Anayasa
Mahkemesi Başkanlığından:
Esas Sayısı : 2010/7
Karar Sayısı : 2011/172
Karar Günü : 22.12.2011
İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN
: Gaziantep Vergi
Mahkemesi
İTİRAZIN KONUSU : 31.12.1960 günlü, 193 sayılı Gelir Vergisi
Kanunu’nun, 4.6.2008 günlü, 5766 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle eklenen
geçici 73. maddesinin Anayasa’nın 2. maddesine aykırılığı savıyla iptali
istemidir.
I- OLAY
5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 3. maddesi
kapsamında gelir vergisi stopajı teşvikinden eksik yararlandırılan tutarın iadesi istemiyle açılan davada, itiraz
konusu kuralın Anayasa’ya aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varan
Mahkeme iptali için başvurmuştur.
II- İTİRAZIN GEREKÇESİ
Başvuru kararının gerekçe bölümü
şöyledir:
“İtiraz konusu hüküm
Anayasa’nın 2. maddesine aykırıdır.
Anayasa’nın ‘Cumhuriyetin
Nitelikleri’ başlıklı 2. maddesinde; Türkiye Cumhuriyetinin, toplumun
huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı,
Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirlenen temel ilkelere
dayanan, demokratik laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu
belirtilmektedir.
Anayasa’nın 2. maddesinde
Cumhuriyetin nitelikleri arasında sayılan hukuk devleti, faaliyetlerinde
hukuk kurallarına bağlı olan, vatandaşlarına hukuki güvenlik sağlayan
devlet demektir. Vatandaşlarına hukuki güvenlik sağlaması gereken hukuk
devleti ilkesinin gereklerinden birisi devlet faaliyetlerinin belirli
olmasıdır. Yani, devlet faaliyetlerinin idare edilenlerce önceden belli
ölçüde görülebilir olması gerekmektedir. Devlet faaliyetlerinin belirli
olmasının yasama organını bağlayan yönleri ise; ‘kanunların geriye
yürümezliği’, ‘kazanılmış haklara saygı’ ve ‘suç ve cezaların kanuniliği’
ilkesidir.
Hukuk devletinde
vatandaşlar hukuki güvenlik içinde yaşarlar. Bunun için ise, hangi kurallara
tabi olduklarını önceden bilmeleri ve davranışlarını ona göre ayarlamaları
gerekir. Hukuk devleti ilkesi hukuk kurallarının belirliliği ilkesini
gerektirir. Türk hukuk sisteminde belirlilik şartı gerçekleşmiştir.
Kanunlar Resmi Gazete’de yayımlanır. Bu şartı taşımayan bir kanun
ilgililere uygulanmaz. Keza muhataplarına yükümlülük getiren kanunlar ile
mevcut olan hakları kaldıran kanunlar da geriye yürümez.
Bazı illerde vergi ve
sigorta primi teşvikleri uygulamak, enerji desteği sağlamak ve yatırımlara
bedelsiz arsa ve arazi temin etmek suretiyle yatırımları ve istihdam
imkânlarını arttırmak amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nce kabul
edilen ve 06.02.2004 tarihli 25365 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak
yürürlüğe giren 5084 sayılı
“Yatırımların
ve istihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanun’un “Gelir vergisi stopajı teşviki” başlıklı 3. maddesi ile 31.12.2008
tarihine kadar uygulanmak üzere madde kapsamında yatırım yapan yatırımcılar
tarafından çalıştırılan işçilere ödenen ücretler üzerinden kesilen ve
muhtasar beyanname ile beyan edilerek tahakkuk ettirilen gelir vergisinin
yatırımın yapıldığı yere göre tamamının veya %80’inin terkin edilerek
doğrudan yatırımcıya teşvik olarak aktarılacağı ve bu teşvikin aynı Kanunun
7. maddesinin (h) bendi ile teşvik kapsamına giren illerdeki yeni
yatırımlardan 31.12.2007 tarihine kadar tamamlananlar için 5 yıl,
31.12.2008 tarihine kadar tamamlananlar için 4 yıl, 31.12.2009 tarihine
kadar tamamlananlar için üç yıl süreyle uygulanacağı hüküm altına alınmış;
bilahare 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 01.01.2008 tarihinden itibaren
elde edilecek gelirlere uygulanmak üzere 04.04.2007 tarih ve 5615 sayılı
Kanunun 2. maddesi ile değişik 32. maddesinde, ücret geliri elde edenler
için asgari geçim indirimi düzenlemesine yer verilerek, maddede öngörülen
şekilde hesaplanacak tutarın gelir vergisi matrahından indirim imkânı
tanınmıştır.
