AİLENİN
KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN
ÖNLENMESİNE
DAİR KANUN
Kanun No. 6284 Kabul
Tarihi: 8/3/2012
BİRİNCİ
BÖLÜM
Amaç,
Kapsam, Temel İlkeler ve Tanımlar
Amaç, kapsam
ve temel ilkeler
MADDE 1 – (1) Bu
Kanunun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan
kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip
mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla
alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
(2) Bu Kanunun uygulanmasında ve gereken hizmetlerin
sunulmasında aşağıdaki temel ilkelere uyulur:
a) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile Türkiye’nin taraf
olduğu uluslararası sözleşmeler, özellikle Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile
İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi
Sözleşmesi ve yürürlükteki diğer kanuni düzenlemeler esas alınır.
b) Şiddet mağdurlarına verilecek destek ve hizmetlerin
sunulmasında temel insan haklarına dayalı, kadın erkek eşitliğine duyarlı,
sosyal devlet ilkesine uygun, adil, etkili ve süratli bir usul izlenir.
c) Şiddet mağduru ve şiddet uygulayan için alınan tedbir
kararları insan onuruna yaraşır bir şekilde yerine getirilir.
ç) Bu Kanun kapsamında kadınlara yönelik cinsiyete
dayalı şiddeti önleyen ve kadınları cinsiyete dayalı şiddetten koruyan özel
tedbirler ayrımcılık olarak yorumlanamaz.
Tanımlar
MADDE 2 – (1) Bu
Kanunda yer alan;
a) Bakanlık: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını,
b) Ev içi şiddet: Şiddet mağduru ve şiddet uygulayanla
aynı haneyi paylaşmasa da aile veya hanede ya da aile mensubu sayılan diğer
kişiler arasında meydana gelen her türlü fiziksel, cinsel, psikolojik ve
ekonomik şiddeti,
c) Hâkim: Aile mahkemesi hâkimini,
ç) Kadına yönelik şiddet: Kadınlara, yalnızca kadın
oldukları için uygulanan veya kadınları etkileyen cinsiyete dayalı bir
ayrımcılık ile kadının insan hakları ihlaline yol açan ve bu Kanunda şiddet
olarak tanımlanan her türlü tutum ve davranışı,
d) Şiddet: Kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya
ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya
sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da
özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda
meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü
tutum ve davranışı,
e) Şiddet mağduru: Bu Kanunda şiddet olarak tanımlanan
tutum ve davranışlara doğrudan ya da dolaylı olarak maruz kalan veya kalma
tehlikesi bulunan kişiyi ve şiddetten etkilenen veya etkilenme tehlikesi
bulunan kişileri,
f) Şiddet önleme ve izleme merkezleri: Şiddetin
önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına
yönelik destek ve izleme hizmetlerinin verildiği, çalışmalarını yedi gün yirmidört saat esası ile yürüten merkezleri,
g) Şiddet uygulayan: Bu Kanunda şiddet olarak tanımlanan
tutum ve davranışları uygulayan veya uygulama tehlikesi bulunan kişileri,
ğ) Tedbir kararı: Bu Kanun kapsamında, şiddet mağdurları
ve şiddet uygulayanlar hakkında hâkim, kolluk görevlileri ve mülkî amirler
tarafından, istem üzerine veya resen verilecek tedbir kararlarını,
ifade eder.
İKİNCİ
BÖLÜM
Koruyucu ve
Önleyici Tedbirlere İlişkin Hükümler
Mülkî amir
tarafından verilecek koruyucu tedbir kararları
MADDE 3 – (1) Bu
Kanun kapsamında korunan kişilerle ilgili olarak aşağıdaki tedbirlerden
birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere mülkî amir
tarafından karar verilebilir:
a) Kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu
yerde veya başka bir yerde uygun barınma yeri sağlanması.
b) Diğer kanunlar kapsamında yapılacak yardımlar saklı
kalmak üzere, geçici maddi yardım yapılması.
c) Psikolojik, meslekî, hukukî ve sosyal bakımdan
rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi.
ç) Hayatî tehlikesinin bulunması hâlinde, ilgilinin
talebi üzerine veya resen geçici koruma altına alınması.
d) Gerekli olması hâlinde,
korunan kişinin çocukları varsa çalışma yaşamına katılımını desteklemek
üzere dört ay, kişinin çalışması hâlinde ise iki aylık süre ile sınırlı
olmak kaydıyla, on altı yaşından büyükler için her yıl belirlenen aylık net
asgari ücret tutarının yarısını geçmemek ve belgelendirilmek kaydıyla
Bakanlık bütçesinin ilgili tertibinden karşılanmak suretiyle kreş imkânının
sağlanması.
