni haklar, Maliye Bakanlığınca verilecek bir yılı
geçmeyen süre içinde maliki tarafından tasfiye edilmediği takdirde tasfiye
edilerek bedele çevrilir ve bedeli hak sahibine ödenir.”
MADDE 2 – 2644 sayılı
Kanunun 36 ncı maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“MADDE 36 – 29/5/2009 tarihli
ve 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 28 inci maddesi kapsamındaki kişiler
hariç olmak üzere yabancı uyruklu gerçek kişilerin, yabancı ülkelerin
kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişilerin ve uluslararası kuruluşların
yüzde elli veya daha fazla oranda hissesine sahip oldukları veya yönetim
hakkını haiz kişilerin çoğunluğunu atayabilme veya görevden alabilme
yetkisine sahip oldukları Türkiye’de kurulu tüzel kişiliğe sahip şirketler,
ana sözleşmelerinde belirtilen faaliyet konularını yürütmek üzere taşınmaz
mülkiyeti veya sınırlı ayni hak edinebilir ve kullanabilirler.
Birinci fıkrada belirtilen şirketlerin Türkiye’de kurulu başka bir şirkete doğrudan veya
dolaylı olarak ortak olması durumunda, yabancı yatırımcının ortak olunan
şirketteki nihai ortaklık oranının yüzde elli veya daha fazla olması
halinde; yabancı yatırımcıların, taşınmaz maliki yerli sermayeli
şirketlerin hisselerinin yüzde elli veya daha fazlasını doğrudan veya
dolaylı olarak edinmesi ve taşınmaz maliki mevcut yabancı sermayeli
şirketlerde yabancı yatırımcıların ortaklık oranının hisse devri sonucunda
yüzde elli veya daha fazlasına ulaşması durumunda da aynı esaslar
geçerlidir.
18/12/1981 tarihli ve
2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu hükümleri
saklı kalmak kaydıyla bu şirketlerin, askeri yasak bölgeler, askeri
güvenlik bölgeleri ve aynı Kanunun 28 inci maddesi çerçevesinde belirlenen
bölgelerdeki taşınmaz mülkiyeti edinimleri Genelkurmay Başkanlığının ya da
yetkilendireceği komutanlıkların; özel güvenlik bölgelerindeki taşınmaz
mülkiyeti edinimleri ise taşınmazın bulunduğu yerdeki valiliğin iznine
tabidir. Bu fıkra kapsamında yapılacak değerlendirmelerde, edinimin ülke
güvenliğine uygunluğu esas alınır.
Yukarıdaki fıkralar kapsamı dışında kalan yabancı
sermayeli şirketler, yerli sermayeli şirketlerin tabi olduğu hükümler
çerçevesinde taşınmaz mülkiyeti ve sınırlı ayni hak edinebilir ve
kullanabilirler.
Taşınmaz rehni tesisinde,
taşınmaz rehninin paraya çevrilmesi kapsamındaki
mülkiyet edinimlerinde, şirket birleşmelerinden ve bölünmelerinden doğan
taşınmaz mülkiyeti ve sınırlı ayni hak naklinde, organize sanayi bölgeleri,
endüstri bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri ve serbest bölgeler gibi
özel yatırım bölgelerindeki taşınmaz mülkiyeti ve sınırlı ayni hak
edinimlerinde ve ilgili mevzuata göre belli sürede elden çıkarma
zorunluluğunun devam etmesi kaydıyla bankaların, 19/10/2005
tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu çerçevesinde kredi olarak sayılan
işlemler nedeniyle ya da alacaklarını tahsil amacıyla edindikleri
taşınmazlarda bu madde hükümleri uygulanmaz.
Bu madde kapsamında edinilen taşınmazların kullanımı,
valiliklerce tapu kayıtları çerçevesinde belli aralıklarla izlenir.
Bu madde hükümlerine aykırı şekilde edinildiği veya
kullanıldığı tespit edilen taşınmazlar ve sınırlı ayni haklar, Maliye
Bakanlığınca verilecek süre içinde maliki tarafından tasfiye edilmediği
takdirde tasfiye edilerek bedele çevrilir ve bedeli hak sahibine ödenir.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar,
ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerinin alınmasını müteakip Ekonomi
Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 3 – 2644 sayılı
Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
“EK MADDE 1 – Ölüm tarihinden itibaren en geç iki yıl
içinde tapu sicilinde miras intikalinin gerçekleşmemesi halinde tapu
müdürlüğü, mirasçılık belgesi düzenlenmesi için yargıya başvurabilir. Tapu
müdürlüğü mirasçılık belgesine göre tapu sicili kayıtlarını elbirliği
mülkiyeti şeklinde tescil ederek güncelleştirir. Tapu müdürlüğünün bu yetki
kapsamındaki başvuruları her türlü gider, vergi, resim veya harçtan
muaftır.”
MADDE 4 – 21/6/1987 tarihli ve
3402 sayılı Kadastro Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (B)
bendinin (c) alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“c) Kayıt sahibinin yirmi yıl önce gaipliğine hüküm
verilmiş veya tapu sicilinden malikin kim olduğu anlaşılamamış ise
çekişmesiz ve aralıksız yirmi yıl müddetle ve malik sıfatıyla zilyet
bulunan kimse adına tespit olunur.”
MADDE 5 – Bu Kanunun;
a) 2 nci maddesi yayımı
tarihinden üç ay sonra,
b) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,
yürürlüğe girer.
MADDE 6 – Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
17/5/2012
|