193
sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na 01.01.2008 tarihinden itibaren geçerli olmak
üzere 06.06.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5766 sayılı Kanunun 8.
maddesiyle eklenen Geçici 73. maddesinde de, 5084 sayılı Yatırımların ve
İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanun’un 3. maddesi kapsamında gelir vergisi stopajı teşviki uygulanan
ücretlerin vergilendirmesinde, öncelikle Kanunun 32. maddesinde yer alan
asgari geçim indiriminin dikkate alınacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu
düzenlemeler uyarınca, 5084 sayılı Yasa ile teşvik kapsamındaki illerde
yatırım yapan mükelleflere, çalıştırdıkları işçilerin ücretlerinden kesip
beyan ettikleri gelir vergisinin %80’i veya tamamı terkin edilmek suretiyle
doğrudan teşvik olarak aktarımı sağlanmışken, 193 sayılı Gelir Vergisi
Kanununun 32. maddesinde yer alan asgari geçim indirimine ilişkin
düzenlemenin, gelir vergisi stopajı teşviki uygulanan ücretlerin
vergilendirmesinde öncelikle dikkate alınması gerektiği yönündeki aynı
Kanunun geçici 73. maddesindeki düzenleme ile dolaylı yoldan
(yatırımcıların hesapladıkları gelir (stopaj) vergisi matrahını azaltmak suretiyle)
asgari geçim indirimine isabet eden gelir vergisi tutarı kadar gelir
(stopaj) vergisi teşviki ortadan kaldırılmaktadır.
Bu
nedenlerle, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na 01.01.2008 tarihinden
itibaren geçerli olmak üzere 06.06.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5766
sayılı Kanunun 8. maddesiyle eklenen Geçici 73. maddesi, hukuk devletinin
gereklerinden kanunların geriye yürümezliği ve kazanılmış haklara saygı
ilkelerini zedelediği sonucuna ulaşılmakla, söz konusu düzenlemenin
Anayasa’nın 2. maddesine aykırı olduğu kanaatine varılmıştır.
Açıklanan
nedenlerle, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na 01.01.2008 tarihinden
itibaren geçerli olmak üzere 06.06.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5766
sayılı Kanunun 8. maddesiyle eklenen Geçici 73. maddesinin Anayasa’nın 2.
maddesinde yer alan “Hukuk Devleti” ilkesine aykırı olduğu görüldüğünden
iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmasına, kararla birlikte dava
dosyasının onaylı bir örneğinin Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesine ve Anayasa
Mahkemesi’nin bu konuda vereceği karara kadar davanın görüm ve çözümünün
geri bırakılmasına, Anayasa’nın 152. ve 2949 sayılı Anayasa Mahkemesi
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 28’nci maddesi uyarınca,
12.11.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”
III- YASA METİNLERİ
A- İtiraz Konusu Yasa Kuralı
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 4.6.2008 günlü,
5766 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle eklenen geçici 73. maddesi şöyledir:
“(1) 29/1/2004 tarihli ve
5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun’un 3 üncü maddesi kapsamında gelir vergisi stopajı
teşviki uygulanan ücretlerin vergilendirilmesinde, öncelikle Kanun’un 32 nci maddesinde yer alan asgari geçim indirimi dikkate
alınır.