(2) Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci
fıkranın (a) ve (ç) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk
amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı
tarihi takip eden ilk işgünü içinde mülkî amirin onayına sunar. Mülkî amir
tarafından kırksekiz saat içinde onaylanmayan
tedbirler kendiliğinden kalkar.
Hâkim
tarafından verilecek koruyucu tedbir kararları
MADDE 4 – (1) Bu
Kanun kapsamında korunan kişilerle ilgili olarak aşağıdaki koruyucu
tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere hâkim
tarafından karar verilebilir:
a) İşyerinin değiştirilmesi.
b) Kişinin evli olması hâlinde müşterek yerleşim
yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi.
c) 22/11/2001 tarihli ve 4721
sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı hâlinde ve korunan kişinin
talebi üzerine tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması.
ç) Korunan kişi bakımından hayatî tehlikenin bulunması
ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının
anlaşılması hâlinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 27/12/2007 tarihli ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu
hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin
değiştirilmesi.
Hâkim
tarafından verilecek önleyici tedbir kararları
MADDE 5 – (1) Şiddet
uygulayanlarla ilgili olarak aşağıdaki önleyici tedbirlerden birine,
birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere hâkim tarafından karar
verilebilir:
a) Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi,
hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda
bulunmaması.
b) Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl
uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi.
c) Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta,
okula ve işyerine yaklaşmaması.
ç) Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel
ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması,
kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması.
d) Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete
uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına
ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması.
e) Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına
zarar vermemesi.
f) Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette
rahatsız etmemesi.
g) Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen
silahları kolluğa teslim etmesi.
ğ) Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse
bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi.
h) Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da
uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde
iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması,
bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve
tedavisinin sağlanması.
ı) Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için
başvurması ve tedavisinin sağlanması.
(2) Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci
fıkranın (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk
amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı
tarihi takip eden ilk işgünü içinde hâkimin onayına sunar. Hâkim tarafından
yirmidört saat içinde onaylanmayan tedbirler
kendiliğinden kalkar.
(3) Bu Kanunda belirtilen tedbirlerle birlikte hâkim, 3/7/2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununda
yer alan koruyucu ve destekleyici tedbirler ile 4721 sayılı Kanun
hükümlerine göre velayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması
hususlarında karar vermeye yetkilidir.
(4) Şiddet uygulayan, aynı zamanda ailenin geçimini
sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre
nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla hâkim, şiddet mağdurunun yaşam
düzeyini göz önünde bulundurarak talep edilmese dahi tedbir nafakasına
hükmedebilir.
Suçlara
ilişkin saklı tutulan hükümler
MADDE 6 – (1) Kişinin
silah bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmasının suç
oluşturması dolayısıyla ya da fiilinin başka bir suç oluşturması nedeniyle;
a) Soruşturma ve kovuşturma evresinde koruma
tedbirlerine veya denetimli serbestlik tedbirlerine,
b) Mahkûmiyet hâlinde ceza veya güvenlik tedbirlerinin
infazına ve bu çerçevede uygulanabilecek olan denetimli serbestlik
tedbirlerine,
ilişkin kanun
hükümleri saklıdır.
İhbar
MADDE 7 – (1) Şiddet
veya şiddet uygulanma tehlikesinin varlığı hâlinde herkes bu durumu resmi
makam veya mercilere ihbar edebilir. İhbarı alan kamu görevlileri bu Kanun
kapsamındaki görevlerini gecikmeksizin yerine getirmek ve uygulanması
gereken diğer tedbirlere ilişkin olarak yetkilileri haberdar etmekle
yükümlüdür.
Tedbir kararının
verilmesi, tebliği ve gizlilik
MADDE 8 – (1) Tedbir
kararı, ilgilinin talebi, Bakanlık veya kolluk görevlileri ya da Cumhuriyet
savcısının başvurusu üzerine verilir. Tedbir kararları en çabuk ve en kolay
ulaşılabilecek yer hâkiminden, mülkî amirden ya da kolluk biriminden talep
edilebilir.