(2) Bu madde hükümlerinin uygulanmasına ilişkin
esas ve usulleri belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”
B- Dayanılan Anayasa Kuralı
Başvuru kararında, Anayasa’nın 2. maddesine
dayanılmıştır.
IV- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 8.
maddesi uyarınca, Haşim KILIÇ, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Sacit
ADALI, Fulya KANTARCIOĞLU, Ahmet AKYALÇIN, Mehmet ERTEN, Fettah OTO, Serdar ÖZGÜLDÜR, Şevket APALAK, Serruh KALELİ ile Zehra Ayla PERKTAŞ’ın
katılımlarıyla yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin
esasının incelenmesine, 25.2.2010 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.
V- ESASIN İNCELENMESİ
Başvuru kararı ve ekleri,
işin esasına ilişkin rapor, itiraz konusu Yasa kuralı, dayanılan Anayasa
kuralı ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup
incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
A- Anlam ve Kapsam
193 sayılı Gelir Vergisi
Kanunu’nun 4.6.2008 günlü, 5766 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle eklenen
geçici 73. maddesinde, 29.1.2004 günlü, 5084 sayılı Yatırımların ve
İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanun’un 3. maddesi kapsamında gelir vergisi stopajı teşviki uygulanan
ücretlerin vergilendirilmesinde, öncelikle Kanun’un 32. maddesinde yer alan
asgari geçim indiriminin dikkate alınacağı, bu madde hükümlerinin
uygulanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemeye Maliye Bakanlığı’nın
yetkili olduğu belirtilmiştir.
Bazı illerde vergi ve sigorta primi teşvikleri
uygulamak, enerji desteği sağlamak ve yatırımlara bedelsiz arsa ve arazi
temin etmek suretiyle yatırımları ve istihdam imkânlarını arttırmak
amacıyla, 6.2.2004 günlü, 25365 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak
yürürlüğe giren, 29.1.2004 günlü, 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın
Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un “Gelir
vergisi stopajı teşviki” başlıklı 3. maddesi ile 31.12.2008 tarihine kadar
uygulanmak üzere madde kapsamında yatırım yapan yatırımcılar tarafından
çalıştırılan işçilere ödenen ücretler üzerinden kesilen ve muhtasar
beyanname ile beyan edilerek tahakkuk ettirilen gelir vergisinin, yatırımın
yapıldığı yere göre tamamının veya %80’inin terkin edilerek doğrudan
yatırımcıya teşvik olarak aktarılacağı hüküm altına alınmıştır. 18.2.2009 günlü, 5838 sayılı Kanunla teşvik süresi
31.12.2009 tarihine kadar uzatılmıştır. 5084 sayılı Kanunun 7. maddesinin
(h) bendi ile de teşvikin, teşvik kapsamına giren illerdeki yeni
yatırımlardan 31.12.2007 tarihine kadar tamamlananlar için beş yıl,
31.12.2008 tarihine kadar tamamlananlar için dört yıl, 31.12.2009 tarihine
kadar tamamlananlar için üç yıl süreyle uygulanacağı öngörülmüştür.
Gelir vergisi stopajı teşviki, teşvik kapsamındaki
illerde, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin çalıştırdıkları
işçilerin ücretleri üzerinden hesaplanan gelir vergisinin, verilecek
muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden terkin edilmesi
suretiyle yapılmaktadır.
193 sayılı Kanun’un 1.1.2008
tarihinden itibaren elde edilecek gelirlere uygulanmak üzere 4.4.2007 günlü, 5615 sayılı Kanun’un 2. maddesi
ile değişik 32. maddesinde, ücret
geliri elde edenler için asgari geçim indirimi düzenlemesine yer verilerek,
maddede öngörülen şekilde hesaplanacak asgari geçim indiriminin gelir
vergisi matrahından indirim imkânı tanınmıştır.