(2) Tedbir kararı ilk defasında en çok altı ay için
verilebilir. Ancak şiddet veya şiddet uygulanma tehlikesinin devam
edeceğinin anlaşıldığı hâllerde, resen, korunan kişinin ya da Bakanlık veya
kolluk görevlilerinin talebi üzerine tedbirlerin süresinin veya şeklinin
değiştirilmesine, bu tedbirlerin kaldırılmasına veya aynen devam etmesine
karar verilebilir.
(3) Koruyucu tedbir kararı verilebilmesi için, şiddetin
uygulandığı hususunda delil veya belge aranmaz. Önleyici tedbir kararı,
geciktirilmeksizin verilir. Bu kararın verilmesi, bu Kanunun amacını
gerçekleştirmeyi tehlikeye sokabilecek şekilde geciktirilemez.
(4) Tedbir kararı, korunan kişiye ve şiddet uygulayana
tefhim veya tebliğ edilir. Tedbir talebinin reddine ilişkin karar ise
sadece korunan kişiye tebliğ edilir. Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde
ilgili kolluk birimi tarafından verilen tedbir kararı şiddet uygulayana bir
tutanakla derhâl tebliğ edilir.
(5) Tedbir kararının tefhim ve tebliğ işlemlerinde,
tedbir kararına aykırılık hâlinde şiddet uygulayan hakkında zorlama
hapsinin uygulanacağı ihtarı yapılır.
(6) Gerekli bulunması hâlinde, tedbir kararı ile
birlikte talep üzerine veya resen, korunan kişi ve diğer aile bireylerinin
kimlik bilgileri veya kimliğini ortaya çıkarabilecek bilgileri ve adresleri
ile korumanın etkinliği bakımından önem taşıyan diğer bilgileri, tüm resmi
kayıtlarda gizli tutulur. Yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres
tespit edilir. Bu bilgileri hukuka aykırı olarak başkasına veren, ifşa eden
veya açıklayan kişi hakkında 26/9/2004 tarihli ve
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.
(7) Talep hâlinde ilgililere kişisel eşya ve
belgelerinin kolluk marifetiyle teslimi sağlanır.
İtiraz
MADDE 9 – (1) Bu
Kanun hükümlerine göre verilen kararlara karşı tefhim veya tebliğ
tarihinden itibaren iki hafta içinde ilgililer tarafından aile mahkemesine
itiraz edilebilir.
(2) Hâkim tarafından verilen
tedbir kararlarına itiraz üzerine dosya, o yerde aile mahkemesinin birden fazla
dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son
numaralı daire için birinci daireye, o yerde aile mahkemesinin tek dairesi
bulunması hâlinde asliye hukuk mahkemesine, aile mahkemesi hâkimi ile
asliye hukuk mahkemesi hâkiminin aynı hâkim olması hâlinde ise en yakın
asliye hukuk mahkemesine gecikmeksizin gönderilir.
(3) İtiraz mercii kararını bir hafta içinde verir.
İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir.
Tedbir
kararlarının bildirimi ve uygulanması
MADDE 10 – (1) Bu
Kanun hükümlerine göre alınan tedbir kararları, Bakanlığın ilgili il ve
ilçe müdürlükleri ile verilen kararın niteliğine göre Cumhuriyet
başsavcılığına veya kolluğa en seri vasıtalarla bildirilir.
(2) Bu Kanun kapsamında ilgili mercilere yapılan
başvurular ile bu başvuruların kabul ya da reddine ilişkin kararlar,
başvuru yapılan merci tarafından Bakanlığın ilgili il ve ilçe
müdürlüklerine derhâl bildirilir.
(3) Korunan kişinin geçici koruma altına alınmasına
ilişkin koruyucu tedbir kararı ile şiddet uygulayan hakkında verilen
önleyici tedbir kararlarının yerine getirilmesinden, hakkında koruyucu veya
önleyici tedbir kararı verilen kişilerin yerleşim yeri veya bulunduğu ya da
tedbirin uygulanacağı yer kolluk birimi görevli ve yetkilidir.
(4) Tedbir kararının, kolluk amirince verilip
uygulandığı veya korunan kişinin kollukta bulunduğu hâllerde, kolluk
birimleri tarafından kişi, Bakanlığın ilgili il veya ilçe müdürlüklerine
ivedilikle ulaştırılır; bunun mümkün olmaması hâlinde giderleri Bakanlık
bütçesinin ilgili tertibinden karşılanmak üzere kendisine ve
beraberindekilere geçici olarak barınma imkânı sağlanır.