İtiraz konusu kurala göre, ücret üzerinden
hesaplanan gelir stopaj vergisinden öncelikle asgari geçim indirimi tutarı
mahsup edildikten sonra kalan tutar, 5084 sayılı Kanun kapsamında terkine
konu edilecektir. Önceki uygulamada, indirimsiz matrah üzerinden gelir
stopaj vergisi hesaplanırken, geçici 73. madde, 193 sayılı Kanun’un
uygulanmasını öngörerek, bir yandan ücretlilerin matrah farkından
kaynaklanan kayıplarını giderirken, diğer yandan teşvik kapsamındaki
yatırımcıların teşviklerinde geriye dönük kayba neden olmuştur.
Geçici 73. maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve
esaslar, Maliye Bakanlığı tarafından 24.6.2008 günlü, 26916 sayılı Resmî
Gazete’de yayımlanan 267 Seri No’lu Gelir Vergisi
Genel Tebliği ile belirlenmiştir.
5084 sayılı Kanun ile getirilen “gelir vergisi
stopajı teşviki” ile işverenlerin teşvik kapsamında olan işçiler için
ödeyecekleri gelir vergisi yükü, organize sanayi ve endüstri bölgelerinde
faaliyet gösteriyorlarsa tamamen, diğer yerlerde faaliyet gösteriyorlarsa %
80 oranında azaltılmaktadır. Kapsamdaki bütün gelir ve kurumlar vergisi
mükellefleri bu teşvikten yararlanmaktadır. Teşvik uygulamasında, gerekçeye
göre, işverenlere, çalıştırdıkları işçilerin ücretleri üzerinden kesilerek
tahakkuk eden ve vergi dairesine ödenmesi gereken verginin tamamı veya bir
kısmından, istihdamı artırmış olmalarının karşılığı olarak vazgeçilmekte,
böylece sağlamış oldukları istihdamın mali yükü azaltılarak istihdamın
artırılması teşvik edilmektedir.
5084 sayılı Kanun ile teşvik kapsamındaki illerde
yatırım yapan mükelleflere, gelir vergisinin %80’i veya tamamı terkin
edilmek suretiyle doğrudan teşvik olarak aktarımı sağlanmışken, 193 sayılı
Kanun’un 32. maddesinde yer alan asgari geçim indirimine ilişkin
düzenlemenin, gelir vergisi stopajı teşviki uygulanan ücretlerin
vergilendirmesinde öncelikle dikkate alınması gerektiği yönündeki aynı Kanun’un
geçici 73. maddesindeki düzenleme ile yatırımcıların hesapladıkları gelir
vergisi matrahını azaltmak suretiyle asgari geçim indirimine isabet eden
gelir vergisi tutarı kadar gelir vergisi stopajı teşviki geriye dönük
olarak azaltılmakta ya da ortadan kaldırılmaktadır.
İtiraz konusu kuralın, 5084 sayılı Kanun ile 193
sayılı Kanun uygulamasında ortaya çıkan tereddüdün giderilmesi amacıyla
getirildiği, ücretlilerin kaybının önlenmesi için de maddenin 1.1.2008
tarihine kadar geriye yürütüldüğü anlaşılmaktadır.
B-
Anayasa’ya Aykırılık Sorunu
Başvuru kararında, 5084 sayılı Kanun ile teşvik
kapsamındaki illerde yatırım yapan mükelleflere, çalıştırdıkları işçilerin
ücretlerinden kesip beyan ettikleri gelir vergisinin %80’i veya tamamı
terkin edilmek suretiyle doğrudan teşvik olarak aktarımı sağlanmışken, 193
sayılı Kanun’un 32. maddesinde yer alan asgari geçim indirimine ilişkin
düzenlemenin, gelir vergisi stopajı teşviki uygulanan ücretlerin
vergilendirilmesinde öncelikle dikkate alınması gerektiği yönündeki aynı
Kanun’un geçici 73. maddesindeki düzenleme ile yatırımcıların
hesapladıkları gelir vergisi matrahının azaltılması suretiyle asgari geçim
indirimine isabet eden gelir vergisi tutarı kadar gelir vergisi stopajı
teşvikinin geriye dönük olarak ortadan kaldırıldığı, hukuk devletinin
gereklerinden kanunların geriye yürümezliği ve kazanılmış haklara saygı
ilkelerinin zedelendiği, bu nedenle kuralın Anayasa’nın 2. maddesine aykırı
olduğu ileri sürülmüştür.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na 5766 sayılı
Kanun’un 8. maddesiyle eklenen geçici 73. maddede, 5084 sayılı Kanun’un 3.