(5) Tedbir kararının ilgililere tefhim veya tebliğ
edilmemesi, kararın uygulanmasına engel teşkil etmez.
(6) Hakkında barınma yeri sağlanmasına karar verilen
kişiler, Bakanlığa ait veya Bakanlığın gözetim ve denetimi altında bulunan
yerlere yerleştirilir. Barınma yerlerinin yetersiz kaldığı hâllerde korunan
kişiler; mülkî amirin, acele hâllerde kolluğun veya Bakanlığın talebi
üzerine kamu kurum ve kuruluşlarına ait sosyal tesis, yurt veya benzeri
yerlerde geçici olarak barındırılabilir.
(7) İşyerinin değiştirilmesi yönündeki tedbir kararı,
kişinin tabi olduğu ilgili mevzuat hükümlerine göre yetkili merci veya kişi
tarafından yerine getirilir.
Kolluk
görevleri
MADDE 11 – (1) Kolluk
görevleri, kolluğun merkez ve taşra teşkilâtında bu Kanunda belirtilen
hizmetlerle ilgili olarak, çocuk ve kadının insan hakları ile kadın erkek
eşitliği konusunda eğitim almış ve ilgili kolluk birimlerince belirlenmiş
olan yeteri kadar personel tarafından yerine getirilir.
Teknik
yöntemlerle takip
MADDE 12 – (1) Bu
Kanun hükümlerine göre verilen tedbir kararlarının uygulanmasında hâkim
kararı ile teknik araç ve yöntemler kullanılabilir. Ancak, bu suretle,
kişilerin ses ve görüntüleri dinlenemez, izlenemez ve kayda alınamaz.
(2) Teknik araç ve yöntemlerle takibe ilişkin usul ve
esaslar yönetmelikle düzenlenir.
Tedbir
kararlarına aykırılık
MADDE 13 – (1) Bu
Kanun hükümlerine göre hakkında tedbir kararı verilen şiddet uygulayan, bu
kararın gereklerine aykırı hareket etmesi hâlinde, fiili bir suç oluştursa
bile ihlal edilen tedbirin niteliğine ve aykırılığın ağırlığına göre hâkim
kararıyla üç günden on güne kadar zorlama hapsine tabi tutulur.
(2) Tedbir kararının gereklerine aykırılığın her
tekrarında, ihlal edilen tedbirin niteliğine ve aykırılığın ağırlığına göre
zorlama hapsinin süresi onbeş günden otuz güne
kadardır. Ancak zorlama hapsinin toplam süresi altı ayı geçemez.
(3) Zorlama hapsine ilişkin kararlar, Cumhuriyet
başsavcılığınca yerine getirilir. Bu kararlar Bakanlığın ilgili il ve ilçe
müdürlüklerine bildirilir.
ÜÇÜNCÜ
BÖLÜM
Merkezlerin
Kurulması, Destek Hizmetleri ve
Kurumlararası
Koordinasyon
Şiddet
önleme ve izleme merkezlerinin kurulması
MADDE
14 –
(1) Bakanlık, gerekli uzman personelin görev yaptığı ve tercihen kadın
personelin istihdam edildiği, şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici
tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme
hizmetlerinin verildiği, çalışmalarını yedi gün yirmidört
saat esasına göre yürüten, çalışma usul ve esasları yönetmelikle
belirlenen, şiddet önleme ve izleme merkezlerini kurar.
(2) Kurulan merkezlerde şiddetin önlenmesi ile koruyucu
ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik izleme
çalışmaları yapılır ve destek hizmetleri verilir.
Destek
hizmetleri
MADDE 15 – (1) Bu
Kanun kapsamında şiddetin önlenmesi ve verilen tedbir kararlarının etkin
olarak uygulanmasının izlenmesi bakımından şiddet önleme ve izleme
merkezleri tarafından verilecek destek hizmetleri şunlardır:
a) Koruyucu ve önleyici tedbir kararları ile zorlama
hapsinin verilmesine ve uygulanmasına ilişkin veri toplayarak bilgi bankası
oluşturmak, tedbir kararlarının sicilini tutmak.
b) Korunan kişiye verilen barınma, geçici maddi yardım,
sağlık, adlî yardım hizmetleri ve diğer hizmetleri koordine etmek.
c) Gerekli hâllerde tedbir kararlarının alınmasına ve
uygulanmasına yönelik başvurularda bulunmak.