maddesi kapsamında gelir vergisi stopajı teşviki uygulanan ücretlerin
vergilendirilmesinde, öncelikle 193 sayılı Kanun’un 32. maddesinde yer alan
asgari geçim indiriminin dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. 5766
sayılı Kanun’un 27. maddesinin (c) bendinde, geçici 73. maddenin, 1.1.2008
tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 6.6.2008 günü yürürlüğe girmesi
öngörülmüştür.
Kişilere hukuk güvenliğinin sağlanması,
Anayasa’nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devletinin ön koşullarındandır.
Hukuk devleti, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm
eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal
düzenlemelerinde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını
gerektirir. Hukuk güvenliğinin sağlanması, bu doğrultuda yasaların geleceğe
yönelik öngörülebilir belirlemeler yapılabilmesine olanak verecek kurallar
içermesini gerekli kılar. Geriye dönük düzenlemelerle kişilerin haklarının,
hukuki istikrar ve güvenlik ilkesi gözetilmeden kısıtlanması hukuk devleti
ilkesiyle bağdaşmaz.
Hukuk devletinin gereği olan hukuk güvenliğini
sağlama yükümlülüğü, kural olarak yasaların geriye yürütülmemesini gerekli
kılar. “Yasaların geriye yürümezliği ilkesi” uyarınca yasalar, kamu yararı
ve kamu düzeninin gerektirdiği, kazanılmış hakların korunması, mali
haklarda iyileştirme gibi kimi ayrıksı durumlar dışında ilke olarak yürürlük
tarihlerinden sonraki olay, işlem ve eylemlere uygulanmak üzere
çıkarılırlar. Yürürlüğe giren yasaların geçmişe ve kesin nitelik kazanmış
hukuksal durumlara etkili olmaması hukukun genel ilkelerindendir.
Öte yandan, hukuk devletinin hukuk güvenliği ilkesi
belirliliği de gerektirir. Belirlilik ilkesi, yükümlülüğün hem kişiler hem
de idare yönünden belli ve kesin olmasını, yasa kuralının, ilgili kişilerin
mevcut şartlar altında belirli bir işlemin ne tür sonuçlar doğurabileceğini
makul bir düzeyde öngörmelerini mümkün kılacak şekilde düzenlenmesini
gerekli kılar.
İtiraz konusu kuralla, yükümlüler için uygulanacak
gelir vergisi stopajı teşvik sisteminin geriye dönük olarak
değiştirilmesiyle belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri ihlal edilmiş;
yatırımcı, teşvikli yatırıma başladığında yürürlükte olan kurallar yerine,
daha az teşvikten yararlanacağı, yatırımı yaparken bilmediği kurallarla
karşı karşıya kalmıştır. 6.6.2008 tarihinden önce başlayan ve bu tarihten
sonra da devam eden teşvikli yatırımlar için yasayla geriye dönük olarak
açık bir müdahale yapılmıştır.