ç) Bu Kanun kapsamındaki şiddetin sonlandırılmasına
yönelik bireysel ve toplumsal ölçekte programlar hazırlamak ve uygulamak.
d) Bakanlık bünyesinde kurulan çağrı merkezinin bu
Kanunun amacına uygun olarak yaygınlaştırılması ve yapılan müracaatların
izlenmesini sağlamak.
e) Bu Kanun kapsamındaki şiddetin sonlandırılması için
çalışan ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapmak.
(2) Korunan kişilerle ilgili olarak şiddet önleme ve
izleme merkezleri tarafından verilecek destek hizmetleri şunlardır:
a) Kişiye hakları, destek alabilecekleri kurumlar, iş
bulma ve benzeri konularda rehberlik etmek ve meslek edindirme kurslarına
katılmasına yönelik faaliyetlerde bulunmak.
b) Verilen tedbir kararıyla ulaşılmak istenen amacın
gerçekleşmesine yönelik önerilerde bulunmak ve yardımlar yapmak.
c) Tedbir kararlarının uygulanmasının sonuçlarını ve
kişiler üzerindeki etkilerini izlemek.
ç) Psiko-sosyal ve ekonomik
sorunların çözümünde yardım ve danışmanlık yapmak.
d) Hâkimin isteği üzerine; kişinin geçmişi, ailesi,
çevresi, eğitimi, kişisel, sosyal, ekonomik ve psikolojik durumu hakkında ayrıntılı
sosyal araştırma raporu hazırlayıp sunmak.
e) İlgili merci tarafından istenilmesi hâlinde,
tedbirlerin uygulanmasının sonuçları ve ilgililer üzerindeki etkilerine
dair rapor hazırlamak.
f) 29/5/1986 tarihli ve 3294
sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu hükümleri uyarınca
maddi destek sağlanması konusunda gerekli rehberliği yapmak.
(3) Şiddet uygulayanla ilgili olarak şiddet önleme ve
izleme merkezleri tarafından verilecek destek hizmetleri şunlardır:
a) Hâkimin isteği üzerine; kişinin geçmişi, ailesi,
çevresi, eğitimi, kişisel, sosyal, ekonomik ve psikolojik durumu ile diğer
kişiler ve toplum açısından taşıdığı risk hakkında ayrıntılı sosyal
araştırma raporu hazırlayıp sunmak.
b) İlgili makam veya merci tarafından istenilmesi hâlinde,
tedbirlerin uygulanmasının sonuçları ve ilgililer üzerindeki etkilerine
dair rapor hazırlamak.
c) Teşvik edici, aydınlatıcı ve yol gösterici mahiyette
olmak üzere kişinin;
1) Öfke kontrolü, stresle başa çıkma, şiddeti önlemeye
yönelik farkındalık sağlayarak tutum ve davranış
değiştirmeyi hedefleyen eğitim ve rehabilitasyon
programlarına katılmasına,
2) Alkol, uyuşturucu, uçucu veya uyarıcı madde
bağımlılığının ya da ruhsal bozukluğunun olması hâlinde, bir sağlık
kuruluşunda muayene veya tedavi olmasına,
3) Meslek edindirme kurslarına katılmasına,
yönelik
faaliyetlerde bulunmak.
(4) Şiddet mağduru ile şiddet uygulayana yönelik
hizmetler, zorunlu hâller dışında farklı birimlerde sunulur.
Kurumlararası koordinasyon ve eğitim
MADDE 16 – (1) Bu
Kanun hükümlerinin yerine getirilmesinde kurumlararası
koordinasyon Bakanlık tarafından gerçekleştirilir.
(2) Kamu kurum ve kuruluşları ile diğer gerçek ve tüzel
kişiler, bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak kendi görev alanına giren
konularda işbirliği ve yardımda bulunmak ve alınan tedbir kararlarını
ivedilikle yerine getirmekle yükümlüdür. Gerçek ve tüzel kişiler, bu Kanun
kapsamında Bakanlık çalışmalarını desteklemek ve ortak çalışmalar yapmak
üzere teşvik edilir.
(3) Türkiye Radyo ve
Televizyon Kurumu ile ulusal, bölgesel ve yerel yayın yapan özel televizyon
kuruluşları ve radyolar, ayda en az doksan dakika kadınların çalışma
yaşamına katılımı, özellikle kadın ve çocukla ilgili olmak üzere şiddetle
mücadele mekanizmaları ve benzeri politikalar konusunda Bakanlık tarafından
hazırlanan ya da hazırlattırılan bilgilendirme materyallerini yayınlamak
zorundadır. Bu yayınlar, asgari otuz dakikası 17.00-22.00 saatleri
arasında olmak üzere 08.00-22.00 saatleri arasında yapılır ve yayınların
kopyaları her ay düzenli olarak Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna teslim
edilir. Bu saatler dışında yapılan yayınlar aylık doksan dakikalık süreye
dâhil edilmez. Bu süreler Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından
denetlenir. Televizyon kuruluşları ve radyolarda yayınlanacak bilgilendirme
materyalleri, Bakanlık birimleri tarafından üniversiteler, ilgili meslek
kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarının da görüşleri alınarak
hazırlanır.
(4) Bu Kanunda öngörülen görevlerin yerine getirilmesi
sırasında kamu kurum ve kuruluşlarının personeli Bakanlık görevlilerine
yardımcı olurlar.
(5) Tüm kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşları, personel ve üyelerinin bu Kanunun etkin
bir biçimde uygulanması amacıyla Bakanlığın hazırlayıp koordine edeceği,
kadının insan hakları ile kadın erkek eşitliği konusunda eğitim
programlarına katılmasını sağlar.
(6) İlköğretim ve ortaöğretim müfredatına, kadının insan
hakları ve kadın erkek eşitliği konusunda eğitime yönelik dersler konulur.
DÖRDÜNCÜ
BÖLÜM
Mali
Hükümler
Geçici
maddi yardım yapılması
MADDE 17 – (1) Bu
Kanun hükümlerine göre geçici maddi yardım yapılmasına karar verilmesi
hâlinde, onaltı yaşından büyükler için her yıl
belirlenen aylık net asgari ücret tutarının otuzda birine kadar günlük
ödeme yapılır. Korunan kişinin birden fazla olması hâlinde, ilave her bir
kişi için bu tutarın yüzde yirmisi oranında ayrıca ödeme yapılır. Ancak,
ödenecek tutar hiçbir şekilde belirlenen günlük ödeme tutarının bir buçuk
katını geçemez. Korunan kişilere barınma yeri sağlanması hâlinde bu fıkrada
belirlenen tutarlar yüzde elli oranında azaltılarak uygulanır.
(2) Bu ödemeler, Bakanlık bütçesine, geçici maddi
yardımlar için konulan ödenekten karşılanır. Yapılan ödemeler, şiddet
uygulayandan tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde tahsil edilir. Bu
şekilde tahsil edilemeyenler 21/7/1953 tarihli ve
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre
ilgili vergi dairesi tarafından takip ve tahsil edilir.
(3) Korunan kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunun
tespiti hâlinde yapılan yardımlar, bu kişiden 6183 sayılı Kanun hükümlerine
göre tahsil edilir.
Nafaka
MADDE 18 – (1) Bu
Kanun hükümlerine göre nafakaya karar verilmesi hâlinde, kararın bir
örneği, resen nafaka alacaklısının veya borçlusunun yerleşim yeri icra
müdürlüğüne gönderilir.
(2) Nafaka ödemekle yükümlü kılınan kişinin Sosyal
Güvenlik Kurumu ile bağlantısı olması durumunda, korunan kişinin başvurusu
aranmaksızın nafaka, ilgilinin aylık, maaş ya da ücretinden icra müdürlüğü tarafından
tahsil edilir. İcra müdürlüklerinin nafakanın tahsili işlemlerine ilişkin
posta giderleri Cumhuriyet başsavcılığının suçüstü ödeneğinden karşılanır.
Sağlık
giderleri
MADDE 19 – (1) Bu
Kanun hükümlerine göre hakkında koruyucu tedbir kararı verilen kişilerden
genel sağlık sigortalısı olmayan ve genel sağlık sigortalısının bakmakla
yükümlü olduğu kişi kapsamına da girmeyen veya genel sağlık sigortası prim
borcu sebebiyle fiilen genel sağlık sigortasından yararlanamayan ya da
diğer mevzuat hükümleri gereğince tedavi yardımından yararlanma hakkı
bulunmayanlar; bu hâllerin devamı süresince, 31/5/2006
tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının
(c) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında, gelir testine tabi
tutulmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılır.