İktisadi ve teknolojik kalkınma ve istihdam
yaratma amacına yönelik teşviklerden biri olan gelir vergisi stopajı
teşviki, yükümlülerin belli koşulları yerine getirmeleri halinde
yararlanılan bir müessesedir. Gelir
vergisi stopajı teşvikinin uygulama yöntemi ile yatırımları teşvik sistemi
arasında bağlantı vardır. Ekonomik ve teknik yönden bütünlük; yatırımları
özendirmede, istihdam yaratmada, ekonomik kalkınmada önemli bir araç, mali
teşvik önlemidir. 5084 sayılı Kanun kapsamdaki
yükümlüler, uygulamaya hak kazanmış oldukları gelir vergisi stopaj
teşvikini, geçici 73. maddeden önceki düzenlemeyi bilerek yatırım yapmış
veya yatırıma başlamışlardır.
Geçici 73. madde 6.6.2008 tarihli Resmî Gazete’de
yayımlanmış, 5084 sayılı Kanun kapsamındaki yatırımcılar gelir vergisi
stopajı teşviki sisteminde öncelikle asgari geçim indiriminin
uygulanacağını, bu uygulamanın da 1.1.2008 tarihine kadar geriye
yürütüleceğini, 6.6.2008 tarihinde öğrenmişlerdir. Ücretlilerin asgari
geçim indiriminden kaynaklanan hakları korunurken, yatırımcı mükelleflerin
teşvik hakları korunmamış, geçmişte başlayan yatırım teşvikleri geriye
dönük olarak azaltılmıştır. Kanun’un yayımı tarihinden öncesine yönelik bir
düzenleme getirmesi, bu tarihten önce yatırıma başlayan yükümlülerin
öngöremeyecekleri şekilde, aleyhlerine sonuç doğurmuştur.
Geçici 73. maddeyle 6.6.2008 tarihinden önce
başlayan ve devam eden yatırımlar için yeni bir teşvik hesaplama yöntemi
getirilmiş olması, bu kapsamdaki yükümlüler yönünden hak kayıplarına yol
açabilecek ve yatırım sahiplerinin hukuki güvenliklerini ihlal edecek bir
nitelik taşımaktadır. Yeni teşvik hesaplama yönteminin, bu yöntemin
öğrenildiği 6.6.2008 tarihinden önceki yatırımlara uygulanması, kamusal
yetkinin kullanılmasında herkesi eşit biçimde kapsamına alarak
öngörülebilir olmasını sağlamakla yükümlü hukuk devleti ilkesine aykırılık
oluşturmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, itiraz
konusu kural, 6.6.2008 tarihinden önce 29.1.2004 günlü, 5084 sayılı
Kanun’un 3. maddesi kapsamında yatırıma başlayarak gelir vergisi stopajı
teşvikinden faydalanması gereken mükellefler yönünden Anayasa’nın 2. maddesine aykırıdır. İptali gerekir.
VI- SONUÇ
31.12.1960 günlü, 193 sayılı Gelir Vergisi
Kanunu’na 4.6.2008 günlü, 5766 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle eklenen Geçici
Madde 73’ün, 6.6.2008 tarihinden önce 29.1.2004 günlü, 5084 sayılı Kanun’un
3. maddesi kapsamında yatırıma başlayarak gelir vergisi stopajı teşvikinden
faydalanması gereken mükellefler yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve
İPTALİNE, 22.12.2011 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkan
Haşim KILIÇ
|
Başkanvekili
Serruh
KALELİ
|
Başkanvekili
Alparslan ALTAN
|
Üye
Fulya KANTARCIOĞLU
|
Üye
Ahmet AKYALÇIN
|
Üye
Mehmet ERTEN
|
Üye
Serdar ÖZGÜLDÜR
|
Üye
Osman Alifeyyaz PAKSÜT
|
Üye
Zehra Ayla PERKTAŞ
|
Üye
Recep KÖMÜRCÜ
|
Üye
Burhan ÜSTÜN
|
Üye
Engin YILDIRIM
|
Üye
Nuri NECİPOĞLU
|
Üye
Hicabi
DURSUN
|
Üye
Celal Mümtaz AKINCI
|
Üye
Erdal TERCAN
|
|