(2) Bu Kanun hükümlerine göre hakkında önleyici tedbir
kararı verilen kişinin aynı zamanda rehabilitasyonunun veya tedavi
edilmesinin gerekli olduğuna karar verilmesi hâlinde, genel sağlık
sigortası kapsamında karşılanmayan rehabilitasyon
hizmetlerine yönelik giderler ile rehabilitasyon hizmetleri kapsamında
verilmesi gereken diğer sağlık hizmetlerinin giderleri Bakanlık bütçesinin
ilgili tertiplerinden karşılanır.
Harçlar ve
masraflardan, vergilerden muafiyet ve davaya katılma
MADDE 20 – (1) Bu
Kanun kapsamındaki başvurular ile verilen kararların icra ve infazı için
yapılan işlemlerden yargılama giderleri, harç, posta gideri ve benzeri
hiçbir ad altında masraf alınmaz. Bu Kanunun 17 nci
maddesi uyarınca yapılan ödemeler gelir vergisi ile veraset ve intikal
vergisinden, bu ödemeler için düzenlenen kâğıtlar ise damga vergisinden
müstesnadır.
(2) Bakanlık, gerekli görmesi hâlinde kadın, çocuk ve
aile bireylerine yönelik olarak uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi
dolayısıyla açılan idarî, cezaî, hukukî her tür davaya ve çekişmesiz
yargıya katılabilir.
BEŞİNCİ
BÖLÜM
Çeşitli ve
Son Hükümler
Kadrolar
MADDE 21 – (1) Ekli
listede yer alan kadrolar ihdas edilerek 13/12/1983
tarihli ve 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde
Kararnamenin eki (I) sayılı cetvelin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına
ait bölümüne eklenmiştir.
Yönetmelik
MADDE 22 – (1) Bu
Kanunun uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar altı ay içinde, Adalet,
İçişleri, Maliye, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıklarının görüşleri alınmak
suretiyle Bakanlık tarafından hazırlanan yönetmeliklerle düzenlenir.
Yürürlükten
kaldırılan hükümler ve atıflar
MADDE 23 – (1) 14/1/1998 tarihli ve 4320 sayılı Ailenin Korunmasına
Dair Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.
(2) Mevzuatta 4320 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu
Kanuna yapılmış sayılır.
(3) Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce 4320 sayılı
Kanun hükümlerine göre verilen kararların uygulanmasına devam olunur.
Şiddet
önleme ve izleme merkezlerinin faaliyete geçmesi
GEÇİCİ
MADDE 1 – (1) Bu Kanunun 14 üncü maddesinde kurulması öngörülen
şiddet önleme ve izleme merkezleri, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten
itibaren iki yıl içinde Bakanlık tarafından belirlenecek illerde pilot
uygulama yapılmak üzere kurulur. Kuruluşları tamamlanıncaya kadar
merkezlerin görevlerinin Bakanlığın hangi birimlerince yürütüleceği
Bakanlık tarafından belirlenir.
Yürürlük
MADDE 24 – (1) Bu
Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 25 – (1) Bu
Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
19/3/2012
LİSTE
KURUMU : AİLE
VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI
TEŞKİLATI :
TAŞRA
İHDAS
EDİLEN KADROLARIN
SINIFI UNVANI DERECESİ SERBEST KADRO ADEDİ TOPLAM
GİH Kuruluş
Müdürü 2 10 10
GİH Kuruluş
Müdürü 3 4 4
TH Sosyolog 3 10 10
TH Sosyolog 4 10 10
TH Sosyolog 5 5 5
TH Sosyolog 7 20 20
SH Psikolog 3 20 20
SH Psikolog 4 20 20
SH Psikolog 5 20 20
SH Psikolog 7 30 30
SH Sosyal
Çalışmacı 3 10 10
SH Sosyal
Çalışmacı 4 10 10
SH Sosyal
Çalışmacı 5 10 10
SH Sosyal
Çalışmacı 7 15 15
SH Çocuk
Gelişimcisi 4 5 5
SH Çocuk
Gelişimcisi 5 5 5
SH Çocuk
Gelişimcisi 7 10 10
SH Çocuk
Gelişimcisi 9 22 22
SH Hemşire 3 4 4
SH Hemşire 4 15 15
SH Hemşire 7 15 15
SH Hemşire 9 50 50
YH Bakıcı
Anne 5 10 10
YH Bakıcı
Anne 7 10 10
YH Bakıcı
Anne 12 22 22
——————— —————
TOPLAM 362 362
|